Liaisons translate English
92 parallel translation
Terbiye almamışlık, aptalca bir evlilik, gizli çarpık ilişkiler.
A neglected upbringing, a foolish marriage, twisted liaisons.
Aynı zaman da siz bu ilişkilerde karınınızın dostu olarak adlandırılan adamın Bay Thomas Ward olduğunu da kabul ediyorsunuz.
And you concede as well that the man named in this liaisons as your wife's companion was Mr. Thomas Ward.
İki ay önce beni kitalamağa teşvik ettiğin şu özel detektif, Malcolm Purdy'yi anımsıyor musun, Eve'in Tom Ward ile olan gizli ilişkilerini haber veren küçük adamı?
You recall that private detective you urged me to hire two months ago, Malcolm Purdy, the same little fellow who reported Eve's quiet liaisons with Tom Ward to me?
Biz sadece getir götür işlerine bakıyoruz.
We only serve as liaisons for the prisoners.
Washington raporları : "Garland Humphrey Lynch filmlere, gece kulüplerine, balıkçılığa, lunaparklara düşkündür." "Ve çoğunlukla doğu kökenli kadınlarla ilişki kurmaktadır."
Washington reports Garland Humphrey Lynch... is fond of movies, nightclubs, fishing, amusement parks, and he frequently establishes liaisons with women of Oriental descent.
Dangerous Liaisons'daki kız gibi.
Like the girl in Dangerous Liaisons.
"Yasak Aşk Tehlikesi" sıktı beni.
The "Liaisons Dangereuses" bore me.
Ve son filmimiz yıldızları John Malkovich ve Glenn Close ile... Dangerous Liaisons ( Tehlikeli İlişkiler ).
And we finally have Dangerous Liaisons... starring John Malkovich and Glenn Close.
Bu kadar çok dalda, en önemli kişilerle... işbirliği, hatta ilişki içinde olmak, tam sana göre lan.
Leave it to you lan to have associations even liaisons with the best people in so many fields.
- Dangerous Liaisons. - Doğru.
Dangerous Liaisons.
Orada ahlaksızca, evlilik dışı ilişkiler kuruluyor.
There are immoral liaisons going on there.
İlişki esnasında size ip bağlıyor muydu?
Did he introduce a ligature, a rope into your... liaisons?
Kendime şu avuç içi bilgisayarlardan almalıyım. Randevularımı tutmak için.
I've gotta get one of those Palm Pilot thingies, keep track of all my liaisons.
Görevdeyken bu her zaman yapılır.
It's routine when officers form liaisons.
Bu Nicollette White, senin İrtibat müdür yardımcın.
This is Nicollette White, she's your executive director of internal Liaisons.
"Tehlikeli İlişkiler" romanından uyarlanmıştır.
based on the novel "Dangerous Liaisons"
Operasyon birimini, bağlantılarımızı, o gün hasta olup işe gelmeyenleri bile.
Field ops, liaisons, people out sick that day.
Bence Harry kurumlar arası aşk ilişkisine pek sıcak bakmıyor.
I thought Harry would take a dim view of inter-agency liaisons.
Dangerous Liaisons.
Dangerous Liaisons.
Kaçamaklarınla alakalı hiç bir şey cebine girmeyecek nefesine yada derine de. Anladın mı?
Nothing from your liaisons goes in your pockets, on your breath or on your skin.
Gitme vaktiniz gelene kadar güvenlik irtibat görevlim sizi izleyecek.
I will have my security liaisons officer to watch you until it is time to leave.
Hadi, oku. - Vay canına.
Wow, how "dangerous liaisons" of her.
Tüm Paris, Madam de Mendoze ve diğerleriyle olan ilişkisi için ayaklanmışken o da onları, bu yaratıkla aldatıyordu.
When all Paris was up in arms about his liaisons with Madame de Mendoze and others, he was deceiving them with that creature.
Dediklerine göre ilişkileri er ya da geç sona eriyormuş.
They say that all his liaisons are soon over.
İngilteredeki gibi, eğer tehlikeli hisse işlerine ve yasadışı cinsel ilişkilere ilgiliyseniz bir politikacı olabilirsiniz.
As in Britain, if you have a keen interest in dodgy share dealings and illicit sexual liaisons, you may like to become a politician.
Lily'nin doğasında yeni ilişkilerden şüphelenmek vardır. Ama kendimi ilişkim hakkında konuşmaya zorlanmış gibi hissettim.
Lily is naturally suspicious of new liaisons, but I felt compelled to come clean about our relationship.
Kraliçeyle ilişkin...
Your liaisons with the Queen...
Karısıyla merhum arasındaki ilişki için.
For his wife's liaisons with the deceased here.
Bu anlamsız cinsel ilişkiler serisini kullanarak bu kadını kaybetme korkusundan kaçıyorsun.
You're using this series of meaningless sexual liaisons to run away from your feelings about losing this woman.
Şu tedarikçi konusuna gelirsek, tam olarak kaç defa irtibata geçtiniz?
So regarding this supplier, approximately how many liaisons have there been?
Davis Polisi ile bağlantınız olacaklar.
They will be your liaisons with davis p.D.
Dinleyin, açık olacağım isterseniz bize "bağlantı" diyebilirsiniz ama bu hâlâ Davis polisinin davası.
Listen, uh, just so we're clear, Now you can call us "liaisons" if you like, But this is still a davis p.D. Case.
İlk ve en önemlisi, çekingen davranmak... 9 aldatma, 12 yasak aşk, 64 zina ve bir de tecavüze yakın bir şey geceleyin, nazik dostumuz Florialis'in ruhuna güvenmek ve buna rağmen sessiz ve mağrur tavrıyla adam hisleri ve cinselliği yokmuş gibidir.
First and foremost, behaving with restraint... Nine adulteries, 12 liaisons, 64 fornications, and something approaching a rape rest nightly upon the soul of our delicate friend Florialis, and yet the man is so quiet and reserved in demeanor that he passes for both bloodless and sexless.
Seninle girdiği cinsel ilişkilerle ilgili ayrıntılı ve net bilgiler yer alıyor.
It's a rather graphic and detailed account of your various sexual liaisons together.
V.I.P. İlişkiler.
V.I.P. Liaisons.
Anl ve alışılmadık bağlar kurmak lçln düğünler en lyl fırsattır.
Weddings are the best occasion for swift and unlikely liaisons.
Elbette ilişkiler yaşadım.
Though I have had liaisons.
Komutanım, Zimbabve'ye ait tüm MI6 kayıtlarını getirdim.
Sir, here's MI6's record of all intel liaisons to Zimbabwe.
Biz rehber virgül, müzik yönetmeni virgül, toplumun dış dünyaya uzantısı virgül, rehberiz.
We're the counselors - slash-musical directors - slash-community outreach liaisons - slash counselors.
Hiç devir teslim olmadan görev ortasında irtibatı değiştirmek mi?
Changing liaisons mid-mission with no handover?
Sanatçı İşlerine gidin, belki onlar yardımcı olur.
CREW : Go to Artist Liaisons, maybe then can help you.
Sanatçı İşleri'nde keski ne arar?
Why would Artists Liaisons have cutters?
Bones, cinsel münasebet demek istiyor.
Bones, you know, sexual liaisons?
Tüm JSOK bağlantılarımız güvenli görünüyor.
All of our JSOK liaisons seem to be safe.
" O adam, Caius'taki sınırlı ve unutulmaya mahkum kariyeri sırasında ibnelerle ve pezevenklerle ilişkiye giren bir fahişe.
" He is a prostitute whose liaisons with perverts and sodomites were common place in his brief and forgettable career at Caius.
Bunlarda biri de işyerindeki cinsel ilişkilere sıfır tolerans tanımaktır.
And one of them is zero tolerance for sexual liaisons in the workplace.
Tüm bu adamlarla cinsel ilişkilerin halkın önünde açıklanmasının... ne kadar acı verici olduğunu hayal edebiliyorum.
I can imagine how painful this is, having to publicly acknowledge liaisons with all these men.
Medya irtibat sorumlumuz ve teknik analistimiz yoktu.
We didn't have press liaisons or technical analysts.
Daha çok profilci yetiştirdik, teknik analistler ve medya irtibat sorumluları edindik, hatta kendi dahimiz bile oldu.
We trained more profilers, hired tech analysts, press liaisons, and we even got our own resident genius.
Merhaba.
Though I have had liaisons.
İrtibat mı?
Liaisons?