Keyfin yerinde translate English
337 parallel translation
- Budapeşte'de keyfin yerinde miydi?
- Enjoy your years in Budapest?
Keyfin yerinde mi?
Enjoying yourself?
- Keyfin yerinde. - Seni gördüğüm içindir.
- You're happy
Keyfin yerinde mi?
How are you?
- Keyfin yerinde.
- You feel good.
- Keyfin yerinde mi, Phil?
- Are you enjoying yourself, Phil?
Keyfin yerinde görünüyor!
You seem in good spirits!
Kendini garantiye aldın, keyfin yerinde. Şikayet etmeye hakkın yok.
Listen, you got yourself fixed nice and comfortable, you got no complaints.
Keyfin yerinde, değil mi, Michiko?
Well behaved, aren't you, Michiko?
- Şimdi keyfin yerinde mi Dempsey?
- You OK now, Dempsey?
Bakıyorum da bugün keyfin yerinde. Öyle tabii.
You seem to be in a good mood.
Keyfin yerinde değil.
You're in too bad a humor.
- Keyfin yerinde maşallah.
You looks so cheerful.
- Keyfin yerinde.
You are in a good mood today.
- Keyfin yerinde.
- You're cheerful.
Katherine tatlım, keyfin yerinde görünüyorsun.
Katherine, my dear, you seem to be enjoying yourself.
Keyfin yerinde mi, canım?
Hello! Enjoying yourself, dearest?
Keyfin yerinde, sana çay koyuyorum, senin için bir şeyler yapıyorum. - Başka şeyler de yapabilirsin...
You all cozy and relaxed, and me pouring your tea and doing things for you.
Keyfin yerinde mi?
Cozy?
Keyfin yerinde mi?
Are you having a good time?
Demek keyfin yerinde Eric.
So, you're doing all right then, Eric.
Lydia, keyfin yerinde değil mi canım?
Hello, Lydia? I am not waking you up, I hope.
- Keyfin yerinde!
- Aren't you in good spirits!
- Keyfin yerinde mi?
- How are you enjoying yourself?
- Keyfin yerinde gibi.
- You seem to be enjoying it.
Bakıyorum karnın doydu, keyfin yerinde.
This plan's so gonna work! - What's going on now?
- Bakıyorum da keyfin yerinde.
- I see that you're in a good mood.
Keyfin yerinde değil.
You are in a bad mood.
Yukarıda keyfin yerinde mi?
Are you all right up there?
- Bakıyorum, burada keyfin yerinde.
- Looks like it's pretty good here, huh?
Dr. Canterbury, bakıyorum keyfin yerinde.
Dr. Canterbury, you look spright.
Keyfin yerinde Franz.
You're in a good mood, Franz.
Orada keyfin yerinde mi?
How are you doing down there?
"Orada keyfin yerinde mi?" mi dedin.
"How are you doing down there?"
Keyfin yerinde mi?
Enjoying yourself? . I am.
Şimdi keyfin yerinde, değil mi?
You're having fun now, right?
Keyfin yerinde yani, hah?
That's better huh.
Keyfin yerinde mi, canım?
Are you in the mood, honey?
Bakıyorum da keyfin yerinde.
Are we having fun, or what?
- Keyfin yerinde.
- You're in a nice mood.
Keyfin yerinde yani.
Well, That's Cosy.
Lambert, madem keyfin yerinde niye hafiften teğmenin yanına doğru yollanmıyorsun? Seninle konuşmak istiyor.
Lambert, if you're feeling up to it, why don't you limp your way in to the lieutenant.
Görünüşe göre keyfin yerinde.
Feeling better, I see.
Tiksindirici bir şekilde keyfin yerinde.
You're in a disgustingly good mood.
En azından keyfin yerinde.
At least you're in good spirits.
Keyfin yerinde.
You're killing me.
Keyfin yerinde değil.
You're upset.
Yukarıda keyfin yerinde mi?
You all right up there?
Bugün keyfin pek yerinde gözüküyor.
On your best behavior, huh?
Güzel, keyfin yerinde.
Good.
Neden keyfin bu kadar yerinde?
Why are you in such a good mood?