Odda translate English
111 parallel translation
Odda'nın aleyhine yemin etmeye hazır 20, belki daha da çok adamı vardı.
Odda had 20 men or more ready to swear against you.
Odda!
Odda?
Odda!
Odda!
Çok acımasız Genç Odda.
Too harsh, Young Odda.
Odda! Mercia, Londra ve Doğu Anglia'nın dikkatle izlenmesi gerek.
Odda, I require Mercia, Lundene and East Anglia be watched carefully.
Zamanı geldiğinde sevgili dostum Odda divanı bu seçimi yapması için yönlendirmelisin.
And when the time comes, Odda my friend, you must steer the witan to make this choice.
- Bunu zaten biliyoruz.
- ( ODDA ) We know.
- Odda...
- ( AETHELRED ) Odda.
- Bence bu adam da... - Odda. -... yanındaki üstü başı dökük kadın da sahtekâr.
I believe this man and this bag of rags to be impostors.
- Genç Odda bu kadar konuştuğun yeter!
- Young Odda, enough from you!
- Öğüdün kulak ardı edilmeyecek Genç Odda. - Teşekkür ederim Lordum.
Your counsel will not be forgotten, Young Odda.
Genç Odda, Uhtred'e özürlerini ilettin mi?
Young Odda, have you offered your apologies to Uhtred?
- Görünüşe göre Odda görüşlerine değer vermiyor.
Odda appears not to value your council.
- Mildrith! - Odda!
Mildrith!
- Mildrith, Tanrı'ya şükürler olsun!
- Odda? - Mildrith.
- Odda, Wulfhere!
Odda? Wulfhere?
Odda, şansımız yaver gider de düşmanımızı hızlı bir şekilde yenersek diğerlerinin yardımına koşalım. - Evet, Lordum.
Odda, should either of us have luck and defeat our enemy quickly, we will march to the other's aid.
Durun Lordum! - Genç Lord Odda'yla birlikte. - Odda mı?
She's with Lord Odda, the younger.
- Evet, Lordum.
- Odda? - Yes, Lord.
Gidip Lord Odda'yı getir.
Go and fetch Lord Odda.
O zaman genç Odda da altına etmezdi.
But then Young Odda wouldn't have shit himself.
- Odda saygın bir adam ama savaşçı olarak tam bir hilekâr ve baş belası bir koyundan başka bir şey değil.
Odda is a decent man, but, as a warrior, he has all the guile and menace of a sheep.
Lord Ubba. Wessex Lordu Odda'yı tanıştırayım.
Lord Ubba, may I present the Lord Odda of Wessex.
Odda, Alfred'in en güvendiği generalidir.
Odda's Alfred's most trusted general.
Lord Odda bu konuda bize hiçbir şey söylemediniz.
Lord Odda, with respect, you told us nothing. I have told you to ready your men.
Lord Odda biz hazırız ancak ne yapacağız?
Lord Odda, we are ready, but to do what?
Lord Odda yaralı hem de kötü şekilde.
Lord Odda is hurt. Badly.
- Genç Odda parçalara ayrılmasını istiyor.
Young Odda wants him cut into pieces.
- Lordum...
Lord, it is Odda.
Hâl böyle ama daha birkaç gün önce Lord Odda'yla Cynuit'teydim.
I was with at Cynuit with Lord Odda.
Savaş planımızı Lord Odda'yla ikimiz oluşturduk.
It was Lord Odda and I who devised our battle plan.
- Odda tek laf etmeyeceksin.
Odda, you will say nothing.
Önemli olan şey Genç Odda'nın başarıyı elde ettiğini söylemesi.
What matters is that Odda the Younger has claimed the credit.
Babası yaralarından dolayı ölürse Odda Wessex'in en zengin adamlarından biri olacak ve insanlar cesaretini övmek isteyecek.
Should his father die from his wounds, Odda becomes one of the richest men in Wessex. - And men will want to praise his bravery.
Şu an güneş Genç Odda'nın üzerinden doğuyor ve ışıkları kör ediyor.
The sun now shines from Odda the Younger's arse-hole, and it is blinding.
Artık Genç Odda'nın adamı olduğunu duydum.
I hear you're now Young Odda's man now.
- Odda onu öldürebileceğinden korkuyor.
Odda is afraid that you will kill him.
Odda ödüllendiriliyor da biz niye ödüllendirilmiyoruz?
But why should Odda be rewarded and not us?
Beni mi izliyordun Odda veledi?
Have you been watching me, Odda The Boy?
Acaba kızı kendine mi istiyordun Odda?
Perhaps you'd like her for yourself, Odda?
- 33 parça. Vaftiz babası Odda'ya ödediğim ve kızın alacağından emin olacağım miktar.
Which I've paid, to her Godfather Odda, and which I'll make sure she receives.
Teşekkürler Odda.
Thank you, Odda.
Eminim kıza bağırıp çağıracaktır Odda.
Oh, he will bark at her, Odda, I'm sure.
Odda sana 15 gümüş daha borcu var.
Odda owes you 15 pieces more.
Sancak Beyi Odda! Gelin bedelinin yarısını karıma borçlu olduğunuzu dile getirmek isterim.
Ealdorman Odda, if I may speak out, you owe my wife half of her bride price.
Odda muhafızlarınla birlikte yanımda geleceksin.
Odda, with your guards, you shall go with me.
Ancak ihtiyar Odda'yla savaşta yaralanınca, oğlu öldürmemdeki itibarımı sahiplendi.
But with Odda the elder wounded in battle... his son took the credit for my kill.
- Odda seni özlemez mi?
- Will Odda not miss you?
Odda, benim adıma meselenin doğru ve yanlışlarını araştıracaksın.
Odda, you shall investigate the rights and wrongs of the matter on my behalf.
- Odda ne söylüyor peki?
What does Odda say?
Genç Odda.
Young Odda?