Keyzer söze translate English
33 parallel translation
- Keyzer Söze, Keyzer Söze!
- Keyser Söze! Keyser Söze!
- Keyzer Söze!
- Keyser Söze.
Keyzer Söze!
Keyser Söze.
- Keyzer Söze mi?
- Keyser Söze?
Keyzer Söze'yi görmüş mü?
He saw Keyser Söze?
Keyzer Söze'den hiç bahsetti mi?
Did he mention Keyser Söze?
- Keyzer Söze kim?
- Who's Keyser Söze?
Keyzer Söze için çalışıyorum.
I work for Keyser Söze.
- Keyzer Söze diye biri yok!
- There is no Keyser Söze!
Kim bu Keyzer Söze?
Who is Keyser Söze?
"Babanı gammazlarsan, Keyzer Söze seni bulup, dersini verir!"
"Rat on your pop, and Keyser Söze will get you."
Ben ise, Tanrı'ya inanırım ve beni tek korkutan şey, Keyzer Söze'dir!
Well, I believe in God. And the only thing that scares me is Keyser Söze.
Keyzer Söze'den para almış bir adamın adına çalışan adama iş yapan başka bir adam, bunun gibi saçmalıklar işte!
Somebody working for a guy who worked for a guy who got some money from Keyser Söze, shit like that.
Gerçekten bir Keyzer Söze varsa, peşini bırakmayacaktır.
If there really is a Keyser Söze, he's gonna come looking for you.
Keyzer Söze ya da adına her ne diyorsanız, benim şu anda nerede olduğumu biliyor.
Keyser Söze, or whatever you wanna call him, knows where I am.
Keyzer Söze'yi yakalayabileceğinizi mi sanıyorsunuz?
You think you can catch Keyser Söze?
Beni iyi dinle, götoğlanı! Keyzer Söze diye biri yok.
Listen, cocksucker, there is no Keyser Söze.
- Keyzer Söze.
- Keyser Söze.
Sana diyorum, bu Keyzer Söze!
I'm telling you it's Keyser Söze!
- Vuranın Keyzer Söze olduğunu anlamıştım.
- I knew it was Keyser Söze.
Keyzer Söze idi, Ajan Kujan.
It was Keyser Söze, Agent Kujan.
Federallere, Keyzer Söze'yi gördüğüne ve kimliğini tam olarak teşhis edebileceğine dair yeminli bir ifade vermiş.
He swore out a statement saying that he had seen and could positively identify one Keyser Söze.
Macarlar, Keyzer Söze'yi hapse attırabilecek tek adamı satın almak üzereydi.
The Hungarians were gonna buy the one guy that could incriminate Keyser Söze.
Keyzer Söze'yi teşhis edebilecek tek adamı ortadan kaldırabilmek için düzenlenen bir intihar saldırısı göreviydi.
It was a hit. A suicide mission to whack out the one guy that could finger Keyser Söze.
- Keaton, Keyzer Söze'nin ta kendisiydi!
- Keaton was Keyser Söze.
Keyzer Söze bir kalkan.
Keyser Söze's a shield.
- "En ince ayrıntıya kadar anlat." - "Keyzer Söze için çalışıyorum."
- Tell me every last detail. - I work for Keyser Söze.
- "Keyzer Söze!" - "Keyzer Söze kim?"
- Keyser Söze! - Who's Keyser Söze?
- "Keyzer Söze kim?" - "Buraya gelirse, benden kurtulmak için gelir."
- Who's Keyser Söze? - Who's Keyser Söze?
Keyzer Söze'den bahsetti mi? "
He mention Keyser Söze?
- Keyzer Söze!
- Keyser Söze!
Şimdi, Keyzer Söze'yi gördüğünü söylüyorsun Başsavcı'ya da kim olduğunu bilmediğini söylemişsin.
- You said you didn't know who it was.