English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ K ] / Kindness

Kindness translate English

2,732 parallel translation
Ona nazikçe davranacağım, söz veriyorum.
I'm gonna treat her with kindness, I promise.
Bir de göstermek istemediğin içi iyilik ve alçak gönüllükle dolu kocaman bir kalbinin olmasını seviyorum.
And I love that you secretly have a huge heart, and it's just filled with kindness and humility.
Yani kibarlığımın karşılıklı bir şey olduğunu düşünmeni asla istemem.
I mean, I would never want you to think that my kindness had anything to do with, you know, wanting something in return.
- Bir iyilik yapar mısın?
- Will you do me a kindness?
Hastalığı tedavi etti ve siz de ona bunun bedelini ödediniz
He cures sick and you pay him back with kindness and treachery.
Dindar bir yüreğe sahip olduğu için.
Out of the kindness of her Christian heart?
Başkalarına kibar davranacağım, saygı ve merhamet duyacağım.
I will treat others with kindness, respect and compassion.
Son zamanlarda pek iyilik yapan olmamıştı bana.
I haven't experienced a lot of kindness lately.
.. bağlılık aşkı, şefkat aşkı gibi.
.. Love-attachment, Love-kindness.
Ekselanslarının izniyle,
With his highness kindness,
Bana iyilik etmiş olursun.
You'd be doing me such a kindness.
O adama nazik ve itibarlı yaklaşılmasını istiyorum.
I want that man treated with dignity and kindness.
Benimle alakalı değil
That's why I won't have anything to do with it. Like religion--all that cruelty in the name of kindness.
Onun yerine, kibarlığıyla öldürürdü.
She'd kill her with kindness.
Öldürerek iyilik yapmissin o zaman.
It was a kindness.
Herhangi bir iyilik veya cömertlik varsa iyi bir yemekten sonra gelir ya da iyi bir seksten sonra ya da New York borsa merkezindeki tüm kerizler gibi yok olmadığınızı bilirlerse.
And if there's any kindness or generosity, it only comes after being well fed, or having good sex, or knowing that you weren't wiped out like all the other suckers on wall street.
Galatyalılar 5 : 22 derki : Ruh'un meyvesi ise sevgi, sevinç, esenlik, sabır, şefkat, iyilik, bağlılık, yumuşak huyluluk ve özdenetimdir.
Galatians 5 : 22 says that the fruit of the spirit is love, joy, peace, longsuffering, kindness, goodness, faithfulness, gentleness and self-control.
Yaptığımız onca şeyden sonra, yine de bize iyi davranıyorsun.
After everything we've done, you still show us kindness.
Herhangi bir sadaka istemiyorum. Yalnızca Allah rızası için yapıyorum.
He is not asking for alms, but f or kindness
Çok kibarsın.
You are the very milk of human kindness.
Ya da yalnız hissetmesin diye yaptığın küçük kibar jestler mi?
The little gestures of kindness you offered to make her feel less alone?
Kibarlığın etkisinde öğretmeninizin etkisinde bir şey olur.
Something happens under the influence of kindness, under the influence of your teacher's blessing.
Sana zülüm gibi geliyor.
"yöur kindness feels like cruelty."
- Hiç de içinden gelmeyerek verdi. - Anlıyorum.
Out of the kindness of her heart.
Yetişkin biri kendini düşünmeyi bırakıp annesinin acısını paylaşıp ona iyi davranırdı.
An adult would've shown some sympathy and kindness towards your mother instead of worrying about herself the whole time.
Cesareti ve nezaketi bize Iütfedilmiş bir nimettir ve gençlerimize örnek olacaktır.
His bravery and kindness are a blessing to us and an example for our youth
20 yıl beraberlikten sonra şimdi şimdi çok nazik ama, başkası yararlanacak.
20 years together, it is kindness and now other who benefits.
Kral'ın kızının gösterdiği incelik ve insaniyetten dolayı çok müteşekkiriz.
We are all grateful to the King's sister for her grace and kindness.
Nazik olmak istiyorum ve diğerlerindeki nezaketi de uyandırmak istiyorum.
I want to be kind... And waken the kindness in others.
Şefkatiniz için teşekkür ederim.
Thanks for your kindness
Orada bir yer edinebilirsem sana ve Miho'ya olan sorumluluğumu da yerine getirebilirim.
One day I would serve in such a house, and then I would be able to repay the kindness Miho-dono and Tsugumo-dono has shown me.
Sizin nezaketinizden faydalandım.
For all the kindness you have bestowed upon me.
Bu işi yaparken kullandığın kibarlık ve özveri işte bu sana iyiliği ve tadı verir.
All the kindness and attention you put into making it, that's the goodness people taste.
İsa'nın çehresini hiç temizlememiş olsa bile hiç yaşamamış olsa bile böyle bir örnek için şükretmeliyiz. Böylesine bir iyilik ihtimali için.
Even if she never wiped the brow of Christ, never even existed, we must be thankful for the example, for the potential of that kindness.
Ona iyilikle yaklaşıp onu şaşırtmak daha iyi olabilir.
Better, perhaps, to confound her by treating her with kindness.
Yani onların hayal kırıklığı değil senin kabul edemediğin.. .. iyilik yaparak bunu saklamaya çalışmaları?
So it's not their disappointment you can't take, it's their kindness disguising it?
Sana kibar olmayan bir şekilde rehberlik ettiğimi mi sandın?
You thought I was guiding you out of kindness?
Siz Hristiyanlar'ın bana gösterdiği nezaketten dolayı.
Because of the kindness you Christians have shown to me.
Ayrıca üçünüze de bana karşı gösterdiğiniz nezaket için teşekkür etmek istiyorum.
I also wanted to thank the three of you for your kindness towards me.
Umarım nezaketle kucaklamanızdan uzaklaşacağım gün gelmez.
I have to leave the bosom of your kindness.
Nezaket duyduğum için... Sadece bana öyle bir şey verildiği için...
that token act of kindness, just giving me something like that.
Kibarlık olsun diye ziyarete gelmediğini biliyorum.
I know you don't visit from kindness of your heart.
Biraz da olsa şefkat ve saygıyı hak ediyor.
And she deserves some kindness and respect. Like all living things.
Ona nazik davranıp saygı gösterirsem çıkarım ne olacak?
And if I do extend this kindness and respect, what do I get back in return?
- Öyle yapsa yine iyi.
That would be a kindness.
Sürekli böyle kötü şeyler yapıyor ama ara sıra da iyilik yaparak kendisini çok kötü biri olmadığına inandırmaya çalışıyor.
He does these evil things all the time, but he convinces himself that he's not evil with these random acts of kindness, you know?
Doğru. Görüntülerde sevecen mi görünmeli, yoksa becerikli mi?
So, should the clips show footage of kindness or competence?
Chen7 hastalığına yakalananlar için kurulmuş bir nezaket merkezidir burası.
This is a kindness facility for those infected with Chen7.
Onların nezaketi senin ölümün olur. Git!
Their kindness will kill you.
Dilediğiniz her şey ve daha fazlası Çıkış Geçidi'nin ötesinde,... sizin için nezaketle temin edilmiştir.
All that you could wish for and more is through the Departure Gate, provided for you with kindness.
Bitirelim şu işi.
And show you kindness?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]