Kalıyor musun translate English
407 parallel translation
Hâlâ takılıp kalıyor musun?
You're still wallowing?
Yemeğe kalıyor musun?
You eat something?
Kalıyor musun?
Are you staying?
Akşam yemeğine kalıyor musun?
Are you staying for dinner?
Mesaiye kalıyor musun?
Are you working overitime?
Geliyor musun, kalıyor musun?
Are you coming or aren't you?
Evet, gidiyor musun kalıyor musun?
Well, are you staying or going?
- O halde kalıyor musun?
So will you stay with me?
Sen kalıyor musun?
You staying?
- Kalıyor musun?
- Staying?
Kalıyor musun?
Staying?
Kalıyor musun?
You're staying?
Yani, kalıyor musun, yoksa kasabaya mı gidiyorsun?
So are you staying or going to town?
Yani kalıyor musun?
You mean you're staying? - Medicine's where you find it.
Yani kalıyor musun?
You mean you're stayin'?
Bizimle öğle yemeğine kalıyor musun?
Hello, Charles. Lunch with us?
- Parti için kalıyor musun?
- Are you staying for the party?
Benimle kalıyor musun, kalmıyor msun?
Are you staying with me or not?
- Kalıyor musun?
- You staying?
Kasabada kalıyor musun?
Are you staying in town?
Sen kalıyor musun?
But you're staying?
Pekâlâ, son kez soruyorum, geliyor musun, kalıyor musun?
Alright, once and for all : are you coming or are you staying?
- Kalıyor musun?
- You staying? - Yes.
Yarın gece kalıyor musun?
Are you staying over?
- Kalıyor musun?
- Are you staying?
Motel, sende yemeğe kalıyor musun?
Motel, you're also eating with us?
Evde hiç kimseyle yalnız kalıyor musun?
Are you ever alone with anybody in the house?
- Onunla hiç yalnız kalıyor musun?
- Are you ever alone with her?
Geliyor musun kalıyor musun?
Are you coming or staying?
- Akşam yemeğine kalıyor musun?
- You staying for supper?
- Yani, kalıyor musun?
So... you're staying?
Yoksa kalıyor musun?
Or will you stay?
- Sen kalıyor musun?
- Are you staying here?
Kalıyor musun?
Stay?
Kalıyor musun?
There are mushrooms.
Sen kalıyor musun?
And you're staying?
- Kalıyor musun?
- It's staying?
- Kurallara bağlı kalıyor musun?
- Are you sure these are the rules?
- Bizimle kalıyor musun?
- You staying with us?
Hey, sen kalıyor musun?
Hey, you staying?
Biliyor musun, senin yanında dostumuz Shapeley amatör kalıyor.
You know, compared to you, my friend Shapeley's an amateur.
Burada oturup diğer insanların sevişmelerini izlemek zorunda kalırsam aklımı kaçıracağımı anlayamıyor musun?
Can't you see I'll go out of my mind if I have to sit by and watch other people make love?
Eski günlerde nasıl sayıştığımızı hatırlıyor musun'çık çıkalım çayıra yem verelim ördeğe'...
Do you remember in the old days how we used to play Eeny, meeny, miny, mo?
00 : 03 : 03,900 - - 00 : 03 : 07,400 Yaşlı bayan öldüğünde, her şey bize kalır, anlamıyor musun?
This is a time for rejoicing.
Parayı almak için Pete'le kal, anlıyor musun, tatlım?
You keep at Pete to take the dough, understand, honey?
İnanabiliyor musun? Zavallı Oscar ödülü, o kadının tuvaletini izlemek zorunda kalıyor.
That poor Oscar has to watch that woman go to the toilet.
Bizimle kalıyor musun?
Are you staying with us?
- Anlamıyor musun? Bildirmeyi reddedersek, o zaman Vendikar gerçek silahları göndermek zorunda kalır.
If I refuse to report, and others refuse, then Vendikar would have no choice but to launch real weapons.
Anlamıyor musun? Kalırsam... belki... Ah!
Don't you realize if I stayed, I might...
Geç kalınmış. Anlıyor musun?
Do you understand?
Biliyor musun Kissy teyzen şimdi bizimle kalıyor.
You know your Aunt Kissy is living with us now.