English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ R ] / Resin

Resin translate English

217 parallel translation
Reçinenin içinde...
In the resin...
Reçine dolu, bu yüzden büyük bir kamp ateşi yakmamız gerekir.
Their wood is rich in resin. They'd be good for building fires.
Reçineyi hazırlayın.
Hurry up with that resin.
Hayır, yeni tür bir yapay reçine.
An atomic bomb? No, just a new type of industrial resin.
Başlangıçta alay ettiler benimle sakız ek dediler.
They told me to plant resin.
Munch, kezzapla oyulmuş yüzey parçasının görüntüsünde asit kullanırdı ve pişirilen reçine tozu dokuyu sağlardı.
Munch moves to etching and aquatint the use of acid to bite the image and a base of cooked resin powder to give added texture,
Yaraları reçineyle kaplarlar.
They seal them with resin.
Eski kozalaklı ağaçlardaki reçine yumruları kehribar olarak günümüze ulaşır. İçlerinde kalmış olan böcekler bugün 100 milyon yıl önce reçineye düştükleri halleriyle mükemmel olarak kalmışlardır.
Lumps of resin from the ancient coniferous forests survive as amber, and in them are insects, as perfect now as the day when they blundered into the resin 100 million years ago.
Bay Hagopian arızalı bir tekne için biraz fiberglas reçine, fırçalar, araç gereç, iç kısım için motor parçaları yakıt deposu ve borusuna ihtiyacımız var. Hepsi bu listede yazıyor.
Say, Mr. Hagopian... we need some fibreglass for a busted hull... resin, brushes, instruments, engine parts, that's for an inboard, not an outboard... fuel tanks, fuel line.
Reçine şehri.
Resin city.
Reçine üreticilerini örgütlemek, işçileri eğitmek, ağaç kalitesini bozmadan en yüksek reçineyi almak için en doğru yol bu.
It was quite a job to organize resin collecting, to train the workers to get the most resin without impairing the quality of the wood.
- Güçlü bir tutkal.
- lt's epoxy resin.
- Saklanmış bir tür reçineye benziyor.
- Looks like some sort of secreted resin.
Bu bir reçine.
It is a resin.
Bir kere daha, o sakız çantasına gidiyor.
Once again, he goes to the resin bag.
" Dextroamphetamine Resin.
"Dextroamphetamine resin."
Polis bir çanta dolusu, 15er gramlık haşhaş poşetleri bulmuş.
" The police took away a bag containing 15 grams of cannabis resin.
Sizde çantada eroin olduğuna inanıyorsunuz çünkü çantada haşhaş da var.
You all believe heroin was in the bag because cannabis resin was in the bag.
Ellerin reçine ve hasırla sarılı olacak ve cam kırıklarıyla kaplanacak.
Hands wrapped in hemp and resin dipped in broken glass.
İçinde yöresel badem reçinesi ve özü var.
It's a local hash resin-almond paste.
Reçine.
Resin.
Reçine?
Resin?
Sıcaklığın 40 derecenin üzerinde olmasından dolayıydı, ellerim terlemişti hem de ben bize öğretildiği gibi reçine kullanmayı unutmuştum.
It was'cause it was over 100 degrees, and my palms were sweaty... and I'd forgotten to use the resin like we were taught.
Geçen hafta, adamın biri yüzüme reçine torbası attı.
I seem to remember last week, somebody throwing a resin bag in my face.
Herkes pipolarındaki artıkları içmeye başlamıştı.
People were livin'on resin, smokin'the wood in their pipes.
Bitki, çiçek içinde toplanan bir reçine salgılar.
The plant secretes a resin which is collected in the blossom.
Çiçeklenme solduğunda, reçine sertleşerek nadir ve güzel bir mücevhere dönüşür.
By the time the bloom fades, the resin has hardened into a beautiful gem.
Süpürme buraya ulaşmadan, trilithium reçinesinin orada ve güvende olmasını istiyorum.
I want the trilithium resin in there before the sweep gets here.
- Peki ya trilithium reçinesi?
- What about the trilithium resin?
Trilithium reçinesi taşımaya çalışmanın ne demek olduğunu daha iyi bilirsin.
You know better than to move trilithium resin.
Reçinenin teröristlerin eline geçmesine izin vermektense, gemiyi yok etmeyi yeğlerim.
I would rather destroy the ship than give the resin to terrorists.
Trilithium reçinesi, motorlarımız tarafından üretilen oldukça toksik bir atık üründür.
Trilithium resin is a toxic waste - product produced by our engines.
İşte. Bunun, taşıma için reçineyi yeterince istikrarlı tutması gerek.
That should keep the resin stable enough for transport.
% 1,5. Gerisi şerbetçiotu ve üzümle doludur.
The rest is clogged with malted hops and bong resin.
Reçinen var mı?
You got any resin?
Reçine mi?
Resin?
Hiç reçinem yok.
I don't have any resin.
Dalga geçiyor olmalısın adamım.
Must be jokin'me, man. Resin!
Reçinen yoksa alışveriş yapamayız.
- No. Our business is done here unless you got some resin for sale you can part with.
Bana reçine lazım.
I need resin.
Misk ile cilalayın.
Voluptuous resin, from musk.
Dokularının çürümesi ile, hücre zarları biyo-polimer reçine haline dönüşüyor, ve deri tabakasından dışarı atılıyor.
As her tissues decayed, the cell membranes broke down into a bio-polymer resin, which was then excreted by her epidermal layer.
Bu reçine, uyuşturucu işlevi de görür.
This particular resin acts like curare.
- Hayır, bir yün kumaş, sürtünme ile elektriklenir. Bu gözle görülen somut bir olaydır.
Because with electricity when you rub wool and resin together, you invariably produce a recognizable phenomenon.
Şey, normalde yapıştırıcı yaptığında... ilk olarak reçineyi ısıtman gerekir... ve soğuduktan sonra da onu epoksitle karıştırırsın.
Well, ordinarily when you make glue... first you need to thermoset your resin... and then after it cools you mix in a, um, epoxide.
Bir saat içinde Solosos III'ün atmosferine trilityum reçinesi saçacak olan iki kuantum torpilini patlatacağım.
"In exactly one hour I will detonate two quantum torpedoes " that will scatter trilithium resin into the atmosphere
Trilityum reçinesi biyosferden dağılıyor.
The trilithium resin is dissipating throughout the biosphere.
Ultrityum reçinesinden yapıldı, yani Cardassian sensörlerinin farkına varacağını sanmam.
It's composed of ultritium resin, so it's doubtful that the Cardassian sensors will pick it up.
- Tüm bot izlerini tespit ettirt ve kalıplarını çıkarttır.
Make resin casts of the boot prints.
- İzin verin de sizi sıcak reçineyle tamir edeyim.
- Let me patch you up with hot resin.
Ne tür bir robot bedava bir yakıcı, sıcak reçine uygulamasını reddeder ki?
What sort of robot turns down a free blast of searing-hot resin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]