Lévi translate English

- En iyi kotuma benziyor.

- Those look like my best Levi's.

Kotumu çıkart.

Take off my Levi's.

Biz Levi'yiz, İsrail'in çobanı.

We are Levites, appointed shepherds of Israel.

Levi'ler merkeze, Yahuda'lar sağa ve Hephron sola.

Levites in the center, Judah to the right, Hephron to the left. Go!

Bayılırız Bill ve Mabel'a, giyeriz Levi marka Sıradan halkız biz

Bill and Mabel, Levi label Just plain folks

Bir daha ki sefere Levi's giyersiniz.

Maybe next time you'll wear Levi's.

Üzerinde mont ve Levi's var, ve kamyonet kullanıyor.

Wears a windbreaker and Levi's, and he drives this small van-truck.

- Peki Levi?

- Levi?

- Levi Walking Bear'i almak için.

- To pick up Levi Walking Bear.

Levi kim?

Levi who?

Lomax, bu Levi Walking Bear.

Lomax. Levi Walking Bear.

Gel Levi.

Levi...

- Peki, Levi.

- Alright, Levi.

Benim 100 bin, Levi'nin 2 bini...

L'm out 100,000, and 2,000 from Levi.

Levi.

Levi.

Sen satılmışsın, Levi?

So you sold out, Levi?

Ben de tadtir ederim. Hem de hepsini.

I appreciate'em, Levi, every one I ever had.

- Levi Morgan.

- Levi Morgan.

- Bende sana Levi diyeceğim.

- I'll call you Levi.

- Levi?

- Levi?

"Bayan Dolly Levi."

Dolly : Mrs. Dolly Levi...

- İş gezisi mi, eğlence mi?

Business trip or pleasure trip, Mrs. Levi?

Son kocam, Ephraim Levi derdi ki : "Ekmeğini taştan çıkarıyorsan iki elini de kullanmalısın."

As my late husband Ephraim used to say, if you have to live from hand to mouth, you'd better be ambidextrous.

Bayan Levi her an gelebilir.

Mrs. Dolly Levi's on her way here now.

Evlilik komisyoncunuz mu?

Dolly Levi - your marriage broker?

Bayan Levi'ye hazır mısın?

Are you ready for Mrs. Levi? Yes.

Baylar.

Gentlemen. Good morning Mrs. Levi.

Günaydın, Bayan Levi.

Uh, good morning, Mrs. Levi.

İnanılmazsınız, Bayan Levi.

Remarkable, Mrs. Levi.

Öyleyse beni dinleyin.

Then suppose you listen to this, Mrs. Levi.

Bu biraz alışılmadık, değil mi?

That's kind of unusual, isn't it, Mrs. Levi?

Bayan Levi, lütfen Ambrose'a anlatın.

My, what a romantic scene.

- Bu Bayan Levi'nin işi değil.

This doesn't concern Mrs. Levi.

- Her şey Dolly Levi'nin işi.

Everything concerns Dolly Levi.

- Ben artistim, Bayan Levi.

Dance?

Son kocam, Ephraim Levi, hayata inanırdı, nerede bulursan, nerede çeşit çeşit insan varsa.

My late husband Ephraim believed in life - anyplace you could find it - wherever there were people, all kinds of people.

Size göre hava hoş ama...

It's all very well for you, Mrs. Levi, but you're suggesting -

Rudolph'a söyle, Dolly geri döndü.

Say that Mrs. Levi sent you... and, yes, well... tell Rudolph that Dolly's coming back. Dolly's coming back.

Ama nasıl, Bayan Levi?

But how, Mrs. Levi?

- Kulak misafiri oldum.

Mrs. Levi! I just couldn't help hearing.

Bizi Bayan Levi gönderdi deriz.

Why don't we say Mrs. Levi sent us?

Bay Vandergelder, sizi görmek ne hoş. - Dolly Levi, ne sürpriz.

Mr. Vandergelder, how nice to see you.

- Irene, hayatım, güzel görünüyorsun.

And Dolly Levi. What a surprise. Irene, my darling, how well you look.

Bayan Levi gider gitmez.

I have important business to discuss with you as soon as Mrs. Levi says good-bye.

- Yanılıyorsunuz.

Dolly Levi, you are mistaken!

" Bayan Dolly Levi.

" Mrs. Dolly Levi.

Levi metodu için bu ön şart zaten.

Absolutely no sense of rhythm is one of the primary requirements for learning by the Levi method.

Herkes yürüyüşte olacak. - Haydi, Bayan Levi.

Everyone will be marching.

- Dolly, dünya ne kadar güzel.

Come on, Mrs. Levi! Oh, Dolly, the world is full of such wonderful things.

-.. bir şeyi açık söyleyeyim.

Dolly Levi, let me make one thing clear.

Dolly Levi, sen insanı çileden çıkarırsın.

She's fussy. Dolly Levi, you are a damned exasperating woman!