Otherwise translate English
15,064 parallel translation
Diğer taraftan, hala zımbalama, enerji dağıtımı, dünyevi maneviyat, putperestlik sanatı and el sanatı mum işi, büyü'de yüksek öğretim, antik mistisizm otlar ve baharatlar, ve tabii ki de seks büyüsü.
Otherwise, we're still teaching the staples energy grounding, earth-based spirituality, pagan arts and crafts candle work, the spellcraft master class, ancient mysticism herbs and spices, and sex magic, of course.
Sen benim kızımsın ve hiç kimse bunun aksini söyleyemez.
You're my girl and there's nobody around to tell me otherwise.
Aksi halde çok geç olacak.
Otherwise it will be too late.
Yoksa seni öldürürüz.
Otherwise, we will kill you.
Yoksa hem senin hem de bunun kafatasına sıkarım.
Otherwise, I put one in your skull and one in his.
İnsanların bunun aksini düşünmediklerinden emin olalım.
Let's make sure that people don't think otherwise.
Onunla olsaydın şimdi ben olmazdım.
You wouldn't have made me otherwise.
lead gitar zayıf, Ama onun haricinde gayet iyiler
The lead guitar is weak, but otherwise they're pretty good.
Sadece dondurucuda olmasını sevmiyorum.
Otherwise, let's just leave it. I just don't like him being in a freezer.
Bunlar haricinde iyi iş çıkardınız.
But otherwise... Well done.
Böyle zamanlarda Tanrı'ya odaklanmalıyız yoksa yolumuzu kaybedebiliriz.
You know in these times we have to stay focused on God, otherwise we can lose our way.
Aksi takdirde, adadan tek yolu. Feribot ve her zaman bir izdiham var.
Otherwise, the only way off the island is the ferry and it's always a mob scene.
Yoksa Samuel ve Magdalena'nın kaçırıldığından haberimiz olmayacaktı.
Otherwise we wouldn't know about Samuel and Magdalena.
Yoksa öldün demektir.
Otherwise, you are dead.
Diğer taraftan Hindistan Kriketi emin ellerde.
Otherwise Indian Cricket is in good hands.
Aksi takdirde o ve çocuk sokaklarda aç ve sefil olacak. O zaman onunla ben evlenirim.
Otherwise she and the child will be starving on the streets and destitute.
Fikrime katılmasaydın bana maddi destek vermezdin.
Otherwise, you wouldn't have fronted me if you didn't agree.
Aksi halde güvende olmayabilir.
He may not be safe otherwise.
Yoksa başka nereye bakarız bilmem.
Otherwise, I'm not sure where else to look.
Varsın ta ki ben aksine söyleyene dek işin içindesin.
You're in... way into this... until I decide otherwise.
Yoksa ne anlamı var ki?
Otherwise, what's the... point?
Ben olsam şimdi giderdim yoksa yemekhane işine kalabilirsin.
I'd go now, otherwise all that's left is the dining hall.
Yemeğimizi birbirimizle paylaşırız. Yoksa insanı yalnızlık basar.
We share our meals together, it can get awfully lonely otherwise.
Onun haricinde Caudwell, Donehower ve diğer bütün büyük ruhani liderler gidebilirler.
Otherwise it's Caudwell and Donehower... and all the other great Ohio spiritual leaders.
Birkaç kilo vermiş gibisin ama onun dışında iyisin.
Maybe lost a pound or two but otherwise you look fine.
Aksi halde, onu çıkartamayız.
Otherwise, we do not get him out.
Aksi halde ilacı almaya ikna olmayacaktın.
Otherwise, you would not have agreed to take the medicine.
Aksi söylenmedikçe aracınızdan çıkmayın.
Remain inside your vehicle until otherwise directed.
Bazı kontrol mekanizmaları olmalı diğer türlü anarşi olurdu.
There need to be some controls in place, otherwise it'd be anarchy.
- Mektuplar öyle demiyor ama.
Well, these letters suggest otherwise.
Hem onlar bir çizgi üzerinde yürümeyi seviyorlar. başka bir deyişle. tek sıra halinde.
Then they're like walking in a line, otherwise known as a row.
Bu iki cümle tersini kanıtlıyor.
So two sentences prove otherwise.
Sebebini açıklamazsan sana asla güvenemem.
You've got to tell me the reason, otherwise I'll never be able to trust you.
Seni acilen Ellcrys'e götürmeliyiz yoksa daha çok kişi ölecek.
We must take you to the Ellcrys immediately, otherwise many more will die.
Aksi takdirde hareketlerini Dagda Mor'a bildirmeye devam edecektir.
Otherwise, it'll keep informing the Dagda Mor of your movements.
Ellcrys'e güvenmeye başlaman gerek aksi takdirde üçünüz Sığınak'a gitmeyi başaramazsınız.
You need to start trusting the Ellcrys, otherwise the three of you will not make it to Safehold.
Aksi takdirde üçünüz Sığınak'a gitmeyi başaramazsınız.
Otherwise the three of you will not make it to Safehold.
Aksi takdirde başaramam.
I won't make it otherwise.
Yoksa buna üçlü denmez.
- Yeah. 'Cause otherwise, it's not really, like, a threesome.
Anna bunun aksini söyler.
Anna will say if otherwise.
Umarım doğru söylemişsindir Wyatt, yoksa burayı başına yıkarlar.
- Well, it'd better be the truth, Wyatt'cause they'll burn you down otherwise.
Aksi halde kızımı göremeyecektim.
Otherwise I would not have seen my daughter.
Maalesef, başka işleri var.
Sadly, she's otherwise engaged.
Yoksa patlayacaktır.
Otherwise it will go off.
Yoksa cinayetten içeri atamazlardı.
Otherwise they wouldn't have been able to charge him with murder.
Onun haricinde kanunlara uyan köylülerden farksızız.
Otherwise, we're just peasants obeying the law.
İkinci neden ise benim düşmanım olan kişi ismini sakladığın adam olmalı yoksa onu korumazdın.
Reason two. The name of the man you're withholding must be my enemy otherwise you wouldn't be protecting him.
Aksi takdirde ikimiz de ölürüz.
Otherwise... we're both dead.
Çıkaramazsam hapse girerim daha iyi.
Otherwise, I might as well be in jail.
Aksi hâlde buluşmamızı kaçırmazdı.
She wouldn't have missed our meeting otherwise.
Ben aksini söyleyene kadar herkes çift vardiya yapacak ve üniformalı herkesi sokaklarda istiyorum.
Double shifts until I say otherwise, and I want everyone in a uniform out on the streets.