Minsk translate English
159 parallel translation
Fransız işgali Vilno, Polotsk, Minsk, Mogilyov ve Vitebsk ile başladı.
The French occupied Vilno, Polotsk, Minsk, Mogilyov and Vitebsk.
Moskova, Leningrad, Stalingrad Kiev, Kharkov ve Minsk, öyle değil mi?
Moscow, Leningrad, Stalingrad, Kiev, Kharkov and Minsk. Right?
Ben hiç Minsk'ten söz etmedim.
I never mentioned Minsk.
Tamam. Pinsk girdi.
Pinsk is in, Minsk is out.
Minsk çıktı. Ve kontratımızda genel şartlar olacak.
Our contract will contain the usual provisions.
Ya Minsk salonundaki ilk kemanı biliyor musun?
And you know the first fiddle at the Minsk hall?
Şu anda tam olarak 273 yarışmacı, Oslo'dan Minsk'den, Londra'dan, Atina'dan Lisbon'dan ve Hamburg'dan yarışa geliyorlar.
At this very moment, other competitors leave from Oslo Minsk, London, Athens Lisbon and Hamburg, 273 competitors in all.
- "Cheshire Kedisi" ni kast etmedin mi?
- Cheshire? No, sir. Minsk, perhaps...
Belki Minsk.
All right.
Minsk'teki bütün mühimmatımız ele geçirilmiş.
They found all our explosives in Minsk.
Baskın olduğunda, sen Minsk Grubundaydın. 849a
I see you were in the Minsk group when it was raided.
Savaşın 5. gününde onların Minsk'i aldıklarını duyduğumda ağladım.
I cried when I heard they took Minsk on the 5th day of war. The 5th day!
Minsk Almanların eline geçmiş.
The Germans have taken Minsk.
Bizimkiler Minsk'te yaşıyor.
My folks live in Minsk.
Smolensk, Minsk'in 320 km doğusunda. Kursk'un 320 km kuzeyinde. Omsk'un 2500 km batısında.
Smolensk, 200 miles east of minsk... 200 miles north of kursk... 1,500 miles west of omsk.
Haziranda cereyan eden Minsk ve Smolensk muharebelerinde 6.000 Rus tankı savaş dışı kalmıştı.
6 a thousand Russian tanks had been lost, in only two confrontations, in Minsk and Smolensk, in the month of July.
Ağustos 1941'de Himmler, Minsk yakınlarındaki bir toplama merkezini ziyaret etti.
( narrator ) ln August 1941, Himmler visited a concentration centre near Minsk.
Merkezde, Minsk'te bulunan 100.000 Alman askeri kuşatılmıştı.
In the centre, 100,000 Germans had been surrounded at Minsk.
Berdykov da bizimleydi ama o Minsk'e gidiyordu.
We took Berdykov with us part way. He was on his way to Minsk.
Minsk'te köylerin geri zekâIılarının toplantısı vardı ve ona katılacaktı.
There was a village idiots'convention in Minsk, and Berdykov was planning to attend.
Bu devirde böyle şey olmaz.
It's not 19th-century Minsk. It's 2oth-century Manhattan.
Minskli bir toprak ağası nakit paraya fena sıkışmış.
A landowner from Minsk badly needs cash.
Minsk'teki bir toprak ağasının savaştan kaçtığını söylediler.
I've been told that in Minsk a landowner's fleeing the war.
Hayır, Minsk ile karşılaştırmayın.
No, it can't even compare to Minsk.
Böyle bir minibüs Minsk'te kız bulmak için çok iyi olurdu.
Such a truck would be good for picking up girls in Minsk.
5 günde bir kadını etkilemek için "Savaş ve barış" kitabını yeniden okumam için kırmızı kar yağması gerekir.
Before I read "War And Peace" again in five days to impress a broad, it's gonna be a cold day in Minsk.
Farz et ki biri Kuzey Burma tepelerindeki bir kabileyi kaleme aldı. Minsk'in ötesini görüp görmediğini bilmek istersin değil mi?
If a fella's written about the hill tribes of northern Burma, well, you're entitled to know if he's ever been further south than Minsk.
Daha da geriye gidersen Minsk'liyim.
Minsk, if you wanna go all the way back.
Evet, Bay Shaw araştırmamıza dahildi. Hiçbir bağlantı bulunamadı.
He's taken to a radio factory in Minsk where he lives as high on the hog as he ever has.
Minsk'de bir radyo fabrikasına götürülüyor.
Men who remove all guilt by making murder a meaningless act of a loner.
Minsk'le oynanan final oyunu.
The final game against Minsk.
- Minsk.
- Minsk.
İçinden mi banliyöden mi?
Minsk proper or the suburbs?
" Genç bir kadının Milan'dan Minsk'e garip, erotik yolculuğu?
A young girl's strange... -... erotic journey from Milan to Minsk?
Milan'dan Minsk'e erotik yolculukmuş.
Erotic journey from Milan to Minsk.
Minsk'e gideceğiz.
We are going to Minsk.
- Minsk?
- Minsk?
- Minsk. o Rusya'da.
- Minsk. It's in Russia.
Minsk'in nerede olduğunu biliyorum.
I know where Minsk is.
Eğer Minsk'e gideceksen, tek yolu bu.
And if you're gonna do Minsk, that's the way to go.
- Max bana Minsk işini söyledi.
- Max told me about Minsk.
Minsk'e sensiz gitmeye karar verdim.
I've decided to go to Minsk without you.
- Aynı olmayacak ama hâla Minsk olacak.
- It won't be the same but it will still be Minsk.
- Minsk'e gidiyorsun.
- You're going to Minsk.
- Hayır, Minsk'E gitmiyorum.
- No, I'm not going to Minsk.
Minsk'e gidiyorsun.
You are so going to Minsk.
Minsk'e aitsin.
You belong in Minsk.
Minsk.
Minsk.
Minsk'teki kontağın adı...
The contact in Minsk...
Bayan Vassiliev, 1907'de Minsk'te doğdu, 69 doğum gerçekleştirdi.
Mrs. Vassiliev, born in Minsk in 1 907, had 69 multiple births.
Sonra onlardan bir mektup geldi annemin Rusya'da götürüldüğü Minsk'de öldürüldüğü yazıyordu.
Eventually we got a letter from them saying that my mother had been killed in Minsk in Russia, where she was deported.