Nuke translate English
794 parallel translation
- Bu adam bir profesyonel...
- This man's pro-nuke...
Yaratığa atom bombası at, Sam.
Nuke the beast, Sam.
Almanları kurtarmak için de nükleer silah kullanmayız.
We're not gonna nuke the Russians to save the Germans.
- İlk atom bombasını kim atacak?
- Who shall we nuke first?
- Bizi yok ederler.
- They'nuke us.
Füzeler düşündüğümüzden çok daha etkiliydi.
They coordinated with selective nuke strikes, and the missiles were a hell of a lot more accurate than we thought.
Onu havaya uçuracaklar!
They're going to nuke him!
Canavarı havaya uçuracaklar!
They're going to nuke the monster!
Nükleer silahlara karşı, kadın özgürlüğü, balinaları kurtarma...
Anti-nuke, women's lib, save the whales.
Nükleer karşıtı bir yürüyüşe katılacaksın.
You will walk in the anti-nuke demonstration.
Bu yüzden bütün nükleer elmalar yok edilmeli.
That's why all the nuke apples have to go.
Çıkalım ve orbitten nükleer bomba ile bütün merkezi yok edelim derim.
I say we take off and nuke the entire site from orbit.
Havalanalım ve alanı yörüngeden bombalayalım derim.
I say we take off, nuke the site from orbit.
Bir moronun nükleer bombanın başında olduğunu ve bizi uçuracağını bilerek nasıl ciddi olabilirsin ki?
How can anyone be serious when some moron can push a button and nuke us all until our shadows glow?
Nasıl olur da 38. paraleli geçip o pirinç yiyenleri Çin Seddine geri gönderip onları parçalara ayırıp sonsuza dek taş devrine gönderemedik?
How come we didn't cross the 38th parallel... and push those rice-eaters back to the Great Wall of China... and take it apart brick by brick... and nuke them back into the fuckin'stone age forever?
Çirkin, koca bir sümüğe benziyor, değil mi?
Hey, he's a gross lookin'booger, ain't he? I'd nuke that sucker!
Atom Bombası.
Nuke.
Bana artık Atom Bombası deyin.
Call me Nuke.
Tamam, Atom Bombası.
Okay, Nuke.
Bu sezon için Atom Bombası'na söz verdim.
I'm committed to Nuke for the season.
Atom Bombası demek istedin herhalde.
You mean Nuke.
Hayır, Atom Bombası dedim.
No, I said Nuke.
Hadi, Atom Bombası.
Come on, Nuke.
Atom Bombası, tatlım!
Nuke, honey!
Atom Bombası, afedersin.
Nuke, excuse me.
Atom Bombası bu adamlardan biri olabilir, ama senin hiç umurunda değil, Et Yığını.
Nuke could be one of those guys, but you don't give a fuck, Meat.
Bulls, Greensboro Hornets karşısında altı maçlık mağlubiyet serisini sonlandırmak istiyor. Atom Bombası LaLoosh sahnede şimdi.
The Bulls will attempt to end a six-game losing streak... against the Greensboro Hornets with Nuke LaLoosh on the hill.
Yüce İsa adına, Atom Bombası'nın içindeki de ne öyle?
Jesus, what's got into Nuke?
Bakalım, gerçek Atom Bombası LaLoosh kendini gösterecek mi.
Let's see if the real Nuke LaLoosh will show up.
Atom Bombası, Crash'ı dinlemeye başladığında, her şey yoluna girdi.
When Nuke started listening to Crash, everything fell into place.
Fakat Atom Bombası'nın kafası yine de karışıktı.
But Nuke was still confused.
Atom Bombası, sen yanılıyorsun.
Nuke, you got it all wrong.
Sen hangi cüretle Atom Bombası'na benim yatağımdan uzak durmasını söylersin.
How dare you tell Nuke to stay out of my bed.
Hadi.Süper Atom Bombası, onlara elindekini göster!
Come on. Show'em what you got, Super Nuke!
Hadi göster onlara gününü, Süper Atom Bombası!
Show'em there, Super Nuke!
Atom Bombası bu akşam deviremeyecek gibi.
Nuke's overthrowing tonight.
Şey, Atom Bombası korkuyor göz kapakları bugün sorun çıkarıyor ve yaşlı babalığı da burada.
Well, Nuke's scared...'cause his eyelids are jammed and his old man's here.
Atom Bombası kötü atışlar yapmasa da bunlar asla eski atışları gibi değildi... Ve galibiyet serisi 3-2'lik bir mağlubiyetle sona erdi.
Nuke never quite got in the groove, though he didn't pitch bad... and the winning streak came to an end with a 3-2 loss.
Ebby Calvin "Atam Bombası" LaLoosh.
Ebby Calvin'Nuke'LaLoosh.
Bak, Atom Bombası... Bu büyük lig vurucuları ilk zamanlar seni bi pinball makinesi gibi ışıldatmaya çalışırlar, tamam mı?
Look, Nuke... these big-league hitters are going to light you up like a pinball machine... for a while, all right?
Hey, Atom Bombası.
Hey, Nuke.
Şimdi Atom Bombası gitti, onlar da genç bir tutucu getirmek istiyorlar.
Now that Nuke's gone, they wanna bring up some young catcher.
Komik olan ise Atom Bombası için endişenlenmiyordum artık.
Funny thing was I stopped worrying about Nuke.
Atom Bombası'nın Allah vergisi bir yeteneği vardı.
Nuke had a gift.
Tüm binayı havaya uçurmak zorunda mıydın, Hans?
Why'd you have to nuke the whole building, Hans?
Mikrodalgada ne yapabilirsek.
Whatever else we can nuke in the microwave.
Ama burada yediğimiz budur.
We just nuke it.
Eğer çocuk hayır kurumuna 1000 dolar bağış yaparsam Harvard'ı unutup, vakıf üniversitesine gider misin?
If I give $ 1,000 to this nuke-head commie charity organization of yours, will you forget about Harvard and go to the community college?
Sanırım çok gizli sırları olan küçük bayandan teklif var?
Right now, give us four steaks. Nuke'em.
Patlat o zaman onu!
- Then nuke him.
Bunlar taktik nükleer başlık.
Your MIRV is a tactical nuke.