Malloy translate English
388 parallel translation
Bayan Mollie Malloy.
Miss Mollie Malloy.
- Bn. Mollie Malloy.
- Miss Mollie Malloy.
Mollie Malloy'un hayatından tanıdığı tek güzel ruh silinip gidecek. "
And out of Mollie Malloy's life will go the one kindly soul she ever knew ".
- Ben, Mollie Malloy.
- Me, Mollie Malloy.
Malloy'la başlayalım o zaman.
With Malloy, then.
- Manda Malloy.
- Moose Malloy.
Kafası çalışan üçüncü sınıf biri bile becerebilirdi, ama Malloy değil.
A bright third grader could have done it, but not Malloy.
Malloy'u nereden buldun?
Where did you pick up Malloy?
- Malloy.
- Malloy.
- Merhaba. Duke Malloy nerede?
Where's Duke Malloy?
James Duke Malloy, 14 kez tutuklanmış.
James Duke Malloy. 14 arrests.
Malloy'a inanıyorum.
I believe Malloy.
Duke Malloy neden sevgilisini öldürdü?
Why did Duke Malloy kill his girl?
Boğa kadar güçlüdür. - Duke Malloy diye birini tanıyor musunuz?
You know anybody named Duke Malloy?
Duke Malloy kim?
Who is Duke Malloy?
- Ne bilmek istiyorsun?
What do you want to know? - About Duke Malloy.
- Duke Malloy.
- Who was he?
Şimdi, demin de sormuştum, Duke Malloy neden sevgilisini öldürdü?
Now, I asked you once before, why did Duke Malloy kill his girl?
Olga Kirshon vuruldu, Duke Malloy asıldı.
Olga Kirshen, shot. Duke Malloy, hanged.
Terry Mallo'yu tanıyor musunuz?
Do you know Terry Malloy?
Sen Terry Malloy değil misin?
You're Terry Malloy, aren't you?
Seni suçlayan yok Malloy.
Nobody's accusing you of anything, Mr. Malloy.
Pekâlâ Malloy.
All right, Mr. Malloy!
Malloy... Hendriks, Padowski... Westerfield, McGuier.
Malloy Hendriks, Padowski Westerfield, McGuier.
Benim kızım, Terry Malloy'la kol kola yürüyecek ha.
A daughter of mine walking arm in arm with Terry Malloy.
- Terry Malloy kim biliyor musun?
- Do you know who Terry Malloy is?
Malloy, seni burada bulacağımı umuyordum.
Mr. Malloy, I was hoping I might find you here.
Adına mahkeme celbi çıkarttık Malloy.
You're being served with a subpoena, Mr. Malloy.
Malloy, tek istediğimiz doğruyu söylemen.
All we want you to do, Mr. Malloy, is tell the truth.
- Bay Malloy.
- Mr. Malloy.
- Terry Malloy.
- Terry Malloy.
Bay Malloy... Joey Doyle'un ölü bulunduğu gece çatıdan itilmeden önce onu en son sizin gördüğünüz doğru mu?
Mr. Malloy is it true that the night Joey Doyle was found dead you were the last one to see him before he was pushed from the roof?
Bay Malloy... Acaba Bay Friendly, daha doğrusu Bay Skelly... Joey Doyle'un ortadan kaldırılmasında payı olduğunu ima edecek bir şey söyledi mi?
Mr. Malloy can you tell me whether Mr. Friendly, or I should say, Mr. Skelly said anything to you to indicate his responsibility in getting rid of Joey Doyle?
Teşekkürler Bay Malloy.
Thank you, Mr. Malloy.
Başkomiserim. Bu bey bir avukat, Bay Malloy.
Captain, this is Mr. Malloy, an attorney.
Çocuklarla ve beysbol kartları ile oynamak için biraz yaşlı olduğunu düşünmüyor musun?
Robbins! Bengston! Malloy!
Sensiz gitmek istemedim. Gidemem.
Bengston... bengston, where's malloy?
Bugün Athletic'leri yeneriz, ve ilk sırayla kucaklaşırız. Evet, biliyorum. Ama annem bundan kurtulamama izin vermez.
Malloy, you better get up and zero in your boss here as to the cause and effects of insanity.
Top oynamaktan mutlu değil miydin? O kadar basit değil, Paula. Bir yetişkin olduğunda o kadar basit değil.
Mr. Sheckly... this is paul malloy, our public relations man.
Wayne, oturmak istemez misin? Eminim, Komiser sana bir fincan kahve yaparken beklemekten rahatsız olmayacaktır. Komiser, siz de buyurun.
We checked the telephone records and there were a great many calls to a Theodore Malloy.
O yolda bir kablo terminali bulunuyor, oradan bütün şu evlere dağılıyor.
This Mr Malloy, would he have a key to Mr Winters'home?
Yukarıda sepetin içindeki ortağımdı.
This Mr Malloy...
Onu bu sabah çalıştırdığım an söyleyebilirdim ki, o kadın onu mengeneye sokmuş sıkıştırıp duruyordu.
Also Mr Malloy. Also Mr Lou Caton, literary agent.
Bu sakın Bayan Mollie Malloy olmasın.
Well, if it isn't Miss Mollie Malloy.
Malloy seninle mi?
Malloy with you?
- Moose Malloy.
- Moose Malloy.
Hey, Malloy?
Hey, ah... Malloy?
Bira tırından yapılmış gibi. - Moose Malloy.
Built like a beer truck - Moose Malloy.
Saat 2 randevum var. Üzgünüm, Bay Hamner.
Mr. Sheckly... this is paul malloy, our public relations man.
20 dakika önce yemek için evde olmalıydım.
Malloy? !
Ortodontist ile randevum var.
Malloy?