Konum translate English
1,445 parallel translation
Bu her iki konum, iki merkeziyle tek bir dairede, aynı anda birlikte olsaydı ne olurdu?
What happen if both positions were the two centers of the same circle
Sosyal konum, ırk veya inanca bakılmaksızın herkes için yeni bir güvenlik ve refah temeli oluşturabilecek ikinci bir Haklar Bildirgesi.
A second Bill of Rights under which a new basis of security and prosperity can be established for all regardless of station or race or creed.
Ya da bu hatalı konum.
Or maybe it's the wrong location.
Daha yüksek bir konum için seni yeniden eğitmem lazım.
Anything higher than that, we got to retrain you...
Havada kalın, konum değiştirmeyin.
Remain in the air.
Kararımı verene kadar araştırma konum olan hayvanları yemekten kaçınmak istiyorum.
And until I know what my opinion is, I think I should refrain from devouring the subject of my search.
Evet, ama farklı olabilir zaman Mandy ile konum.
Yeah, but it might be different when you're with Mandy.
Eğer tedavi konum.
You're cured.
Konuşmak birisin. yan senin yanında ile, Sizin için bir pala sallanan konum gibi.
You're one to talk. With your side to side, it's like you're swinging a machete.
o 200 $ olun ve konum.
Make it $ 200 and you're on.
Delirdin konum.
You're nuts.
- Biz plastik cerrahlar konum.
- We're plastic surgeons.
Eğer hala boktan golfçüler konum.
You're still shitty golfers.
- Burada yolda değilseniz Sağ bir sorun var lanet konum.
- If you're not on your way here you're damn right you have a problem.
Biz sadece konum...
We're just...
- Biz sadece konum...
- We're just...
Eğer patron konum.
You're the boss.
- Muhtemelen altında orada lactating konum.
- You're probably lactating under there.
Onlar her yerde flopping konum!
They're flopping all over the place!
Inanamıyorum Bu adam dayanarak konum.
I can't believe we're relying on this guy.
Çok sinirli konum.
You're too uptight.
... Onlar her zaman % 100 temiz konum.
... they're not always 100 % clean.
Biz hala kısa konum.
We're still short.
Eric, biz işadamları konum.
Eric, we're businessmen.
"Mandy Hadi, onlar sadece bir C-fincan konum."
"Come on, Mandy, they're only a C-cup."
Onlar benim daha büyük konum. "
They're bigger than mine. "
Biz çoğunluk hisse senedi sahipleri konum.
We're the majority stock holders.
Biz, üç, iki canlı konum...
We're live in three, two...
Sistem konum belirliyor bunlarla.
It's how the system maps the location.
İkinci büyük taştan hemen sonraydı. Ne derler bilirsin. Konum, konum, konum.
Well, it was just past the second big rock, and you know what they say, location, location, location.
Lando'yla konuşacak konum yok.
I have nothing to say to Lando.
Başkanlık, prestijli bir konum, değil mi?
Chairwoman's a prestigious position, isn't it?
Ve şimdi doğumunun 200. yıldönümü onuruna heykeli, bulunduğu ücra köşeden alınarak en önemli konum olan ana salona yerleştiriliyor.
And now, to mark the 200th anniversary of his birth, his statue is being taken from its out-of-the-way location to be placed centre stage in the main hall.
Yeni konum alıyorlar herhâlde.
They're probably taking up new positions.
- Konumunuza geçin bayım. Hangi konum acaba?
Did you ever see any bad blood between the two gentlemen?
Şebeke dışına çıkmadan önce kaydedilen son konum bilgisi bu.
This is the last location his heart registered before going off-grid.
Tatil parametrelerimizle uyuşan iki konum buldum.
I've come up with two locations that fit our vacation parameters.
Tamamdır, tek bir konum kaldı.
Very well, that leaves one location.
Bir şey buldum. Navigasyon sistemine bir konum girmiş.
HE PLUGGED A LOCATION INTO THE NAVIGATION SYSTEM.
Kendine güzel bir konum edinmişsin.
You've certainly come up in the world.
Oz, dünyadaki bütün diller için anlık çeviri hizmeti sunmaktadır. Bu yüzden, konum önemli olmaksızın, istediğiniz kişiyle iletişim kurabilirsiniz.
In OZ, all languages are translated on the fly, so you can have nice conversations with people all around the world.
Şu an içinde bulunduğun konum, sana hiçbir şey kazandırmaz ; para, saygı, Belinda.
Staring at all those things that you can't get - money, respect, Belinda.
Ama bu küresel konum belirleme cihazı perişan olmuş.
But this GPS is pretty banged up.
En azından yakalanmayacağını düşündüğü bir coğrafi konum verir.
at the very least, a geographic familiarity, a place he knows he won't get caught.
Bu yangın musluğu işareti. Bu rakamlar bize bir konum verir mi?
Do you think those numbers would give us a location?
Bir konum ifade etmiyor mu?
- Don't they give you a location?
Eğer 19 konum ve biz sen olsaydın gibi konuşmak evli üç kez.
You're 19 and you talk as if we were three times married.
Tüm bunlardan sonra, sürtük konum.
After all, you're the slut.
porno filmlerle beraber, konu veya konum beklemeyin'eğer öyle olsa, şöyle olurdunuz, "oh, bitti. teşekkürler. peki."
And with porn movies, they don't have coming attractions'cause if it was, you'd be like, oh, done. Thank you.
Konum çok önemli.
Position is critical.
Şimdiki konum 221556.
The position now is 22 1556.