Mikey translate English
3,563 parallel translation
- Bir dakika, Mikey.
Hang on, Mikey.
Mikey geldiği için şanslıydın.
You're lucky Mikey got to you when he did.
Mikey, doğru mu?
Mikey, is it true?
Hadi ama Mikey, öyle bir şey olmasına izin vermez.
Come on, Mikey, she wouldn't let that happen.
Mikey kendisini zaplıyor, teknolojini hackliyor çoğaltıyor, duruluyor, tekrarlıyor.
Mikey zaps himself, hacks your tech, Makes more, wash rinse, repeat.
Emin misin, Mikey?
You sure, Mikey?
- Mikey, uyanık mısın?
Mikey, you awake?
Mikey.
Mikey.
Sıra bizde, Mikey.
We're on, Mikey.
Mikey!
Mikey!
Mikey, 5 tane zırhlı gardiyan buraya doğru geliyor.
Mikey, I got 5 armed guards coming at us.
Artık gitti, Mikey.
He's gone, Mikey.
Mikey de peşinden gitti.
Mikey went after him.
Selam Mikey.
Hey, Mikey.
Al Mikey.
Here. Mikey.
Mikey Kelly?
Mikey Kelly?
Bugünlerde nasıl hissediyorsun Mikey?
How you feeling these days, Mikey?
Mikey, Ester'i görüyorum.
Mikey, eyes on Ester.
Mikey, beni dinle.
Mikey, on me.
- Neredesin Mikey?
Where are you, Mikey?
Kız bende Mikey.
I got her, Mikey.
Sana doğru geliyorum Mikey.
Coming to you, Mikey.
Yakala onu Mikey, yakala onu!
Get him, Mikey, get him!
Onu vurmaman gerekiyordu Mikey.
Not supposed to shoot him, Mikey.
Hadi Mikey.
Come on, Mikey.
- Oradaki tüm adamları öldürüyorum Mikey.
Fucking kill all the guys out there, Mikey.
- Pek de canlı değil Mikey.
He's not very alive, Mikey.
Ne diyorsun sen Mikey?
What are you talking about, Mikey?
Hey Allah'ım!
SCOTT : Jesus Christ, Mikey!
Kusura bakma Mikey!
Sorry about up there, Mikey.
Vurdun Mikey!
All right, Mikey. You got it, you got it.
Kap getir Mikey.
Get them, Mikey.
- İki adam etrafımıza geliyor Mikey.
SCOTT : Two guys packing either side of us, Mikey. Yeah.
Babayım Mikey.
I'm a dad, Mikey.
Bu ne kadar çok silah, Mikey.
That's a lot of guns, Mikey.
Mikey'i diyorsunuz galiba.
Oh. You mean Mikey...
Çünkü Mikey başına gelenleri hak ediyordu.
Because Mikey got what it deserved.
Mikey... bir sıçan mı?
Mikey... he's a rat?
- Seni seviyorum Mikey.
- I love you, Mikey, man.
Mikey. Mike.
Mikey Mike.
Sörfü niye severim biliyor musun Mikey?
You know why I love surfing, Mikey?
Mike, sende de eroine ihtiyacı olan biri var.
Mikey, you got a guy who needs heroin.
O haklı, Mikey.
She's right, Mikey.
Mikey, indir şu kraangleri.
- Mikey, drop those kraang!
- Kendini yem gibi hissetme, Mikey.
- Oh, don't think of yourself as bait, mikey.
Raph, Mikey'i etrafında biraz daha salla.
Raph, shake mikey around a bit more.
- Mikey.
Oh! - Mikey!
- Hey Mikey!
Hey, Mikey!
Hey Mikey.
- Hey, Mikey.
22. kez söylüyorum, Mikey.
- For the 22nd time, mikey,
Doğrudan Mikey'e gidiyor.
- [roars] - unh! - He's heading straight for mikey.