Sana bir soru sorabilir miyim translate English
774 parallel translation
- Sana bir soru sorabilir miyim?
- Mind if I ask you a question?
- Sana bir soru sorabilir miyim? - Evet, nedir?
- Blanche, can I ask you a question?
- Sana bir soru sorabilir miyim?
- Could I ask you one question?
- Sana bir soru sorabilir miyim?
- May I ask a question?
- Sana bir soru sorabilir miyim?
- Can I ask you something?
Stuart üzgünüm ama sana bir soru sorabilir miyim?
Stuart... sorry, but... could I ask you a question?
Sana bir soru sorabilir miyim?
But would he want a question bean _ oorden?
Sana bir soru sorabilir miyim?
Can I ask you a question?
- Sana bir soru sorabilir miyim?
- Can I ask you a question?
Sana bir soru sorabilir miyim, Esteban?
Can I ask you a question, Esteban?
Dinle, sana bir soru sorabilir miyim?
You think we could just do it on the phone?
Sana bir soru sorabilir miyim?
- Okay. - Uh, can I ask you a question?
İzninle sana bir soru sorabilir miyim?
Excuse me, but, uh, could I ask you a question?
- Sana bir soru sorabilir miyim?
- Do you mind if I ask you a question?
Peki, sana bir soru sorabilir miyim?
Now, can I ask you a question?
Sana bir soru sorabilir miyim?
- Shitty job. - Can I ask you a question?
- Çavuş, sana bir soru sorabilir miyim? - Tabii, efendim.
- Sergeant, mind if I ask you a question?
- Sana bir soru sorabilir miyim?
- May I ask you a question?
Sana bir soru sorabilir miyim acaba?
I wonder if you'd mind if I asked you a question.
- Sam, sana bir soru sorabilir miyim?
- Can I ask you a question?
Peki Hal, sana bir soru sorabilir miyim?
Now, Hal, do you mind if I ask you a question?
- Rose, sana bir soru sorabilir miyim?
- Oh, Rose, can I ask you a question?
- Carl, sana bir soru sorabilir miyim?
- Carl? - What? Can I ask you a question?
Sana bir soru sorabilir miyim?
Do you mind if I ask you a question?
Sana bir soru sorabilir miyim?
CAN I ASK YOU A QUESTION?
Ve aralarından en büyük olan çocuk onun yanına giderek "Sana bir soru sorabilir miyim?" dedi.
That is what he said. And then the oldest among them came up to him and said : "May I ask you a question?"
Sana bir soru sorabilir miyim?
Can I Ask You A Question?
- Sana bir soru sorabilir miyim?
You sitting here eating with me, dying.
- Sana aptalca bir soru sorabilir miyim?
- Can I ask you a foolish question?
- Sana özel bir soru sorabilir miyim?
- Can I ask you a personal question?
- Sana özel bir soru sorabilir miyim?
- Mark, I want to ask you something rather personal.
Sana bu evlilik hakkında bir soru sorabilir miyim?
Will I have anything to say about this marriage?
Sana bir soru daha sorabilir miyim?
Can I ask you another question?
Sana aptalca bir soru sorabilir miyim?
Can I ask you a silly question?
Bu arada sakıncası yoksa sana şahsi bir soru sorabilir miyim?
By the way do you mind if I ask you a personal question?
- Sana özel bir soru sorabilir miyim? - Hayır.
- May I ask you a personal question?
Harry, sana kişisel bir soru sorabilir miyim?
You know, Harry, if I ask you a personal question, would you mind?
Sana özel bir soru sorabilir miyim?
Can I ask you something, just a little personal thing?
Sana basit bir soru sorabilir miyim?
Can I ask a simple question?
Sana özel bir soru sorabilir miyim?
Can I ask you something personal?
Sana şimdi bir soru sorabilir miyim?
Can I ask you one question now?
Sana kişisel bir soru sorabilir miyim?
May I ask you a personal question?
Joe, sana çok özel bir soru sorabilir miyim?
Joe, could I ask you something very personal?
Sana kişisel bir soru sorabilir miyim?
Can I ask you a personal question?
Sana tuhaf bir soru sorabilir miyim?
Can I ask you a strange question?
- Sana kişisel bir soru sorabilir miyim?
- Can I ask you a personal question?
Sana acayip bir soru sorabilir miyim diye düşünüyordum.
I was wondering if I can ask you something kind of strange?
Andie, Sana bir soru sorabilir miyim?
doughnuts!
Baba sana hemen bir soru sorabilir miyim?
Dad, can I ask you something real quick?
- Stan sana bir soru sorabilir miyim?
Stan, can I ask you something?
Sakıncası yoksa sana özel bir soru sorabilir miyim?
Do you mind if I ask you a personal question?