Lada translate English
69 parallel translation
Arkadaşlarım lada görüşmüş olurum, değil mi?
It'll kinda save my face, won't it?
Rock-o-lada, dinliyoruz.
Rock-o-lada, we are listening.
Rock-o-lada radyosunda ne yapıyorsun?
What are you doing there in Rock-o-lada?
fakat daha sonra Rock-o-lada sunucusunun okuması amacıyla müfettiş Ognjen Strahinjic için hazırladı
But letter, started to be as letter to host of Rock-o-lada, it turned to be a letter to the inspector Ognjen Strahinjic.
sevgili dinleyiciler, Rock-o-lada sizi isteklerinizi dile getirmeye çağırıyor.
Dear listeners, Rock-o-lada is calling you to tell about your requests.
Rock-o-lada, yayındayız.
Rock-o-lada, we are at your sevice.
- Rock-o-la'da yanlızca kendini tanıtan dinleyicilerin dileklerine cevap.
- Rock-o-lada fulfill wishes only to those listeners, which introduce themselves.
Rock-o-la'da son kez, Belgrad canavarı.
The last time in Rock-o-lada, The Belgrade strangler.
Beyaz Lada'lı birini gördük.
We saw a guy in a white Lada.
Bölgedeki bütün beyaz Lada'ların listesini istiyorum.
A list of every white Lada in the area. Every single one!
Bütün beyaz Lada'lar.
Every white Lada.
Bütün Lada'ları bulduk.
We found all the Ladas.
Beyaz bir Lada.
One white Lada.
Kımılada kahrolası!
Get moving, damnit!
Büyük studyılada bahsediyorum, eylence parkları hatta kompleksler.
I'm talking about building major studios, cineplex chains, even theme parks.
ve Roland'lada.
And Roland too.
Ufak bir Lada-Taksi sürüyordu.
He drove a small, stinking Lada-Taxi.
Senin kelimeler ile aran iyidir, acı ve Lucas'lada.
You're good with words and pain and Lucas.
Cebinde Lada anahtarları var.
You have Lada keys in your pocket.
Lada'yı alıyorum.
I'm taking the Lada.
- Bu, Lada.
- This is Lada.
Hoş geldin, Lada.
Welcome, Lada.
Lada!
Lada!
Lada, biz aramıza yeni katılan kişinin inancını ölçmek için bu oyunu oynarız.
Lada, we've got an interesting play for newcomers seeking faith.
Lada, oyundaki kral o.
Lada, there's a king in the play.
- Lada burada mı?
Was Lada here?
- Lada mı?
Lada?
- Lada'yı gördün mü?
Have you seen Lada?
- Lada nerede?
- Where's Lada?
- Lada'yı gördün mü?
- Have you seen Lada?
Lada'yı hiç gördün mü?
Have you seen Lada?
Sürtüğün önde gidenisin sen, Lada.
You bitch, Lada.
Lada, bâkir kalmak için yemin ettim.
Lada, I took a vow of celibacy ;
Sanırım Tanrı şimdi Lada'yla evlenmemi istiyordur.
I think it is now God's will that I marry Lada.
Bunu Dixon'lada yaşadık.
We went through this with Dixon.
Ve bir Lada nın içinde sizi takip eden iki adam var
And there were two men in a Lada... who followed you... while you were driving.
Görevli sayısı az olduğundan Lada geri alınmıştı
We got rid of the Lada because of no staff.
Karakol, kol böreği, adamın kol düğmeleri...
Stone cole, cole war, piña cole-lada...
Hangi Mercedes?
- Well then, which "Mercedes"? "Lada Samara", "wet asphalt".
Amına koduğumun Rusları, bu sikik Ladaları doldurdular Küba'ya!
Motherfucking Russians that brought these fucked-up Lada cars to Cuba!
Lada!
Lana!
Lada, iyi misin?
Lana, are you okay?
Lada, en üst çekmece değil miydi?
Lada, wasrt it in the top drawer?
Uys'lada mı yattım diyeceksin yoksa?
You going tell me you fucked Uys as well?
- Arabanın anahtarları nerede?
Do you know where the Lada keys are?
Lada Station marka bir arabada bulduğumuz bir saç telinin testi.
From a hair we found on the seat of a certain Lada Station.
İnternetle gerçekleştirilen bir devrimdi. Ayrıca facebook ve twitter'lada.
A revolution that was facilitated by the internet, by facebook and by twitter.
Lada Kournikova.
Lada Kournikova.
Ben ne kadar Lada fabrikasında sıradan bir işçiysem sen de o kadar Amerikan diplomatısın!
You are no more American diplomat than I am comrade worker in Lada factory!
Ama kızın kesinlikle Carter'lada bir ilişkisi vardı Carter'ın ofisinde özenle paketlenmiş bir parfüm vardı.
But she's clearly romantically involved with Carter, as well. There's a gift-wrapped box of perfume at Carter's -
- Lada.
- Lada.