Minnettar kalırım translate English
340 parallel translation
Yani, bu bir milyonu bağışlarken ilk bizi göz önünde bulunduracağınıza dair bana bir teminat verebilirseniz buna minnettar kalırım.
If you could give me some assurance that you'd... consider us first before you donate that million to anyone else, I'd appreciate it.
O zaman nüfuzunuzu Bayan Random üzerinde kullanabilirseniz buna gerçekten minnettar kalırım.
Mr. Peabody, then I wonder... if you could use your influence with Mrs. Random, that would be nice.
Minnettar kalırım.
I'd appreciate it.
Bayan Gracie, bir bardak su getirirseniz çok minnettar kalırım.
Miss... Miss Gracie, I'd sure be much obliged if I could have a cup of water.
Bu arada, pijamamı çıkarabilirseniz size minnettar kalırım.
By the way, if you could arrange to get out of my pyjamas I'd take it as a great personal favour.
Ömrümün sonuna kadar minnettar kalırım.
I'd be grateful to the end of my days.
Çok minnettar kalırım.
I would be so grateful.
Lütfen. Onunla görüşebilirsem minnettar kalırım.
I'd be so grateful if I could see her.
Yazdığım özelliklerin yeterli olduğuna inanıyorum. Hızla mütalaa edip, cevap verirseniz minnettar kalırım.
I believe that I've given an accurate picture of my qualifications and I would very much appreciate your immediate consideration and reply.
Size çok minnettar kalırım.
I would be greatly obliged to Your Lordship.
Mösyö, size minnettar kalırım.
Monsieur, I would be so grateful.
Biri içini boşaltır ve gemide kalırsa minnettar kalırım.
A guy comes clean and grounds himself, I'm grateful.
Gözlerini onun üstünden ayırma, sana minnettar kalırım.
Keep both eyes on him, for me, and I'll be beholden to you.
Benim için de bir şey yaparsan minnettar kalırım.
I'd be obliged if you'd do favor for me. Sure thing.
Buraya gelip atları iterseniz size minnettar kalırım.
I sure would appreciate it if you'd get up there and make these horses pull.
Doktor, eğer olur da, Sam'i toprağa veremezsem cenazeyle ilgilenirsen sana minnettar kalırım.
Doc, if it just so happens I ain't able to bury Sam, I'd appreciate it if you'd take care of it.
Ölmeden önce son bir vaaz verebilirse minnettar kalırım.
I'd appreciate a last word before we go.
- Müthiş minnettar kalırım, Sam.
- I'm awful grateful, Sam.
Tabii. Hayatımın sonuna kadar sana minnettar kalırım.
- I'll love you for the rest of my life.
Minnettar kalırım.
I'm grateful!
Çok minnettar kalırım.
I'll be much obliged.
Size sonsuza kadar minnettar kalırım.
I'll be eternally grateful.
Çok minnettar kalırım.
I'm much obliged.
Minnettar kalırım.
Well, I'd appreciate it.
Evet, Dediğiniz gibi belki de başaramayız. Önümüzdeki 3 gün öğle vakti göğe duman yükseltirseniz size minnettar kalırım
Well, I'm not as confident that we won't make it as you seem to be... but I would be grateful if you'd send up some smoke at midday for the next three days.
Ve eğer zar kabını benim kullanmama müsade ederseniz minnettar kalırım.
And I wonder if you'd be so kind as to let me take the dice cup.
Minnettar kalırım.
I'd be awfully grateful.
Çok minnettar kalırım.
I'd be very much obliged.
Çok minnettar kalırım, bayan.
I'd be much obliged, ma'am.
Kendisine en iyi odanızı verirseniz minnettar kalırım.
I'd appreciate it if you give her the best possible accommodations.
Evet, bunları parayla doldurursanız size minnettar kalırım.
Yes, I'd appreciate it very much if you'd fill these up with money.
Hastalığınızın ilerlemesini incelemem için. izin verirseniz minnettar kalırım.
I would greatly appreciate it if you gave me permission to study the progress of your disease more closely.
Eğer... rozeti geri alırsan sana minnettar kalırım.
I... I'd appreciate it if you'd take the badge back.
Minnettar kalırım.
I appreciate it.
- Minnettar kalırım.
I appreciate that, Watson.
Meşgul ulduğunuzu biliyorum, fakat bana 20 dakika ayırırsanız, minnettar kalırım.
I know you're busy, but if you could give me 1 0 minutes, I'd appreciate it.
Minnettar kalırım.
I'd be grateful.
Beni otele geri götürme inceliğini gösterirseniz, çok minnettar kalırım.
If you'd just kindly drive me back to my hotel, I'd be most grateful.
- Minnettar kalırım.
- Well, I'd be obliged.
Evet, çok minnettar kalırım.
Yes, I'd appreciate that, if you could.
Eğer beş dakikalığına içeri girebilirsem çok minnettar kalırım.
If you could get me in for five minutes, I'd appreciate it.
Eğer yardımcı olursan minnettar kalırım.
If you could just help us, I'd appreciate it.
Minnettar kalırım eğer öğle yemeği sırasında mutfağımdan uzak kalırsanız, tamam mı?
I'd appreciate it if you'd stayed out of my kitchen during dinner hours, right?
Eğer sizin karargâh subaylarınızla beraber gidebilirse gerçekten minnettar kalırım.
If there is a chance he could leave with your headquarter staff I'II be most grateful Thank you, sir
Minnettar kalırım.
Im very grateful.
Minnettar kalırım.
I appreciate it, you know.
Gözün onun üzerinde olursa minnettar kalırım.
I'd appreciate it if you would keep an eye on her.
Haa, ve tabancan, onu da yanında getirirsen minnettar kalırım.
Oh, and your revolver, I would be obliged if you would slip it into your pocket.
Çok minnettar kalırım.
I'd really appreciate that. All right.
Sanırım, eğer onun üzerinde etkini biraz kullanabilirsen insanlar minnettar kalır.
I think if you're able to exert some influence over her people would be appreciative.
Babasını bulmamıza yardım edenlere çok minnettar kalırız.
If anyone can help find his father, we'd be most grateful.