English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ L ] / Lâkabım

Lâkabım translate English

14 parallel translation
Lâkabımı nereden biliyorsun?
How did you know my nickname?
Lâkabım.
My nickname.
Unutma, lâkabım boşuna "Atılgan" değil.
Remember, you don't call me Strides for nothing.
Lâkabım var.
I have a nickname.
Lâkabım.
It's my nickname.
Cesareti, çarpışma sırasında parlak taktikler uygulaması...' '.. süslü binici takımı, çizmeleri ve kabzası inciden Colt-45 liğiyle...''... kısa zamanda "Demir Süvari" lâkabıyla anılır oldu.'
'His courage, his brilliance in improvising in the heat of battle,''his colourful garb of riding britches, boots and pearl-handled Colt.45''soon earned him the nickname The Iron Horseman.'
Dumbo'nun Manhattan Köprüsü'nün alt katının lâkabı olduğunu bilmiyor.
He doesn't know that D.U.M.B.O.'s an acronym for... Down Under the Manhattan Bridge Overpass.
- Senin bir lâkabın var mıydı?
- Did you have a nickname?
Sanırım lâkabını kimin verdiğini veya nasıl aldığını soruyor.
I think he's asking who or how you got that nickname.
Charlie Finklestein lâkabı "Fink" Bu ineği takımda mı istiyorsunuz?
You want that geek?
- Evan mı? Lâkabı Evde mi?
Calls himself Every-Day.
Pardon. Bir lâkabı varmış.
Oh, I'm sorry.
Sana şu kahrolası efsane lâkabını takmasaydım asla amir olamazdın.
You woulda never made chief if I hadn't nicknamed you the fucking myth or some shit.
Erken yaşta olgunlaşmıştım. Fakat o bana sütyen takmak yerine bu lâkabı taktı.
I had matured quite early, but she wouldn't let me wear a bra.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]