English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ M ] / Medics

Medics translate English

366 parallel translation
İlk yardım ekibi altı metreden düşen iki sirk cambazı getirdi.
Medics are coming in hot with two cirque performers who just fell 20 feet.
Hollanda'da ateşim çıkmıştı, ama sıhhiyeciler hastaneye göndermedi.
I had a fever in Holland, but the medics wouldn't let me off the line.
Sıhhiyeciler, yaralılar, teçhizat, her şey.
Medics, casualties, equipment, the works.
Sıhhiyeciler yetişene kadar fazla kan kaybetmezlerse.
If they don't lose too much blood before the medics come up.
Sıhhiyeciler bir daha cepheye gidemezsin dedi.
The medics told me I wasn't supposed to go up anymore.
- Görev için yeterince iyileşmişim.
- Certified fit for duty, so the medics say.
- Bırakın sıhhiye baksın.
- Let the medics handle it.
Sıhhiyeciler revir defterini dün geç iade etti. şimdi kaydederim.
The medics returned the sick book late yesterday. I'll do it now.
- Ambulans çağır, gelip çocuğu alsınlar.
- Have the medics pick up the kid.
Ambulans ve doktor gönderin.
Send ambulance and medics.
Doktor çağırın!
Medics!
Takım çavuşları, sıhhiyeler.
Squad leaders. Medics.
- Sıhhiye ekibi hazır mı?
- Medics, are you ready?
Sıhhiye şu an yaralıları topluyor.
The medics are picking them up right now.
- Sıhhiyecileri çağırın hemen!
Get the medics up here on the double!
Sıhhiyecilere kıyafetlerimi takip etmelerini söyle!
Tell the medics to take a bearing on my clothes.
Sadece 2 doktor ve 7 sıhhiyeci var.
There are only two doctors and seven medics.
Bayanlar ve baylar, üzerlerinizdeki malzemeyi sağlık görevlisine teslim edin.
Ladies and Gentlemen, may I ask one last time, to deliver the medics?
Doktorlar ne derse desin.
No matter what the medics say.
Çok hasta bir bebe, 7 yıI gözlem altında tutulmalı diyeceğim.
I'M GONNA TELL THE MEDICS HE'S A VERY SICK COOKIE AND OUGHTTA BE KEPT UNDER OBSERVATION
Kaçmana asla izin vermezler. Beni geziye çıkaracaklar.
Wait till the medics get ahold of me.
Onu doktora götürmelisin, değil mi?
You think you ought to get him to the medics?
Doktorlar ve asistanlar.
Doctors and medics acknowledge.
Scotty. Sağlıkçılar hazır olsun.
Have medics stand by.
Ordu sıhhiye birliği seyyar röntgen araçlarını üçüncü bodrum katına kurmuşlar.
The army medics have set up their field x-ray trucks in the third-level garage.
Ve doktorlar da bu korkunç merhemi sürmekten başka bir şey yapmıyorlar.
All those medics can do is smear this God-awful paste on it.
- Geliyorlar.
- Medics are coming.
Bu işte iyisin, Johnson, Sağlıkçı olmalıydın.
You're pretty good at that, Johnson, you should have been in the Medics.
Sağlık görevlileri iki sedye taşıdılar.
The medics went in with 2 stretchers.
Doktor!
Medics!
Sağlıkçılar!
Medics!
Uhura, sıhhiyeyi gönder.
Uhura, get the medics down here!
Sıhhiye, bu şeyi hemen götür buradan.
Medics, get this thing out of here now.
Çabuk sağlık ekibini çağır!
[Crockett] Get the medics out here.!
Doktorların beni toplayacak zamanı oldu.
Well, the medics have had time to nail me back together.
Tıbbi ekipler geldiğinde bize muhtemelen panzehir ile birkaç hap verecek, sonrasında da turp gibi olacağız.
When the medics get through, they'll probably just spray us with some anditote, give us a couple of pills, and in no time, we'll be as right as rain.
- Data, tıp ekibini çağır.
- Data, call medics.
- Herkes seni arıyor.
All the medics are looking for you, Enzo.
Size yardım yollayacağız, tamam mı?
We'll send the medics, all right?
İhtiyar, ambulans çağır!
Pops, call the medics!
Binbaşı Data, Rutian sağlık ekibi gelene kadar konumunuzu koruyun.
Cmdr Data, hold your position until Rutian medics arrive.
Doktorlar Karras'ın öldüğünü söylediğinde bir karmaşa vardı.
There was some confusion when the medics said that Karras was dead.
- Sağlık ekibini çağırırım.
- I'll get the medics.
O gezegenlerdeki tıbbi makamlara... komaların gerçek nedenini bulduğumuzu bildirin.
Inform the medics on those planets that we have discovered the true nature of the comas.
Sıhhiyeciye ihtiyacım var.
We'll need medics.
Öldürülmekten korkmuyordum, ama yaralanacağım ve... sıhhiye sırrımı öğrenecek diye ödüm kopuyordu.
I tell ya, I wasn't scared of being killed, but I was terrified of getting wounded... and having the medics discover my secret.
Tıbbi personel!
Medics!
İlk yardımcılar!
Medics!
Sıhhiyeciye ihtiyacımız var.
We need medics.
Sağlık ekibi dışarıda.
The medics are outside.
Affedersiniz.
Has somebody called the medics?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]