Lâkap translate English
22 parallel translation
Hatta bu lâkap bile bana göre aşağılayıcı.
Even that nickname I find insulting. PEANUT : Peanut.
- Ama bu lâkap sana çok önce takılmıştı.
- But you've always had that nickname.
Sorun lâkap değildi.
It's not about the nickname.
Sana bir lâkap bulmak için uzun uzun düşündüm.
I've been giving a lot of thought to this idea of a pet name for you.
Çocuklar gerçek olmayan bir lâkap için kavga bitmiştir.
Guys, not really a nickname you want to fight over.
Bunca yıldır yanlış lâkap kullandın mı diyorsun?
Are you telling me I had the wrong nickname for decades?
Olsun, yine de güzel lâkap.
Good nickname either way.
* ( çay poşeti ) - Gene mi lâkap.
- Again with the nicknames.
Aman Tanrım, yeni bir lâkap.
Oh, my God. Another new nickname.
Lâkap takmaktan yoruldum.
No, I am done with name-calling, Christian.
Ve biz ona bir lâkap takmıştık.
Except we had this funny little nickname for her.
Bana çok lâkap taktılar ama daha önce bunu diyen hiç olmamıştı!
I've been called lots of things, but nobody's ever called me that before!
- Matty'e taktığımız bir lâkap sadece.
- Just a nickname we gave ol'Matty boy here.
Balığımla buraya taşındık, Doktorların çekici olmayan kadın hastalarına lâkap taktığı yere,
Me and my goldfish moved here, where the doctors have an acronym for unattractive female patients,
Güzel bir lâkap.
It's a cute nickname.
Kendine lâkap takmayı kes.
Stop making up names for yourself.
- Ama lâkap takmaya gerek yok. - Ne var biliyor musun?
Well, there's no need to call names!
- Evet, bu lâkap hoşuma gitmiyor.
Yeah, I'm not loving the nickname.
Bir lâkap takıldığı andan itibaren, ömrün boyunca senin olur. Öyle değil mi, Erkek Katili?
Once a nickname's been given, it's yours for life.
İstemeyeceğin bir lâkap.
That's a title you don't want.
Ona bir lâkap bulmalıyız, acele et.
We got to get him a nickname, quick.
Chip, dikkatimi çekti de size yakın zamanda bir lâkap takılmış.
Chip, it's come to my attention That you were recently given a nickname.