Salim translate English
3,350 parallel translation
Babamın sağ salim dönebilmesi için Thor'a kurban kesmek istiyorum.
I want to make a sacrifice to Thor, for my father's safe return.
Krallığımdan gitmek ve kardeşimi sağ salim geri vermek karşılığında ne istiyorsun?
What do you want for the safe return of my brother and for leaving my kingdom?
Sen bana çocuklarımı sağ salim getirmeye söz verebilir misin?
Can you guarantee me you'd bring back my children alive and unharmed?
- Üzülme tatlım. - Küçük kızımız sağ salim yanımıza dönene kadar vazgeçmeyeceğim.
Don't worry, honey, I'm not going to stop until our little girl is back safe with us.
Eğer arkadaşının Ruhlar Dünyası'ndan sağ salim çıkmasını istiyorsan... -... hemen diğer portalı da aç.
- If you want your friend to make it out of the spirit world, you'll open the other portal now.
Sağ salim eve vardınız umarım.
I just hope you get home safely.
Celile'ye sağ salim git.
Have a safe journey back to Galilee.
"Eve sağ salim dönecek mi?"
Will she return home safely?
Carol Solomon, sağ salim evde.
Carol Solomon, home safe.
Onu sağ salim alacağız.
We'll get him safe and sound.
Bizi Lona'da sağ salim görecekler.
They will see us safely to Iona.
Seni eve sağ salim götüreceğiz.
We will make sure you get home.
Hey, beni sağ salim teslim etmen gerekiyor...
- You don't need to do that. - You gonna have to turn me in unharmed,
Sorunla karşılaşmadan çıkarsam Lilly'yi sağ salim serbest bırakırım.
If I pass through without any trouble, I will let Lilly go, unharmed.
Buradan sağ salim çıkıp, gideceğimiz yere varırsak, seni bırakacağım.
If we get out of here alive and we make it to our destination, I will let you go.
Ama olur böyle şeyler ya, herkes sağ salim.
Yeah, but these things happen. And you know, everyone is safe and sound.
Hepsi tamam mı? - Bay Salim, nasılsınız?
Mr. Salim, how are you?
Salim.Buraya gelemez.
Salim. He can't come here.
- Salim, ayrılmadan önce buluşalım.
Salim, meet me before leaving.
Konuş, Salim, konuş.
Speak, Salim, speak.
Salim.Beyfendiye gazeteleri verdin mi?
Salim. Did you give sir the papers?
Yani, Salim bunu benden istedi...
So, Salim asked me to...
Salim, Baituz'un yakınlarında olacağız
Salim, I'll be in Baituz soon.
Bunu yapan, Salim Pathan.
You get that, Salim Pathan.
Salim!
Salim.
Salim'e sor o zaman.
Then ask Salim..
Salim'in telefonu kapalı.
Salim's phone is switched off.
Çünkü yeğenim bildiğim kadarıyla..... Salim'e mesaj attı ve onu burada aradı.
Because as far as I know my nephew.. .. he must have messaged Salim and called him here.
- Ben... - Salim'i ara.
- Call up Salim.
Şimdi seç Salim.
Choose now, Salim.
O olaydan sonra, insanların o dağdan sağ salim inmeleri için'Survive Your Life'vakfını kurmaya karar verdim.
After that experience, I decided to form Survive Your Life Enterprises and just help people get down off that mountain alive.
Bu işi sağ salim atlatmak için gereken asillik konusunda yardımcı olacaklar ve başarısız olursak, destek için orada olacaklar.
They will confer on us the royal position we shall need to see this through and if we fail, they will be there for refuge and support.
Umarım her şey yoluna girer, sağ salim eve gidersin.
- Here Hope it works out and that you get home safely.
- Yeşil Fener Sinestro sağ salim gemiye bindi.
- Green Lantern Sinestro, safely aboard.
Bu işi sağ salim yaparsak eline hatırı sayılır miktarda para geçecek.
If we finish this job safely, you'll be able to get a hold of quite a big sum of money.
Kuryenin Spreg'in yanına sağ salim ulaşmasını sağlıyordur belki.
He makes sure the mule gets outside to Spreg.
Sağ salim döneceksen bundan daha fazla adama ihtiyacın olacak.
You'll need more men than that if you're to come back alive.
Charlie, Hannah ve Zach'in sağ salim yanımıza döneceğine inanmak zorundayız.
We have got to believe that Charlie, Hannah, and Zach are going to come back okay.
Onu sayesinde hepimiz bu akşam sağ salim eve gideceğiz.
She's gonna ensure that we all make it home safe tonight.
- İyi geceler. Sağ salim evinize gidin.
Good night, get home safe.
Dün gece, ülkenin dört bir yanından insanlar Misty'nin sağ salim dönmesi için mum ışığında, dualar ederek gece nöbet tuttu.
Communities across the county held candlelight vigils praying for Misty's safe return.
Müdür'ün kızını bulduk ve sağ salim kurtuldu.
We found the warden's daughter, and she is safe as a result.
Cezan bittiğinde de buradan sağ salim çıkmış olursun.
Make sure you walk out of here when your time ends.
Onun gerçekten sağ salim çıktığını gördüğünü bilmem gerekiyor.
I need to know that you actually watched her walk out the door.
Sağ salim Leoville'e bırakmadan önce... -... çözümlemem gereken birkaç iş var.
I'm just gonna sort a few things out before I drop the man off safe and sound at Leoville.
Sana yardım edersem beni kocama sağ salim gönderecek misin?
If i help you, are you gonna return me safely to my husband?
Güvenlik ekibimiz onu oradan çıkarıp uyku merkezine sağ salim getirmiş ama arkadaşına biraz sert davranmışlar.
Our-Our security team managed to get him out of there and back to the sleep center safely, but, uh, his friend, uh, got a little roughed up.
- Arkadaşlar! Şu an önemli olan tek şey onu sağ salim geri getirmek.
Guys... all that matters now is getting her back safely.
Salim.
Salim.
- Salim..
- Salim..
Salim yakma.
Salim.