Maşallah translate English
440 parallel translation
Peynir ekmek gibi gitti maşallah.
Those certainly went like hot cakes.
- Şizin oğlan terbiyeliymiş maşallah, Bay Baxter.
- Your boy's got manners, Mr. Baxter.
Çok iyidirler, maşallah. Bukalemun misali, hava yiyip, umut içiyorum.
Excellent, i'faith, of the chameleon's dish.
Bereket getirdiniz maşallah.
You're sure a welcome sight.
Yeğenin çok matrakmış maşallah!
Your niece is a laugh riot.
Maşallah turp gibisin, yoldaş!
You look strong and healthy, my tongzhi!
- Keyfin yerinde maşallah.
You looks so cheerful.
Hükümetimiz masraftan kaçınmıyor maşallah.
Our government has spared no expense.
Maşallah sabıka kaydın epeyce kabarık Scarr. Seni nerede bulacağımı da biliyorum.
Now, you've a record as long as the Old Kent Road is, Scarr, and I know where to find you.
Pabuç kadar dilin var maşallah.
The mouth. The mouth on him.
Senin beygirin maşallahı varmış!
Wow, you didn't hold your horses!
- Siz de gençleşmişsiniz hocam, maşallah.
- And you've gotten younger, praise God.
Bakın maşallah aslan gibi.
Look, praise God, he's like a lion.
Hocam, maşallah, çok gençsiniz.
Teacher, praise God, you are very young.
Maşallah bakıyorum, temizlik çabuk bitmiş.
Wonderful, I see that you finished cleaning very quickly.
# Alemin keyfi yerinde yine maşallah.
# The world is in good spirits again, thank God.
Siz de taş gibisiniz maşallah.
You may well make a formidable brigand yourself.
Kırkbir buçuk kere maşallah, maşallah!
May God preserve her from evil! Maashallah!
Aman da gelinimize maşallah!
Oh, may God preserve our new daughter-in-law from evil eye!
- Maşallah deyin nazar değmesin. - Hoş geldiniz.
May God preserve her from evil!
Amanın da maşallah, pek de terbiyeliymiş.
Get in the line! - Ladies can you get in the line please?
Maşallah, hepinizin de sesi pek güzelmiş.
- What he did is ridiculous! Let your friends come down!
Fıstık gibisiniz maşallah.
You're a real peach.
Maşallah, güzel görünüyor.
Nice view of the sea.
Benim maşallahım var..
Me? I feel fine.
Paraları verin! Paralar! Oo maşallah, maşallah.
Prepare the money, come on Money..
Helal olsun. Maşallah. [FISILDAYARAK] Sizle bir planımız var ama aramızda kalacak tamam mı?
Oh, good, bless you, good boys.
Hiç olmazsa, dilinde bir sorun yok maşallah.
Leastways, there's nothin'wrong with your tongue.
Maşallah.
Very impressive.
Oh maşallah. Onun için evinin kapısı örümcek tutmuştu.
This was why your door had spider webs.
Maşallah.
Well done. Congratulations.
- Maşallah.
Thank God.
Bu arada fark ettim ki maşallah bana iyicene baktın!
Just let me handle this! It's my duty to protect the Dojo!
Yüklüymüşsün maşallah.
You don't travel light, I see.
Barney Oldfield gibi maşallah. Charlie, nereye doğru gitmeliyiz?
[AG / MC] Charlie, what should we be heading for?
"İnanılır gibi değil, adam 28 yaşında ama maşallahı var."
" Well, it's amazing, he's 28, but he's still very alert.
Maşallah iyi görünüyorsun.
How adorable you look.
- Maşallah.
That's my boy.
Maşallah, maşaallah!
How YOU've grown!
Maşallah.
Bravo.
Maşallah kocaman kız bu.
She's a big girl.
Bu küçük kıza maşallah!
This little girl is really something!
Maşallahın vardı.
You did it very well.
Maşallah, keyfin yerinde.
How cheerful you are.
- Öyle, her işini kendi görüyor maşallah.
Yeah, yeah. He's good enough to go out on his own.
Hastaneden yeni çıktınız, ama maşallah çoktan delikanlı avına çıkmışsınız.
Just back from the hospital, already you're chasing after boys.
Öküz gibi maşallah.
Sturdy as an ox. He wants to come back.
Her yılbaşı bana kart atar. Maşallahı var.
He is still in good health.
Yağ gibi kayıyor, maşallah.
So good.
hoca maşallah ağırdır, hı?
Praise be! Heavy?
Attığını vuruyor maşallah!
He's a dead-eye, ain't he?