Pussy translate English
6,724 parallel translation
S.kiş, sokuş.
Killin'all this pussy.
Bir kedi beni çok fazla almak için küçük orospu olmadan Seni yedeklemek için?
You too much of a pussy to take me on without your little bitches to back you up?
Korkak gibi davran.
Take it like a pussy.
- Korkak tavuk.
Pussy.
Yıllardır seks için para ödemiyorum.
Please. I haven't paid for pussy in years.
Bu şehirdeki bütün karıların sahibi sen değilsindir herhâlde?
You don't own every piece of pussy in this town, do you?
- Yine amcık için mi sorun çıkarıyorsun?
You causing'trouble over pussy again?
Nicholas "Şu anda biraz kokain lazım çünkü sikilmeyi bekleyen azgın bir amcığım var."
Nicholas "I need some coke right now cuz I got some " horny pussy that needs to be fucked. "
Şimdi ne yapmak istiyorsun sikik?
Fuck you want to do, fuckin'pussy?
Amcık ya.
Pussy?
Dostum, burada güzel bir amcık var, tamam mı?
Dude, that is some good pussy there man, OK?
Karı kız düşünmeye başlıyoruz Ben!
We start thinking about pussy, Ben! Come on.
Karı kızın merkezindeyiz şu an.
We're at the epicenter of pussy.
Korkak it, hadisene ibne.
Fucking pussy. Huh? You fucking faggot!
- Konuş lan, amcık.
- Talk to me, you fucking pussy.
Bir daha gözüme gözükme amcık.
Don't ever get in my way again, pussy.
- Asıl korkak sensin, kan emici!
You're a pussy, bloodsucker!
- Karı gibi!
- Pussy!
Korkak seni.
You pussy.
Bana göre am yalamak oyunbozancılık olabilir
For me, the deal breaker might be the eating of the pussy.
O amcık ağzını kapat da gidip postalarımı yanıtla.
Shut your pussy mouth and go answer my fuckin'mail.
Hadım edilerek hepiniz toplumun içine yumuşak, zararsız uysal bir şnitzel olarak geri döneceksiniz.
Castration will return all of you back into society as sweet, harmless, submissive pussy schnitzels.
İğrenç amcık ağızlarınız boku alınmamış bir göt deliğine dikilecek. Mahpus arkadaşınızın ishalinden besleneceksiniz.
Your ugly pussy mouths sewn to an unwiped asshole feeding of the diarrhea from your fellow inmate.
- Ödleğe bak.
- What a poor pussy?
Bir çıtır- -
a pussy...
- Brad'in annesinin şeyi gibi kokuyor.
- Smells like Brad's mom's pussy.
Korkak olma ye hadi şunu!
Don't be a pussy. Eat the fucking thing. Eat it.
Korkağı teki o.
He's a pussy.
Dostum, lanet olası bir ödlek olmayı kes.
Dude, stop being such a freakin'pussy, man.
Marcus, tam bir ödlek gibi mızmızlanmayı kes.
Marcus, stop whining like a little pussy.
Sen kime korkak diyorsun orospu?
Who you calling a pussy, bitch?
Amcığa bak hele.
Yeah, whatever, pussy.
Büyük bir amcık törenindeyiz.
We're in a big pussy parade.
Ben amcık töreninde falan değilim, tamam mı?
Hey! I'm not in a pussy parade, all right?
Nereye gidiyorsun, amcık?
Where the fuck you going, pussy?
- İyi atıştı.
- Pussy.
Korkak olma.
Don't be a pussy.
A * cıklık yapma.
Don't be such a pussy.
Bir bebekten kedisini çalmak gibi.
It was like stealing pussy from a baby.
Dalga mı geçiyorsun?
Stop being a pussy. - You happy?
Bırak ödlekliği.
Stop being a pussy.
- Bana ödlek deme, satıcı Christian Bale.
- Don't call me a pussy, Christian Bale.
Ödlek gibi davranıyorsun dedi.
He just said you exhibited pussy-like behavior.
- Korkak ödlek, korkak ödlek. - 750 dolar.
Here, pussy, pussy, pussy, pussy, pussy. - $ 750.
Kız arkadaşının benimle böyle konuşmasına izin mi vereceksin, Blisters?
You're going to let your girlfriend talk to me like that? Blisters, pussy?
.. bana korkak dediğin için seni affedebilirim.
I'll have forgiven you for just calling me a pussy.
Nerede gidiyorsun ödlek?
Where you going pussy?
Merhaba kedicik.
Hello, pussy.
Ona benim vajinamla ilgilendiğini söyle.
I told her you were busy eating my pussy out.
Sana servet, güç ve hiç tadına bakmadığın kadınları sunmaya geldim.
I've come to offer you wealth, power and pussy like you have never known.
Orada nasıl kadınlar var bilmem ama ilgilenmediğimizi söyleyebilirim.
Um... whatever pussy you might be hiding under there, I can tell you we've no interest.