English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ S ] / Shelley

Shelley translate English

1,220 parallel translation
Harika işti, Shelley.
A beauty is that, Shelley.
Shelley?
Shelley?
Aslında her şey çok basit, Shelley.
It's simple, really, Shelley.
Shelley Fisher zamanından çok önce vefat etti.
Shelley Fisher was taken long before her time.
Shelley'nin arkadaşları mısınız?
Are you friends of Shelley?
Shelley öldüğü gece onunla beraberdi.
Shelley was with him the night she died.
Size Shelley'i bir seneden fazladır görmediğimizi söyledik.
We told you we haven't seen Shelley in over a year.
- O ve Shelley arkadaşlar mıydı? - Hayır.
- He and Shelley were friends?
Ama neden Shelley?
But why Shelley?
Sen her zaman popüler olandın, ve Shelley'de zeki olan Lily eğlenceli olan ve Paige'de seksi olan, ben ise büyük, şişko olan.
You're the popular one, and shelley was the brainy one LiIy was the fun one and Paige was the sexy one, and I was the big, fat one.
Shelley'ye karşı tamamen farklı bir yönetmendi. - Kayda girsin de ne demek?
He was a completely different director with Shelley.
Shelley Danvers'ın cesedi.
Body of Shelley Danvers.
Shelley Danvers.
Shelley Danvers.
Umarım bu oteldeki Shelley Danvers'tır.
I hope that's Shelley Danvers, the woman from the hotel spa.
Ve doğrulayabilirsiniz değil mi Shelley'in sahunayı kullanmak için otele gittiğini?
And you can verify that when Shelley went to the spa last night she was gonna use the dry sauna?
Shelley saunanın kanından alkolü atacağını söylüyordu
Shelley said the sauna would detox her You know clean her out
Shelley ve ben onun için geçen gece kavga ettik.
- Mine. Shelley and I got in a fight over it.
Shelley'in saunayı kullandığına dair kanıtınız olduğunu söylemiştiniz.
You said you have proof that Shelley used the dry sauna.
Shelley Danvers'ın saunayı kullandığına dair herhangi bir kaydımızın olmadığını söylemiştim.
I told you we have no record Shelley Danvers specifically used the dry sauna.
Dolayısıyla, Shelley saat 8'den sonra buradaydı.
So, Shelley was in here from eight until...
Otelin fuayesindeki çocuğun söylediğine göre Tina ve Shelley Shelley'in öldüğü gece Jeremy adında bir oğlan için kavga ediyorlarmış
Well, my guy in the hotel lounge tells me that Tina and Shelley were having a cat fight over some dude named Jeremy the day she died.
Durun, Shelley sauna da ölmedi mi?
Wait, are you saying Shelley didn't die in the sauna?
Sizin ve Shelley'nin imzaladığı seyahat şirketi sözleşmesi.
The travel agency contract you and Shelley signed.
Shelley Danvers'ın kabuklulara karşı alerjisi vardır.
Under allergic reaction to foods for Shelley Danvers, shellfish.
Shelley randevuyu ayarladı.
Shelley made that date.
Shelley'nin Frankenştayn'ı.
Shelley's Frankenstein.
Shelley bana bunun hakkında bir şey...
Shelley told me something about...
Ve Shelley Cobb aradı.
And Shelley Cobb called.
Shelley.
Shelley.
Shelley, hayır.
Shelley, no.
Of, hayır, Shelley.
Oh, no, Shelley.
Hayır, Shelley, tabi ki değil!
No, Shelley, of course not!
Shelley, bak...
Shelley, you don't...
Shelley!
Shelley!
Shelley burada değil.
Shelley's not here.
Shelley'le aranızdaki küçük diz oyunundan bahsediyorum.
I'm talking about the little knee game with Shelley.
Kate Jackson ile Shelley Hack'i kolayca bulabiliyorsun.
You can find the Kate Jacksons and Shelley Hacks pretty easily.
Los Angeles'ta arkadaşım Shelley'i ziyaret ediyordum.
I WAS, UH, I WAS IN L.A. VISITING MY FRIEND SHELLY.
Öndeki Howard Devoto... arkada Pete Shelley..... bu konseri organize edenler.
For instance, Howard Devoto, at the front, Pete Shelley, at the back.
Bak, Shelly ve Byron'ın arkadaşı Trelawny'nın çizdiği yolu görüyormusun
See, those small crosses were drawn by Trelawny, a friend of Shelley and Byron's, the English poets.
Shelley.
Shelley?
Shelley. Biz onu seyrediyorduk. Hemen kanalı çevir.
Shelly, we're watching that, go back!
Hayır Shelley. Biz HBC'yi seyretmek istiyoruz.
No, shelly, we have to watch hbc.
Ama Shelley, bu Russell Crowe Şov.
But shelly, it's the russell crowe show!
Shelley lütfen. Lütfen seyredelim.
Shelly, please let us watch!
Shelley'nin istediği tamponları ona vermedim.
I never gave shelly her tampons!
- Shelley'i gözetime aldık.
- We have Shelley for observation.
Shelley, Chloe'nin Miranda'yı korkuttuğunu söyledi onu ayırdım.
Shelley says Chloe's been threatening Miranda so I put her in isolation for the day.
Lucy, ben sadece makalenden ne kadar zevk aldığımı söylemek istedim... Shelley'nin "Aşk ölümdür" benzetmesi gibi.
Lucy, I just wanted to say how much I enjoyed your essay... on Shelley's "Love As Death" metaphor.
Avukatımın adı Shelley Bird.
My lawyer's name is Shelly Byrd.
Shelley, sana daha önce seni ne kadar ateşli bulduğumu söylemiş miydim?
Shelly, did i ever tell you how hot i think you are?
shelly 347

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]