English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ S ] / Sinyal

Sinyal translate English

6,899 parallel translation
- Sinyal kesici aletler mesela.
Jamming devices.
Sinyal verdiğimde, çocuklarla birlikte olabildiğince hızlı koşup kamyonetin arkasına geçmenizi istiyorum.
When I give the signal... I want you and the kids to run as fast as you can out that door... Don't stop until you're in the back of the truck.
- Sinyal alabiliyor musun?
- You get a signal? - Hello?
Hayır, helikopterler biz sinyal vermeden içeri girmeyecek.
No, the helos won't move in until we give the okay.
Bu sinyal dünyanın herhangi bir yerinden gelmiş olabilir.
That signal could have come from anywhere in the world.
Sinyal yok, Wi-Fi yok.
No bars, no Wi-Fi in the bush.
Sinyal alabilmek için yükseğe çıkmamız lazım.
- We got to get to high ground, so we can get a cell signal.
Telefonun sinyal çekiyor mu?
- You got a signal on that phone, yet?
Bölgeden yüksek bir sinyal alıyoruz.
We're getting a strong signal in the area.
Evrensel takip çökmeden önce EPIC, Kanada'da potansiyeli olan bir sinyal almıştı.
Before global tracking went down, EPIC did pick up a signal in Canada that showed some potential.
Kaslarına sinyal göndererek kasılmalarını sağlıyor.
It's sending signals to these muscles, and it's telling them to contract.
Sinyal olmadan kasılma da olmaz. Gelişme göstermeni de sağlayabilir.
No signal means no spasms and can also mean improvement.
Zoey'nin kuliandigi tabletten gelen bir sinyal.
It's a signal from the tablet that Zoey used.
Denedim. Sinyal yok.
Mm, tried, no signal.
Sinyal nerede kaldı?
The signal, where is it?
Tamam, Scott'un telefonundan gelen son sinyal mi?
OK, the last signal from Scott's phone?
- Sinyal yok.
No signal.
Birkaç gün kuleye sinyal göndermiş o kadar.
Just the pinging to the tower for the next few days.
Öylece sinyal gönderemeyiz.
We can't just send a signal.
Sinyal kendi kulelerinin birinden gelirse bulamaz.
Not if the signal comes from one of its own towers.
Tamam, bir sinyal aldım. İşe yaradı.
Okay, I got a signal.
Görünüşe göre sinyal yayan bir çeşit alet var.
It appears to be some kind of device sending out a signal.
Sinyal kayboldu.
The signal is gone.
Peki bu telefon nerede, telefon şirketi sinyal almış mı?
So, this is where the phone company pinged his phone?
Alınan son sinyal şu aşağıdaki odadan geliyor.
The last signal leads to the room down there.
Sinyal alamıyorum.
I'm not getting any cell reception.
Yükseğe çıkıp sinyal almaya çalışacağım.
I'm gonna go up higher to try to get cell reception, all right?
Her saat başı standart bir sesli mesaj yayınlarlar. Kural bu. Ancak menzilleri ufkun ötesinde olduğu için sinyal alamıyoruz.
Prerecorded voice broadcasts once per hour, that's the rule, but the range is over the horizon, and we're not picking anything up.
Muhabere subayı, daha düzgün bir sinyal istiyorum.
Commo, bridge. I need a better signal.
Bir sinyal cihazı olmalı.
Must be a beacon.
Bunca zamandır bir düşman denizaltısına sinyal göndermiş olabilir.
He could've been broadcasting to an enemy sub this whole time.
Pasif sonarda hâlâ bir sinyal yok.
Still no signal on passive.
Sinyal alıyoruz.
We're getting pinged.
Sinyal kesildi.
He's stopping pinging.
Sinyal verici değil.
Not a beacon.
Sinyal verici değilmiş.
It wasn't a beacon.
Sinyal kayboldu.
_
O bizim kolordu sinyal memurumuz.
He's our signal corps officer.
Sinyal sesinden sonra mesajınızı bırakın.
Please leave a message at the tone.
Sinyal yeterli olduğunda ses kayıtlarını gönderecek.
It will upload the audio when a signal is available.
Mendoza'ın tırlarındaki takip cihazlarının hiçbirinden sinyal alamıyoruz, ve Kylie'nin telefonu da kapatılmış.
We're not getting a signal from any of the trackers on Mendoza's vehicles, and Kylie's phone is shut off.
Bu sinyal gönderecek.
This will send a signal.
Vay canına, sinyal az önce tepeye vurdu.
Woah, the signal just spiked. You're getting close.
Yüksek frekanslı bir sinyal bozucu alanları var.
Looks like our friends have been expecting you. They've got some sort of high-frequency disruption field.
Birileri bu yerden cevap almak için sinyal veriyor.
Someone's pinging this location, trying to get a response.
Nina, restorandaki birinin routerden Sean'nın evine sinyal yolladığını söyledi.
Nina just said someone inside that restaurant is pinging the router at Sean Hughes'house.
Stanton'nın perona gelmeden sinyal ışıklarını ya da rotaları değiştirmesinin bir yolu var mı?
Is there any way that Stanton could turn off the signal lights or switch the tracks without ever coming down to the platform?
Herhangi bir yerde kaydedebilir,... ama daha iyi sinyal alabilmek için görüş açısında olmasını isteyebilir.
He could tape it anywhere, but he'd want line of sight for a better signal.
Evet, ama Boston civarında... bir yerlerden sinyal veriyor, yani buralarda bir yerlerde.
Not exact, but there were a few pings off cell towers around Boston, so he's somewhere local.
Kaç metre önceden sinyal vermek gereklidir?
All right, uh, " how many feet do you have to signal ahead of turning?
Oracle Sinyal'e rozetle gideceksin.
You travel with the pin to the Oracle of Singal.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]