Sinyor translate English
712 parallel translation
Dışarıya! Ve şimdi de sevgili dostlarım, Sinyor Ravelli piyano çalacak bizlere.
And now, friends, Signor Ravelli will oblige us at the piano.
Sinyor bu sadece iş.
Oh, signor, with me, strictly business.
- Şimdi, scusi, sinyor, Iütfen, scusi.
- Now, scusi, signor, please, scusi.
- İyi akşamlar sinyor.
- Good evening, signore.
Sinyor Lassparri'den.
From Signor Lassparri.
- Hayır sinyor, birkaç dakikası var.
- Not yet, signore, in a few minutes.
Sinyor Lassparri'ye kartımı verir misiniz lütfen?
Will you give my card to Signor Lassparri, please?
- Buyurun sinyor?
- Yes, signore?
Çok özür dilerim Sinyor Lassparri, ama bir randevum var.
I'm terribly sorry, Signor Lassparri, I already have an engagement.
Çok özür dilerim sinyor.
I'm terribly sorry, signore.
Sinyor Lassparri'nin yerini söyler misiniz?
Could you tell me where Signor Lassparri is?
Sinyor Lassparri, ne oldu?
Signor Lassparri, what happened?
- Sinyor Lassparri.
- Signor Lassparri.
Sinyor Lassparri çok ünlü bir aileden geliyor.
Signor Lassparri comes from a very famous family.
Kanıtı karşımızda dikiliyor, Sinyor Barelli, büyük bariton.
Today stands right there, Signor Barelli, the great baritone.
Ekselansları Sinyor Napaloni şu anda odasından ayrılıyor.
Signor Napaloni is now leaving his room.
Bu arada, dün akşam Sinyor Ugarte'ye ilgi göstermiştiniz.
By the way, last night you evinced an interest in Señor Ugarte.
Sinyor Ugarte öldü.
Señor Ugarte is dead.
- Bu Sinyor Ferrari'nın işi.
- This is a job for Señor Ferrari.
Sinyor Ferrari, sırf sana çıkış vizesi almanın mümkün olduğunu söylüyor.
Señor Ferrari thinks it might just be possible to get an exit visa for you.
Kararımızı verdik, Sinyor Ferrari.
We've decided, Señor Ferrari.
Bu yüzden İtalya'ya, Sinyor Guardi'nin yanına gidiyorsun.
That's why you're going to Italy, to Signor Guardi.
Belki Sinyor Guardi seni de teyzen gibi büyük bir şarkıcı yapar.
Perhaps Signor Guardi will make you into a great singer, as she was.
Sinyor Guardi, sizinle ciddi bir konuda konuşabilir miyim?
Signor Guardi, may I speak to you seriously?
- Pekala Sinyor Anton.
- Very well, Signor Anton.
Denedim, Sinyor Guardi.
Signor Guardi, I've tried.
Chuck, Sinyor Tommaso Bozanni.
Chuck, Signor Tommaso Bozanni.
İyi günler Sinyor Monetti.
Buongiorno, Signor Monetti.
Teşekkürler, Sinyor Monetti.
Grazie, Signor Monetti.
- İyi günler Sinyor Monetti.
- Buongiorno, Signor Monetti.
- Sinyor Monetti- -
- Signor Monetti -
Onu Sinyor Tony'ye götür.
Take him to Signor Tony.
Benimle Sinyor Tony'ye gel.
Come with me to Signor Tony.
O adam benim Sinyor.
I am this man, Señor.
Ama Sinyor Komiser, hava gemisi o kadar büyük, öyle devasaydı ki.
But, signor commissario, the ship of the air, she was so big, so vast.
- Sinyor Martinelli de çok hasta.
- And Signor Martinelli is a very sick man.
Sinyor Groppi'nin malikanesinden bir kilometre uzakta, Messina yolunda kamp kurdu.
He is camped on via Messina, a kilometer from the residence of Signor Groppi.
Kendimi tanıtmama izin verin. - Ben Sinyor Unte. Polis şefiyim.
- I am Signor Unte, commissario of police.
İtalya Dışişleri Bakanlığı'ndan... Sinyor Contino'yu takdim edeyim.
May I introduce Signor Contino from the Italian Department of State?
Sinyor komiser, bunu yapamazsınız!
Signor commissario, you can't do that!
Sinyor komiser, bekleyin lütfen.
Signor commissario, please wait.
Siz etkili bir adamsınız sinyor.
You are an efficient man, signor.
Sinyor Contino?
Signor Contino?
Sağolun sinyor.
Thank you, signore.
Evet, sinyor Winters, ışıkları yarım saate kadar karartıyorum.
Yes, Signor Winters, I shall out the lights in half an hour.
Sinyor Arcangelo... İsmi neydi!
Signor Arcangelo what's-his-name!
Sinyor Chance.
Señor Chance.
Ah, Sinyor Chance.
Carlos. Oh Señor Chance.
- Sinyor Chance.
- Señor Chance.
Sinyor Matiste mantığın sesine kulak verecek.
Signor Matiste is going to listen to reason.
Aradığınız yer burası, sinyor!
This is the place, señores, come in.