Quint translate English

Mr. Quint müsaade eder misiniz?

Mr. Quint, will you excuse us?

- Hayır, fakat girebilirsiniz Mr. Quint.

- No. But you can go in, Mr. Quint.

Quint, üslubunu beğenmedim.

I don't like the way you say that, Quint.

Sonra bizim zeki Mr.Quint Washington'a isyancı ajanlar yakalandı ve liderleri idam edildi diye bir haber verebilir.

Then our clever Mr. Quint can report to Washington that the rebel spy ring has been smashed and its leader, you, executed.

- Quint.

- Quint.

- Peter Quint, efendimin uşağı.

- Peter Quint, the master's valet.

Quint öldü.

Quint is dead.

Quint burada bizimle kaldı.

Quint was alone with us, in charge.

Quint mi?

Quint?

Quint eve geç gelmişti, hepimiz yataktaydık.

Quint, he came home late, after we were all abed.

Zavallı çocuk resmen tapardı Quint'e.

That poor little boy worshipped Quint.

Quint'i tanımıyorsunuz hanımım.

You didn't know Quint, miss.

Quint bu avantajı değerlendirdi, hepsi bu.

Quint took advantage, that's all.

Quint'le Miles'ın sürekli beraber olduklarını söylemiştin.

You told me Quint and Miles were always together.

Quint'e o görevi efendim vermişti.

The master put Quint in charge here.

Ayrıca, kimse Quint'e karşı duramazdı.

Besides, no one could go against Quint.

Yoksa o da mı Quint'ten korkuyordu?

Or was she afraid of him too?

İnanması güç ama... onun gibi eğitimli bir hanım Quint gibi biriyle... artık herneyse.

'T was hard to believe... her being an educated young lady and Quint being... well, what he was.

Evet, yalnız biraz önce Quint'le Bayan Jessel hakkında ne demek istediniz?

Yes, but what did you mean about Quint and Miss Jessel?

Quint'le Bayan Jessel birbirine aşık mıydılar?

Were Quint and Miss Jessel in love?

Quint ona vurduysa

If he struck her...

Dizleriyle ellerinin üstünde Quint'e doğru emeklerdi.

Crawl to him on her hands and knees, she would.

Fakat günboyu Quint'le Bayan Jessel'ı takip ederlerdi... peşpeşe, elele dolaşır, fısıldaşırlardı.

But they used to follow Quint and Miss Jessel... trailing along behind hand in hand, whispering.

Quint, Miles.

Quint, Miles.

Efendi Miles'ın Quint'le beraber olmasında yanlış olan birşey yoktu ama.

But there was nothing wrong in Master Miles wanting to be with Quint.

Quint ona ata binmeyi öğretmişti, ayrıca yürüyüşe götürürdü.

Quint taught him to ride and took him walking.

Quint ölü bulunduktan sonra abartılı bir mateme girdi.

When Quint was found, she went into blackest mourning.

O, Quint'ten nefret etmesi gereken o.

Her, that should have hated the man.

Quint!

Quint!

Peter Quint!

Peter Quint!

Quint'e söyle kaçan iki kişi tepeye doğru tırmanıyorlar ama birini vurdum galiba.

Get on down and tell Quint that they're moving west across the face and that you think you winged one of them.

Adım Quint.

Name's Quint.

Vaiz Quint.

Preacher Quint.

Ona bir şeyler kakalarım diye düşündüm ama iş çıkmadı.

I might be able to knock off a quint with her, but no action.

Yani turnayı gözünden vurabilirsin. Çünkü adamlar parayla oynuyor.

And you can shoot a quint and, you know, it doesn't break...'cause, what the hell, they can shoot the money out there.

Sağ olun, Bay Quint.

Thank you very much, Mr. Quint.

- Köpekbalığını öldürsün diye Quint'i tutacağım.

- I'm gonna hire Quint to kill the shark.

Bunu teknede yapmayacaksınız, değil mi Bay Quint?

You're not gonna do this aboard the ship are you, Mr. Quint?

Bu Quint olmalı.

That's got to be Quint.

Quint, bırak.

Quint, let it go.

- Quint bu hiçbir şey kanıtlamıyor.

- Quint, that doesn't prove a damn thing.

- Sıra sende Quint.

- Your turn, Quint.

Quint, ne yapıyorsun?

Quint, what are you doing?

Tam tımarhaneliksin Quint.

You're certifiable, Quint. You know that?

Haydi Quint.

Come on, Quint.

Haydi Quint, onu içeri al.

Come on, Quint, bring him in.

Quint?

Quint?

Lothar Quint.

Lothar Quint.

Selam Quint.

Hey, Quint.

- İşler ne alemde, Quint?

- How are you doing, Quint?

Bay Quint ve ben biraz uzaklaşacağız.

Mr. Quint and I go back a-Ways.