Kaçtılar translate English
1,227 parallel translation
"Böylece, sonunda kaçtılar."
" So, in the end, they ran.
Bir şey kesin. Sylvia Chapman veya arkadaşları kadını öldürdüler kutuya koydular ve kaçtılar.
A thing is certain, Sylvia Chapman, or his friends, killed it, they put it in the box and escaped.
Neden kaçtılar?
Why'd they run?
Topraklarının kalanının fethedilmesi korkusuyla Chu savaşçıları, büyük bir panikle kaçtılar.
Fearing the rest of their land was already conquered... the Chu warriors fled in a great panic.
Boşuna arama beni duyar duymaz kaçtılar.
Stop searching, they have left because of my presence
Arkalarına bakmadan kaçtılar.
And they all totally spazzed out.
Önceki gece iki mahkum maksimum güvenlik biriminden kaçtılar.
Night before last, a man escaped from maximum security with another convict :
Hayır, onlar yaptı ve kaçtılar.
No, they did and they took off.
Merdivenlerde olduğumuzu duyunca pencereden kaçtılar.
They got out of the window when they heard us on the stairs.
Yani kaçtılar.
So they've gone missing.
Bir bahisten kaçtılar ve bana yalancı dediler.
He crawfished a bet and called me a liar.
Bir erkek ve bir kadınla birlikte kaçtılar.
They have fled with the boy and the woman.
- Kaçtılar.
- They all high-tailed it.
Kurtulanlarsa kaçtılar.
The inhabitants who survive have fled.
Sonunda pes edip kaçtılar.
They finally gave up and ran away.
Bir 747'den kaçtılar öyle mi?
A jailbreak from a 747?
Parayı alıp kaçtılar.
The company took the money and ran.
Hırsızlar, Newman İthalat ve İhracat Şirketi'nden nadir bulunan antika eserleri çalıp kaçtılar.
Thieves made off with rare antiquities and artifacts from the Newman Import Export Company.
İşçiler işlem bölümü beşten kaçtılar.
Workers have escaped from Ore Processing Unit 5.
İkisi beraber yedi kişiyi öldürdüler 100.000 dolara yakın parayla birlikte kaçtılar.
Between the two of them, they've killed seven people and gotten away with close to $ 100,000.
Reaverlar kaçtılar,... ama uzuvlarını tamir etmeleri oldukça vakit alacaktır.
The Reavers escaped, but I bet it'll be a while before they can repair their cybernetics. I am deeply thankful you're all safe, my X-Men.
- Onlar oradan kaçtılar.
- They're out of there.
211 alarmına ne hızla yetiştiğimizi biliyorlardı. Telsizimizi dinlediler, 3 dakikadan kısa süre içinde... işi bitirip kaçtılar.
Which means they knew our response time to a 21 1 had our air, immobilized it, entered escaped in under three minutes.
Her şeyin başladığı ilk gün İngiltere'ye kaçtılar. böylece beni Barcelona'da tek başıma bıraktılar.
On the first day everything starts they went running to England so they left, they left me alone in Barcelona.
Zulme maruz kalan insanlar olarak, zulümden kaçtılar. Hepsi din adına yapılmıştı.
They fled persecution from people being persecuted, all in the name of religion.
... ve kendilerini bekleyen cezadan ödlekler gibi kaçtılar.
... for the savage crimes they committed.
- Birlikte Antelope Wells'e..... kaçtılar. Tamam tamam.
Okay, okay.
Kaçtılar.
They escaped.
Kaçtılar.
They ran.
Evet, kaçtılar, Bay Lennier.
Yes, they did, Mr. Lennier.
Bize neyin çarptığını anlamadan solucan deliğinden kaçtılar.
They were out of here and through the wormhole before we knew what hit us.
Nasıl oldu da kaçtılar?
How'd they get away?
Sen ordaydın ve elinden kaçtılar?
You we're there, and they got away?
O gün beraber kaçtılar.
They ran away together that day.
Ruhlar bu yüzden kaçtılar.
That ´ s why they ran away, the spirits...
- Kaçtılar.
- They're loose.
Aşırıya kaçtılar.
They're over doing it.
"Ki onlar da bok deliğinden kaçtılar."
"who will get out due to a loophole."
- Bazıları kaçtı.
- Some have escaped.
Bu adamlar - - Çekimi ödüyordum,... ve bana saldırdılar, korktum, ve kaçtım.
These guys... l-l was depositing my paycheck, they grabbed me, I got away, I ran.
Bazıları kapının arkasına kaçtı.
Some went behind the door
Benim kaçtığımı anladılar!
They've discovered my absence!
Kaçtın mı yoksa sana şu eski "köpeği terk et" hilesini mi yaptılar?
Did you run away, or did they pull that old "dump the pup" trick?
Bazıları da onun ve Noonan'ın [br] romantik bir macera yaşamak için birlikte kaçtıklarını düşündü.
Others thought that she and Noonan had flown off together on some sort of romantic adventure.
Adamlarına söyle, gitsinler, ama aslanları öldüreceğim, ve köprüyü yapacağım, ve sen, evine git burada çalışırken ölen adamların karılarına söyle... korkunuzu yenemediğiniz için diğerleri ile beraber sen de kaçtın.
Go. Tell all of your men to go, but I will kill the lions, and I will build the bridge, and you, you must go home and tell the wives of the men who died working here that you fled with the others because you could not master your fear.
Bazılarımız dün gece lokalde aşırıya kaçtı! Gerry Fields kimden bahsettiğimi biliyor!
Some of us overdid it down the old local last night!
Kaçtıkları zaman, kapılardan dışarı çıkmadılar. Kaleye girdiler.
When they ran away, they didn't go out the gates, they entered the castle.
Söylediğin gibi onu öldürmeye çalıştılar ama o ellerinden kaçtı.
They tried to kill him like you said, but he got away.
Gece Kuşu zanlıları kaçtı.
The Nite Owl suspects have escaped.
500 yıl önce toprak, köle ve altın aramak için Avrupalılar geldikten sonra yerli insanlar ormanın derinliklerine kaçtı.
After the Europeans arrived 500 years ago, in quest of land, slaves and gold, indigenous people fled deeper into the wilderness.
Çekiştirmeye başladılar. Sonra Eddie ağzında bebek İsa, peşinde Beytüllahım'in yarısı, oradan kaçtı.
Then Eddie goes running out with half of Bethlehem chasing after him.