Seymour translate English
926 parallel translation
Little Arnie, Seymour's Darling ve Best Seller arkalarında.
Little Arnie is next. Seymour's Darling and best seller.
Little Arnie bir boy üç çeyrek ile üçüncü... ardında Seymour's Darling.
Little Arnie is third by a length and a quarter... And Seymour's Darling.
Seymour's Darling üçüncü...
Seymour's Darling is third...
Seymour's Darling ve Best Seller da takipte.
Seymour's Darling and best seller.
Ardında Seymour's Darling.
And Seymour's Darling.
Seymour's Darling üçüncü, ardında Early Streak.
Seymour's Darling is third and early streak.
Little Arnie ve Seymour's Darling çekişiyor.
It is Little Arnie and Seymour's Darling.
Seymour's Darling yarım boyla üçüncü... ve White Fire dördüncü bitiriyor.
Seymour's Darling is third by a half... And white fire finishes fourth.
Artık antika dükkanını tartışmanın iyi olacağını sanmam, Seymour.
I don't think we'd better discuss the antique shop anymore, Seymour.
Salt ne için biçildiğini düşünüyorsun, Seymour.
Just what you think you are cut out for, Seymour.
Senin baban çok anlayışlı bir adamdı, Seymour.
Your father was a very sensible man, Seymour.
Oh, yanılıyorsun, Seymour.
Oh, you're wrong, Seymour.
Genel olarak ben oldukça iyi tabiatlı biriyim, Seymour, fakat seninle zaman geçirmeyi ve öyle kalmayı olanaksız buluyorum.
Ordinarily I'm a fairly good-natured person, Seymour, but I find it impossible to spend any time with you and remain that way.
Oh, Seymour...
Oh, Seymour...
Hiç kimsenin sana dayanabilecek yeterli sabrı yoktur, Seymour.
No one could have enough patience to put up with you, Seymour.
Seymour.
Seymour.
Benim sağlığımdan endişelenme, Seymour.
Don't worry about my health, Seymour.
Benim sağlığımdan endişelenerek zamanını harcama, Seymour.
Don't waste your time worrying about my health, Seymour.
Yerinde olsam, Seymour, bekleyerek zamanımı harcamazdım.
But I wouldn't waste my time if I were you, Seymour, waiting for it.
Seymour, Hangi nedenle günün bu geç vaktinde beni buralara kadar sürükleyip getirdin?
Seymour, why on earth did you drag me down here in the middle of the afternoon?
Şu ana değin seninle uzun süre birlikte olduk, Seymour.
I've been going with you for so long now, Seymour.
Kuşkum yok, Seymour.
I don't doubt it, Seymour.
Artık Seymour Johnston değil, Antonio Bertani idim.
I was no longer Seymour Johnston, but Antonio Bertani.
Bana niçin o şekilde bakıyorsun, Seymour?
What are you looking at me like that for, Seymour?
Bu benim evim, Seymour.
This is my house, Seymour.
Oh, Seymour, mümkün değil.
Oh, Seymour, it isn't possible.
Şimdi o şeyi yerine koy, Seymour, kendini incitebilirsin.
Now put that thing down, Seymour, you might hurt yourself.
Zavallı Seymour.
Poor Seymour.
Seymour.
Sizemore.
Kapa çeneni Seymour.
Silent ah? atr?
Özür dilerim Bayan Shiva. Bu Seymour var ya...
- Sorry, this Seymour...
Harika, Seymour'u hemen gönderiyorum.
All right. Seymour command immediately.
Seymour Krelboined!
Seymour Krelboin
Beni dinle Seymour.
Listen Seymour.
Bir bilseniz, o Seymour var ya...
Duty? To see what is?
İşte karanfilleriniz.
by Seymour. Here?
- Seymour sen misin?
- Seymour, are you?
- Bu nasıl bir bitki Seymour?
- S? . - What?
Eğer Seymour onu canlandırabilirse insanlar buraya akın eder.
nica. ? You do not realize that if it heals...
Neden üzgünsün Seymour?
There is? S sad, Seymour.
Oğlum benim.
Seymour.
Doğru, mükemmel Seymour. - On arı.
Exactly, my good Seymour.
Gerçekten çok çılgın bir bitki. Evet. Onu, Seymour yetiştirdi.
That plant is amazing.
- Hoşça kal Seymour.
Adi? S. - Adi s, Seymour?
Seymour Krelboined. Buraya gel oğlum.
Seymour, come here?
Seymour Krelboined, huzur içinde yatıyor. Hem de Arapça.
Seymour Krelboin Rest in peace, in?
Seksen beş. Beni dinle Seymour.
In half an hour we have made seventy-dollar.
İyi geceler Seymour.
- Goodnight, Seymour.
O mu?
, Seymour invent?
Söyleyeceğin bir şey yok mu Seymour?
It has been unintentionally. ?
- Hayır, tuvaleti arıyordum.
- Seymour, you have a toothache?