Rural translate English
535 parallel translation
yeni işçi yerleşim bölgeleri kuruluyor
and rural settlements.
New York'a sadece 55 kilometre uzakta gerçek bir taşra.
It's only 35 miles from New York, and it's real rural country.
Biarritz'de bakar oynadım ve başkanlarla dart.
I've played baccarat at Biarritz and darts with the rural dean.
Demek Johnnie basit kır hatayı yaşamaya başladı.
So Johnnie's settled down to the simple rural life.
Adı Moritou ve köy kökenli.
His name is Moritou and is of rural origin.
Kırsal bölgelerde yaşayan kadın eşlerin durumu hakkındaki görüşünüz...
Your opinion about the condition of the rural wife...
- Bohem alanlarında avlanıyor...
- Some kind of rural Bohemian.
" Yoksul, aşağı tabakadan, Madison Avenue'nun dış mahallerinden gelen biri
" Can a poor, lowly, advertising man from rural Madison Avenue
Çok kırsaldır.
Very rural.
Çok kırsal.
Very rural.
Görkemli, ama kırsal.
Stately, but rural.
Kırsal Yönetim'de.
In the rural government.
Rus İmparator'unun kırsal konseyi vardır.
In the Russian empire, there're rural councils.
Dini uyanışın doğası taşradır.
The nature of revivalism is rural.
Kırsal Bölge meclisinin onun arazisini toplu konut alanı olarak belirlediğinden beri.
Ever since the rural district council designated his land for acquisition as a housing estate.
Kırsal kesimlere medeniyeti getirmek zorundayız!
We have to bring civilization to the rural areas.
Bir köy partisi!
A rural party!
Alma kır yerinin yalnızlığına alışır ve hastasına büyük özen gösterir.
Sister Alma enjoys her rural seclusion and takes utmost care of her patient,
Bir taşra manastırının çöllerinden gelmiş bir bakire.
A maiden from the rural desert of a convent.
Tarım işçileri, şehirdeki işçilerden, kadınlar erkeklerden daha az kazanıyor.
Rural workers earn less than city workers, women earn less than men.
Ulusal Cephe, ordu endüstriyel burjuvazinin bazı sektörleri kilise, iç bölgelerdeki orta sınıflar tarım işçileri ve genç proletaryanın tümü tarafından oluşuyordu.
The National Front was constituted by the army, some sectors of the industrial bourgeoisie, the church, the middle classes from inner regions, rural workers, and the whole of the young proletariat.
Kırsal kesim, zaferlerini sokaklarda kutladı.
Rural society sang their victory on the streets.
Ani olarak başlayan bu cinayetler, hiçbir sebebe dayanmaksızın, köylerde, şehirlerde, kırsal kesimlerde ve yerleşim alanlarının dış kesimlerinde işlenmekte ve büyük bir alanı kapsamaktadır.
The murders are taking place in villages, cities, Rural homes and suburbs with no apparent pattern or reason for the slayings. It seems to be a sudden, general explosion of mass homicide.
Abashiride Hokkaidonun varoslarindaki Yobitonun kirsalinda bir elma ciftcisinin dorduncu cocugu olarak haziran 1949da dogdu.
He was born in June 1949, the fourth son of an apple farmer in the rural district of Yobito in the outskirts of the Hokkaido city of Abashiri.
- Kırsal kesimdekilerle temasını yenileyecek.
- He'll renew his contact with the rural masses.
Ben delinin köy sisteminin bir parçası olduğuna yürekten inanıyorum. Bu nedenle modern kırsal toplumda hayati bir rolü var bence.
Well I feel very keenly that the idiot is a part of the old village system, and as such has a vital role to play in a modern rural society, because you see
Şehirden uzak, müstakil bir ev arıyor. Şehir gürültüsünden uzaklaşmak istiyor.
He's rich and they're looking for a nice property that's quiet and rural.
Bunun için her kesimden işçilerin şehirlilerin ve taşralıların, inananların ya da inanmayanların tekelci kapitalizmin boğucu kontrolü altında kim varsa hepsinin gücünü birleştirecek bir hükümete ihtiyacımız var.
For this, we need a government of the people that combines the forces of blue-collar and white-collar workers, both rural and urban, believers and nonbelievers, all those who labor under the stifling control of monopolistic capitalism.
Kır hayatının tadını çıkartmaya vaktim kaldığını pek söyleyemem.
So I haven't really had a hell of a lot of time for rural ecstasy.
Ayrı bir sahil şeridi, çok ıssız. Geniş plajlar, tuz düzlükleri...
Isolated coastline, very rural, wide beaches, salt marshes.
Şu an etrafımdakileri bırakmaya hiç mi hiç niyetim yok.
Right now I have no intention of leaving these rural surroundings.
Bağlı olduğu yörenin savaş efendisi olan öylesine muhteşem bir adam için, gerçek bir utanç kaynağıdır.
It is truly a shame that such a great man had to be the disciple of such a lowly rural warlord.
Böyle kırsal kesimlerde özel uçak çok olur, pompaları kapatıp gitmiş olmalılar.
This is a rural area, complete with corn. They must have drained everything and took off.
Sadece Philadelphia'yı ziyarete gittiler.
THEN WE HAVE TO CONVINCE LOCAL AUTHORITIES THAT THE THOUSANDS MISSING FROM RURAL COMMUNITIES
Fraunhofer'in keşifleri, Bavyera'yı durağan bir taşra beyliğinden bir teknoloji merkezine çevirdi.
Fraunhofer's discoveries transformed Bavaria from a rural backwater to a technological powerhouse.
Burada sahip olduğun adamlar... çiftçiler... ne demek istediğimi anlatabiliyormuyum?
What you got here, mainly, are rural people, you know what I mean?
gerek yok ama kaza geliyorum demez.
It's rural... but we're still prone to accidents.
Bu, kırsal bir yerdir.
This is a rural place.
Hampshire'da kırsal alanda, Copper Beeches,..
Oh, Hampshire, charming rural place,
Burası Şangay, değil kırsal kasaba.
This is Shanghai, not a rural small town.
Rural Rout 3, Chester, Missouri. Neresi oluyor?
Rural Route 3, Chester, Missouri.
Ziraat mühendisi.
The rural engineering expert.
konunun uzmanını buldum.
I was able to get us a rural expert.
İşte ziraat mühendisi.
And here is the rural expert.
Kırsal heyecanla dolu bir yaşam!
For a life of rural excitement!
Kırsal tiplerin bir araştırması.
Survey of rural types.
Mu Dan Jiang ve deneylerin yapıldığı, An Da Rural üssüydü.
Mu Dan Jiang, and An Da Rural Experimental Station.
"An Da Rural Deney Alanı"
An Da Rural Experimental Station
... sizi Chiba'dan buraya getirenin, ben olduğumu unutmazsınız. Takamura, An Da Rural deneme alanında, seramik kovanların son test aşaması için gereken hazırlıkları yapıyor.
Takamura at An Da Rural Station is preparing for the final pottery shell tests.
Kırsal bölgede prefabrik evler kuran bir şirkette çalışıyor.
His factory prefabricates houses for rural areas.
Beğenmiyorum! Şehirdeki gençler bana göre değil.
All rural people are idiots.