Liège translate English
23 parallel translation
Kardeşlerim Liege'de, Charleroi'da, Tannenberg'de öldüler.
My brothers... Killed at Liège... Charleroi...
Victor, Liege'deki kuzenin.
Victor, our cousins from Liège.
Hastings, bu annemin bir tarifi. Liège usulü pişmiş tavşan.
Hastings, this is a recipe of my mother - - rabbit... cooked in the style of Liège.
Liège usulü. Bıçak kullanmak, aşçıya bir hakarettir.
To use the knife is an insult to the cook.
Ama Liege'deki üç fabrikamız hakkında sorunuz varsa buyurun sorun.
But if you have questions about our 3 Liège plants, fire away.
Eşim o kirli elmaslarla Liege'de bir kafe açtı.
She opened her café in Liège with dirty diamonds.
Ama 1908 yılında Liege'deki Ulusal Fabrikada bir prototip üretilmiş. Her şey pille alakalıydı.
But the National Factory in Liège built a prototype in 1908.
Tek şarjla Liege'den Torino'ya gidebilir.
Liège-Turin on a single charge.
Şimdi Liege gelecek.
So it's Liège from here on.
Liege, Luik'in Fransızcası.
Liège is French for Luik.
Peki Liege'de etrafta hiç görmüş müydün?
Ever seen her around in Liège?
Radio Liege'de duymuştum.
I heard about it on Radio Liège.
Liege'deki Sainte Marguerite Sokak'ına gider.
He goes to Rue Ste Marguerite, in Liège.
Liege'de bir sürü internet kafe var.
Liège has a lot of cybercafés.
- Liege, Belçika'da.
- In Liège.
Liege Opera'dayım.
The Liège Opera, really.
Liege Opera mı?
The Liège Opera?
Sanırım Liege'e gitti.
I think he went to Liège.
Liege'de bir opera inşa ettiğini biliyor muydun?
Did you know he was building an opera house in Liège?
- Liege'de mi?
- He's in Liège?
- Liege sanırım.
- In Liège, I think.
Kaşığını kullan.
Use your spoon. That is the Liège way.
- Liege mi?
- Liège?