Primo translate English
429 parallel translation
Çünkü Maine'de bir tanıdık bazı birinci sınıf kaşındırıcı yapış yapış bitkiler gönderecek.
'Cause I got a guy in Maine who's going to send me some primo itchy, sticky plants.
Primo!
Primo!
Bilmiyorum, ama kuzenim Joseph, o bilir.
Yo no, pero mi primo José, sí.
Bir tek sana karşı bir şeyimiz yok.
You're the only one we got nothing against, Primo.
Primo bize iyi bakıyor.
Primo takes good care of us.
İlk oğluma Primo adını vereceğim.
First time I have a little niño, I'm gonna name him Primo, after you.
Sence, bizim için dua ederler mi?
You think they'd pray for us, Primo?
Sen iyi birisin.
You're a good man, Primo.
Dua ediyorum.
I'm praying, Primo.
- Ve Primo.
Thank you, Mr Simms. - And Primo...
Hadi herkes, gidelim.
( Primo ) Everybody, le's go! Come on!
- Murphy kötü görünüyor.
Primo, Murphy looks bad.
Sadece bekleyebiliriz.
( Primo ) All we can do is wait.
Primo haklı.
Primo's right.
Primo, beni yanında istemediğini söyledi.
Primo just told me you don't want me along.
- Yine günbatımını mı bekleyeceğiz?
- We gonna wait for sundown again? Primo.
Primo ve adamlardan haber var mı?
Any news of Primo and the men?
Jose Antonio Primo de Rivera, Faşist Parti'yi kurdu.
Jose Antonio Primo de Rivera founds the Falange.
Belirli her olgu ya da nesnede, karşitlarin birliği koşuluna bağli olarak pek çok farkli yollarla, bunlara karşilik gelen değişiklikler yaparak...
In any given phenomenon or thing, the unity of opposites is conditional... "Giustizia mosse il mio alto fattore : Fecemi la divina podestate, la somma sapienza e'l primo amore."
Birinci sınıftır.
It's primo.
Gerçekten güzel bi yer, hemen sokağın sonunda.
Really primo, right down the street.
Eğer bilmen gerekiyorsa, çok güzel bir simsarın yanında IBM kullanıyor.
If you must know, he's out working an IBM machine in a primo brokerage house.
İspanya Kralı diktatör General Primo'yla ağız dalaşına girmişti.
The king of Spain is quarreling with dictator General Primo.
Mutlu Yıllar, Bay Primo.
Happy Birthday, Signor Primo.
Primo...?
Primo...?
Bay Primo...
Signor Primo...
Saat 7, Bay Primo.
It's 7 o'clock, Signor Primo.
Bay Primo... durun, kaçmayın.
Signor Primo... wait, don't run.
Bay Primo sizi istiyor.
Signor Primo wants you.
Döndüğümüzde o van yepyeni olsun.
[B.A.] That van better be in primo condition when we go back.
Bu en iyisi, abi.
This is primo, man.
İlk durak.
Primo stuff.
Primo Pitt 25 bin veriyorsa Leon Coll iki katını verir.
If it's worth 25,000 to Primo Pitt, then it's worth twice that much to Leon Coll.
- Primo Pitt'e, 25 bine.
- Primo Pitt for 25 big ones.
Primo Pitt.
Primo Pitt.
Primo Pitt'le en son ne zaman konuştun?
When was the last time you talked to Primo Pitt?
Primo Pitt'le asla konuşmadım.
I've never talked to Primo Pitt.
Dub Slack ve Primo Pitt.
Dub Slack and Primo Pitt.
- Primo başka şans tanımadı.
- Primo didn't give me any choice.
- Primo öldü.
- Primo's dead.
- Evet, ilk olacak!
- Yeah, yeah, it's primo!
Buranın sığır konservesi bir numaradır.
The corned beef here is really primo.
- O benim kuzenim olur.
Él es mi primo.
Mal iyi.
Primo.
Vay canına.
Primo, man.
Şimdi kendime bir havaalanı bulup zemine köpük kaplattıktan sonra inmeliyim.
Primo. Now all I gotta do is find an airport, get them to lay down some foam... and land. That's all.
Burada sizi kuzenimle yalnız bırakıyorum.
Los dejo aquí con mi primo.
- Primo?
- Primo?
- Saat kaç?
Primo. - What time is it?
Sen bizim için dua edecek misin?
Primo. Will you pray for us?
Birinci sınıf.
This is primo.