Pegasus translate English
749 parallel translation
Ve burada, ilk önce, yayla ve ormanlardaki olağanüstü yaratıklara rastlıyoruz, tek boynuzlu at, yarı keçi orman tanrısı, uçan at pegasus ve ailesi insan başlı atlar, centaurlar yarı insan yarı at olan o garip yaratıklar.
And here, first of all, we meet a group of fabulous creatures of the field and forest, unicorns, fauns, Pegasus, the flying horse, and his entire family, the centaurs, those strange creatures that are half-man and half-horse.
Onun atası Pegasus.
Why, he was sired by Pegasus.
Ben uçan atim Pegasus'u alirim.
I'll take the flying horse, Pegasus.
Pegasus için bile bu fiyatı ödemem!
I wouldn't pay that for Pegasus!
Pegasus.
Pegasus.
Demek istediğim, Pegash, ama ben ona Pegasus diyorum.
I mean he's Pegash, but I call him Pegasus.
Pegasus!
Pegasus!
Pegasus?
Pegasus?
Savaş Yıldızı Pegasus'a inene kadar sessizliği koruyun.
Maintain silence until we land aboard the Battlestar Pegasus.
Pegasus mu?
The Pegasus?
Pegasus mu?
Pegasus?
Bu Pegasus.
It is the Pegasus.
Pegasus'takiler dışında başka insan göremeyeceğimi kabullenmiştim.
I'd quite resigned myself that I would never see another human, other than my own people on the Pegasus,
Pegasus'tan Komutan Cain Galactica'ya iniş izni istiyor.
'Commander Cain requesting permission to board the Galactica.'
Beşinci Filo yok edildiğinde sığdırabildiğim kadarıyla tüm kurtulanları Pegasus'a aldım.
When it was clear that the Fifth Fleet was destroyed, I took every survivor I could aboard the Pegasus.
Pegasus'un tarayıcılarından gelen bilgilere göre saldırının sayısız hayat kaybıyla sonuçlanacağı açık.
The data from the scanners aboard the Pegasus make it clear that an attack would result in the forfeiture of countless lives.
Verilerime göre, Pegasus'un yakıt deposu tamamen dolu.
According to my data, the Pegasus is carrying a maximum fuel load.
Albay, Pegasus'taki yakıtı tüm filo arasında paylaştırın.
Colonel, carry out the task of distributing the Pegasus fuel throughout the fleet.
Albay Tigh, Pegasus'un köprüsüne siz geçin.
Colonel Tigh, you will assume the bridge of the Pegasus.
Galactica mekiğinden Yüzbaşı Apollo Pegasus'a iniş izni istiyor.
'Captain Apollo requesting permission to board the Pegasus.'
Pegasus'u öne sürerek.
Pull out the Pegasus.
Albay, Pegasus'un yönetimini geri alıyorum.
I'm resuming command of the Pegasus.
Ama savaşçılarımı Pegasus'a indirmek istiyorum.
But I'd like to land my fighters on the Pegasus.
Üs gemilerini oyalayacak geminin Pegasus olmasına karar vermiş gibisin.
You seem to have decided it's to be the Pegasus that tackles those base ships.
O üs gemilerini sizden uzaklaştırmak için bu yüzden Pegasus'u seçtim.
That's why I propose to use the Pegasus to divert those base ships away from you.
Pegasus'a döneceğini duydum.
I heard you're returning to the Pegasus.
- Belki seninle Pegasus'a gelebilirim.
- I could ride over in your shuttle.
Cain hayatta kalabileceğini düşünseydi beni Pegasus'a alırdı.
If Cain expected to survive, he'd have taken me aboard the Pegasus.
- Pegasus'a geri dönmeliyim.
- I have to get back to the Pegasus.
Pegasus tam arkamızda yolda.
Pegasus is under way right behind us.
Sadece Galactica ve Pegasus için endişelenin.
Just worry about the Galactica... and the Pegasus.
Pegasus'a haber verin.
Notify the Pegasus.
Gemilerimiz Galactica ve Pegasus'a karşı final saldırısı için kalkışa hazır mı?
Are our ships ready to launch the final assault against the Galactica and Pegasus?
Durun bir dakika Galactica'ya doğru gitmiyoruz, bu Pegasus.
Wait. That's not the Galactica we're heading for, that's the Pegasus.
Bu acil tıbbi bir durum Yüzbaşı ve Pegasus daha yakında.
It's a medical emergency, Captain, and the Pegasus is nearer.
Pegasus'ta ne işin var Yüzbaşı?
What are you doing on the Pegasus?
Galactica'nın iniş pistleri hasarlı. Filomun çoğunluğu burada Pegasus'ta.
The Galactica's landing bays are damaged, so my squadron is here.
Savaşçılar kalkıp Pegasus'un önüne geçtiler.
Fighters taking up a spearhead in front of the Pegasus.
Savaş Yıldızı Pegasus bize saldırmak için durmuyor.
The Battlestar Pegasus is not stopping to engage us.
Pegasus ve savaşçıları, savaşçılarımıza saldırmıyor.
The Pegasus and her warriors did not engage our fighters.
Galactica'nın işini bitirip Büyük Liderimizi kurtardıktan sonra Pegasus için geri döneriz.
We'll finish off the Galactica and then return for the Pegasus after we've saved our Imperious Leader.
Ama Cain, Cylonların arasından Pegasus için bir koridor açmamızı emretti.
Cain's orders were to punch a hole through for the Pegasus.
Pegasus diye bir şey kalmayacak.
There isn't going to be a Pegasus.
Pegasus'a iniyoruz.
( Apollo ) We're boarding the Pegasus.
Umarım gittiğinizde Pegasus hâlâ orada olur.
I just hope the Pegasus is still around when you get there.
Pegasus'u yok edebiliriz.
We can destroy the Pegasus.
Pegasus'a saldırıyı kesip Gamoray'e ilerleyin.
Disengage Pegasus and proceed to Gamoray.
Haydi gidip Pegasus'un durumuna bakalım.
Let's see how bad off the Pegasus is.
Pegasus ne durumda?
The Pegasus?
Takip bilgilerimize göre Pegasus direk Cylon üs gemilerinin arasına gidiyor.
According to our information, the Pegasus is on a direct course towards the Cylon base ships.
- Pegasus mu?
- Pegasus?