Natalié translate English
4,101 parallel translation
Seni seviyorum Natalie Vincent!
I love you, Natalie Vincent!
Niyetim kapı dinlemek değildi ama ofisinde Natalie ile konuşurken duydum seni.
I didn't mean to eavesdrop, but I heard you in your office talking to Natalie.
Umurumda değil ama Natalie.
Yeah, don't care, Natalie.
- Natalie Vincent, kıskandın mı?
- Natalie Vincent, are you jealous?
Natalie haklıydı.
Natalie was right. This...
Natalie ile mi konuşuyorsun Doktor?
Are you talking with Natalie, doc?
Ayrıca Natalie Green'le evli, o da hamile.
He's also married to Natalie Green, who's pregnant.
Natalie'yi geri getirecek adamım.
I'm the man that's going to bring Natalie back.
Natalie'yi seviyorsun, değil mi?
You love Natalie, right?
Ve Natalie Green'i nerede tuttuğunu söyle.
And tell us where you're keeping Natalie Green.
Hâlâ Natalie Green'i öldürebilirsin.
You... you still can kill Natalie Green.
Natalie'nin yanına götür beni.
You take me to Natalie.
Tom, Natalie Green nerede?
Tom, where's Natalie Green?
Natalie'ye zarar vererek beni cezalandırma.
No, don't punish me by hurting Natalie, OK? She's done nothing.
Natalie nerede o zaman?
Then where's Natalie? Where is she?
Natalie?
Natalie?
The Facts of Life'daki Natalie'nin köpek versiyonu bu resmen. - Evet.
She's basically the dog version of Natalie from The Facts of Life.
Adı Natalie.
Her name is Natalie.
Natalie ve ben, biz, o... o...
Natalie and I, we're, she... she's not...
Natalie bir hayal.
Natalie's a hallucination.
Natalie.
Natalie.
Annie, Natalie, ve ben mantar aramaya gitmiştik.
Annie, Natalie, and I set out to look for mushrooms.
- Natalie, kalıyor musun?
- Natalie, you staying?
Natalie.
It's Natalie.
Natalie be bu.
That's Natalie.
Natalie.
It's her. It's her. It's Natalie.
- Annie, bu Natalie değil.
Annie, this is not Natalie.
Onunla kalıp Natalie'yi gömmesine yardım edebilirim. Siz Irene'i arayın.
I could stay and help her bury Natalie, and you guys can keep looking for Irene.
Natalie'nin yarası o kaplanınkinin aynısı gibi duruyor.
So the wound looks exactly like the one on Natalie.
Bunu kaplana yapan her neyse aynısını Natalie'ye de yaptı.
So whatever did that to the tiger, did that to Natalie.
Bugün Natalie'nin cesedini karla kaplanmış hâlde bağırsakları sallanırken bulduk. Bunu bir yaratığın yaptığını mı söylüyorsun?
Today, we find Natalie's body, covered in fucking snow, with her guts hanging out, and you're telling me some creature done that?
Natalie, ben... Sana olanlardan dolayı üzgün olduğumu söylemek istiyorum.
Natalie, I'm... so sorry for what happened to you.
- Burası Natalie'nin olduğu yer.
- That's where Natalie was.
- Natalie.
- ( Annie ) Natalie.
Bu Natalie.
That's Natalie.
Kalıp Natalie'nin gömülmesine yardım ederim. Siz Irene'i arayın.
I can stay and help her bury Natalie, and you guys can keep looking for Irene.
Natalie'nin bizden ayrıldığı vakti hatırlıyor musun?
You remember when... Natalie left us?
Natalie'ye bir şey yapmış olabileceklerini düşünüyor musun?
Yeah. You think they could have done that to Natalie?
- Sen gelmeden önce, Natalie'ye...
Before you came, she was asking Natalie...
Natalie'ye "Neredeyim ben?" diye soruyordu.
She was asking Natalie, "Where am I?"
İlk nöbet Natalie'nin.
Natalie's gonna watch her first.
Natalie?
_
- Natalie, ne oldu?
Natalie, what... what's up?
- Natalie, nerede?
Natalie, where?
Anne ve Natalie kaplan gördüğünü söyledi.
Anne and Natalie said they saw a tiger.
Natalie "barış ve sevgi" diyen tipteki kızlar gibi davranmaya çalışıyor ama gerçekte herkes gibi o da bu oyunu oynuyor.
Natalie tries to act like she's this peace and love type of girl, but the reality is she's just playing this game like everybody else.
- Ya baraka?
( Natalie ) What about the shed?
- Selam.
You guys seen Natalie?
- Natalie'yi gördünüz mü? - Görmedim ama daha yeni uyandım.
Um, I haven't, but I only just got up.
Natalie gitmiş.
( Neeko ) Natalie's gone.
- Annie çok üzgün. Natalie gitmişti ve bence ikisinin arasında özel bir bağ olabilir.
And Natalie's gone, and I think they might have had a little bit of a special connection, those two.