Kusma translate English
658 parallel translation
Kusma?
Vomit?
İngiltere'nin iyiliği için, ondan kurtulmama yardım edeceksin. Ama sakın ona olan nefretini yüzüme karşı kusma!
For England's sake, you'll help me get rid of him, but don't ever insult him to my face.
Bana kusma isteği veriyor!
She makes me want to throw up!
Oğlumuzun kusma alışkanlığının nedeni hep onunla uğraşmandan kaynaklanıyor.
Our son used to throw up all the time because you were always fiddling at him.
Sürekli ateş, mide bulantısı ve kusma beni yedi bitirdi... Bana birşeyler yedirip içirmeye çok çalıştılar.
Just the fever eating me up and... the nausea and vomiting every time they tried to give me food or water.
- Aman benim üstüme kusma lütfen.
- Don't get sick on me, please.
Kusma ilacı!
Ipecac!
Ve gördüklerim bende kusma isteği doğuruyor.
And what I see makes me want to throw up.
Kusma Allah aşkına.
Don't puke, goddamn it.
Arabaya kusma sakın tamam mı?
You ain't gonna be sick in the car, are you?
Alerjim, hep kusma.
My allergy, puke every time, bleugh! Like that, puke.
[KUSMA SESİ] Başımıza gelen bütün bu felaketlerin sebebi sizsiniz!
You caused all that misfortune.
- Elbiseye kusma sakın.
- Don't throw up on this dress.
Kullandığı o tütünün kokusu kusma isteği uyandırıyor bende!
Frankly, that tobacco he smokes makes me want to vomit!
- Gerçekten kusma sesi çıkardı mı hiç?
Has she actually made any retching noises?
Kusma isteği, hepsi bu!
An urge to vomit, that's what.
Sakın kusma!
Don't waste it.
Berbattı. Kusma.
Vomit.
- Lütfen burada kusma!
Please don't throw up here!
İnsanların ters tepkiler vermesi ve filme girerken biletle beraber kusma kesesi verilmesi gerektiğini düşünmeleri sizi hiç rahatsız etmez mi?
So, it doesn't bother you if some people are a little repulsed... and feel that maybe they should issue airsick bags with tickets to your movie?
Eklem ağrıları, kusma, kramplar...
Failing sight, pain in the joints... vomiting, muscular cramps.
Ama daha kusma numarasını göstermedim.
but i didn't show you the fake vomit.
İskambil kağıtları ya da kusma torbası falan istiyor musun?
You want a deck of cards or a barf bag or something?
[Kusma]
[Vomiting]
- Üstüme kusma!
- Don't be sick on me!
Kusma veya ishal gibi şikayetlerin var mı?
Have you experienced any vomiting, nausea or diarrhoea?
Veronica'nın kusma sevdasından haberin var mı?
Hear about Veronica's affection for regurgitation?
O rengin onda kusma isteği uyandırdığını söylüyor.
He says that colour makes him wanna throw up.
Evinde mide bulantısı kusma şikayetinden muzdarip kişi bulunan kasaba merkezine hastayı bildirmek zorunda.
Any household with diarrhea patient must report to village hall with the patient.
Bende kusma isteği yaratıyorlar. Ama bu düşüncesiz koyunlar topluluğuna yayın yapmanın bir iyi yanı var, onları istediğim yana sürebiliyorum.
They make me want to puke.But there is one good thing about broadcasting to a town full of mindless sheep.I always know I've got them exactly where I want them.
- Kusacak mısın? - Sakın üstüme kusma, Andy.
- Don't you be sick on me, Andy.
Titreme, kusma.
Shaking and vomiting.
Ne yaparsan yap, sakın kusma.
Whatever you do, don't throw up.
Yani, bir kusma odasında ( Romalıların daha fazla yemeğe yer açmak için kullandıkları odalar ) 2 hafta kilitli kalsan... boyunca kilitli kalsan -... gerçekten bir koku yüzünden ölür müsün?
I mean, if you were locked in a vomitorium for two weeks could you die from the odour?
Hastanın göğüs kafesinin alt kısmında kusma ve öksürmeyle ortaya çıkan bir ağrı var.
The patient was admitted with pain in the lower thoracic cavity, projectile vomiting, and viscous steatorrhea.
Geri kalanların hepsi... nehir kıyısındaki... kusma partisinde buluştular.
The rest took part in the collective vomiting spree... that took place by the river.
"Kusma önleyici" deniyor.
It's called antivomitive.
Kusma anlaşmayı bozan bir şey değildir.
Vomiting is not a deal-breaker.
Kusma olayı bile daha eğlenceli.
The vomiting is funnier.
Garth, kusma. Düşün!
Garth, ix-nay on the url-hay.
Bu makalenin bende kusma isteği uyandırdığını söyleyemem.
I can't say,'The article made me want to vomit.'
Daha fazla kusma kabı getireyim.
I'll get more emesis basins.
Sabahın üçünde bebeği beslemek, bezler, araba koltuğu,.. ... Bay Rogers ve kusma.
3 : 00 a.m. feedings and diapers and car seats and Mister Rogers and vomiting.
Ve sonra Mickey'in gidip... Nasıl söylesem... O plastik kaba erkekliğini kusma sırası geldi.
Then it's time for Mickey to... how shall I say... spew his manhood into a plastic cup.
Kusma, ishal, ağızda, burunda ve dişetlerinde kanamalar baş gösterir.
There's vomiting, diarrhea, bleeding in the nose, ears, gums.
Antimon zehirlenmesinin etkisi ; kusma ve şiddetli karın ağrısı bağırsak bozulması ve düğümlenmesi
The effects of antimony poisoning... i.e. vomiting and severe abdominal pain, are easily confused with a whole host of intestinal disorders.
Yüksek ateş ve aşırı kusma.
High temperature and excessive vomiting.
Sağ kasıkta şiddetli ağrı, mide bulantısı ve üç kez kusma.
Acute onset of right groin pain last evening with nausea and vomiting times three.
Kusma.
Don't puke.
- Tanrım, kusma zamanı oğlum!
Oh, God, man, puke time, man.
Ray sakın ayakkabıma kusma.
Don't you puke on my shoes, Harry.