English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ S ] / Sisters

Sisters translate English

7,773 parallel translation
Kardeşler, aileler evlenmeden önce mi gidecek?
Do sisters leave their families before marriage?
- Ne hakla kardeşe saray sözü verebiliyorsun?
With what right did you promise the sisters this palace?
'Ve kız kardeşlerimin acılarını paylaşmak adına bu sarayı onlara vermek istiyorum.'
'And in order to share my sisters'pain...''... I want to gift them this palace!
'Sadece bu sarayı değil, Kral öldükten sonra kalan bütün mirası paylaşmak istiyorum.'
'Not just the palace, I would like to share with my sisters...''... everything that I have inherited.'
Seni, Prensesine götürmeye geldim, kız kardeşlerine götürmeye geldim. - Ailen seni bekliyor.
I've come to take you back to your Princess where your sisters are waiting for you your family is waiting for you.
# Erkek kardeşler dostluk içinde # # Kız kardeşler eğlence içinde #
"Friendship with brother, fun with sisters."
Kutlamayı kız kardeşlerim yaptı, ama bugün Ağabeyler Günü. Ve bu kardeş de ailenin bir parçası olmak istiyor!
Sisters celebrate this festival but it's called Brother's Day this brother too wants to be a part of your family!
Eğer kız kardeşlerimden birine yaklaşırsan seni o zampara kıçından mıhlarım.
Yeah, well, you come near my sisters, and I will shoot your lecherous ass graveyard-dead.
5 kız kardeşim var, daha önce çok çıplak kadın gördüm.
I have five sisters. I've seen a naked lady before.
Mantarlar kız kardeşler için patates cipsi gibidir.
Mushrooms are like potato chips for the sisters.
Raja ve kız kardeşler kaymak tabakadakilerin tatlı rüyalarını görüyorlar.
Raja and the sisters enjoy the sweet dreams of the high-born.
Diğer taraftan Maya Kız Kardeşlerin çocukları ile uğraşıyor.
Maya, on the other hand... The sisters'kids don't feel like napping.
İtiraz etmek isterdi ama Kız Kardeşlerin çocuklarına fiske vursa başına büyük bir bela almış olur.
She'd love to object, but one swat at the sisters'kids and there would be big trouble.
Dadıların Kız kardeşlere sağladığı keyiften ve bir babanın desteğinden yoksun olan Maya bunu kendi başına yapmak zorunda kalacak.
The sisters enjoy a network of nannies, not to mention paternal support. Maya will have to do this on her own.
Kız kardeşler bile kendilerini bu bayramdan alıkoyamazlar.
Even the sisters can't keep this feast to themselves.
Kız Kardeşler ve Raja gibiler özellikle de Maya'nın yavrusuna karşı.
Like the sisters and Raja. Especially not for Maya's kid.
Elbette Raja, Kız kardeşler ve onların çocukları için.
For Raja, the sisters, and their children, that is.
Kız Kardeşler her yiyecek kaynağının onlara ait olduğunu düşünüyorlar.
The sisters believe any food patch is their food patch.
Kız Kardeşler Kip'i harap şehrin uzak bir köşesinde alıkoyuyorlar.
On the far side of the ruined city, the sisters keep Kip close.
Sonunda Kız Kardeşler ilgilerini kaybediyorlar ve Kip serbest kalıyor.
Finally, the sisters lose interest, and Kip is free to leave.
Kız Kardeşler anında hatırlatırlar.
The sisters are quick to remind you, though.
Kız Kardeşler bunu bir seferde kabullenmemelerinin sonuçlarına katlanıyorlar.
The sisters are on the receiving end for once and they do not like it.
Kız Kardeşler çok şaşkın.
The sisters are bewildered.
Kız Kardeşler çabaları için "Pekiyi" alıyor.
The sisters get an A for effort.
Şehirde burunları sürten Kız Kardeşler hâlâ acizliklerinden kurtulamamışlar.
The sisters, still humbled from their time in the city, trail behind them.
Bu günlerde Maya Kız Kardeşlerden kabul görüyor.
These days, Maya enjoys a new acceptance by the sisters.
Kız Kardeşler yine Raja'dan ilgi görseler de o onların desteğini kaybetti.
The sisters are still attended to by Raja, but he's lost their support.
Senin, benim, sevgili kardeşleri Anne ve Grace'in iyi olduğunu umuyormuş.
He... hopes you are well, hopes I am well, hopes his lovely little sisters Anne and Grace are well.
Rahibelerden biri onu hiç unutmadı.
One of the sisters remembers her.
Rahibelerle karşılaşmanızı istemiyorum.
I don't want you bumping into the sisters.
Kız kardeşler beladan uzak durma konusunda çok iyidir.
Younger sisters are very good at staying out of trouble.
İki kız kardeşim var. Şunu söylemeliyim ki benimle tartıştıkları zaman ki sık sık yaparlar ve sizinkinden çok daha gürültülü olur.
I have two sisters, and I must say, when they disagree with me, which they do frequently, they are a whole lot louder than that.
- Zavallı kardeşlerinizin azize kardeş olarak katlanmaları ne korkunç!
How sickening - your poor sisters having to put up with ~ a saint for a brother!
Annenizin size hamiliyken ne tür bir bira içtiğini bilmiyorum ama, Doyle kardeşler ne zaman sizi görsem. daha güzelleşiyorsunuz.
You know what? I don't know what kind of beer your mom was drinking when she was pregnant with you, but you Doyle sisters look more beautiful every time I see you. - A.J.!
Ama esasen bir müzisyendi, bilirsiniz konserler verirdi annemse ev kadınıydı ben ve iki kız kardeşime bakardı.
But mainly he was a musician, you know, he'd do gigs, and my mum was a housewife, obviously myself and two younger sisters.
- Çünkü biz onun kardeşleriydik.
- Because we were his sisters.
Demek istediğim, ikiz kardeşlerin ikisinin de ele geçirilme ihtimali nedir?
I mean, what are the odds that two twin sisters both get possessed.
Kardeşlerimizi kurtarmamız lazım.
We need to save our brothers and sisters!
Kardeşlerimizi kurtarmamız lazım!
We need to save our brothers and sisters!
Kardeşlerini.
Your sisters.
Anne ve Agnes'i ve diğer bütün kardeşlerimi düşünecek zamanım oldu.
I've had time to think... about Ann and Agnes... and all of my sisters.
- Yakında üçümüz de kardeş olacağız.
Soon, the three of us will be sisters.
Ölümsüz kardeşlerime teşekkür etmek istiyorum. yeni yüzüm için.
I'd like to thank my immortal sisters for my new face.
Bağıra bağıra ağla ki tüm yoldaşlar seni duyabilsin.
Cry really loud so all the sisters can hear you.
- "Birlik olun, kardeşlerim ve..."
- "Come together, brothers and sisters- -"
Kardeşler için hiç de harika bir gün değil.
It's not a great day for sisters.
Erkek ve kız kardeşlerimle ormanın içinde yürüyordum.
Walking... in the woods... with my brothers and sisters.
Siz de dikkat edin ablalarım.
You too, sisters.
Artık abla-kardeşiz. Resmiyeti bir kenara bırakalım.
We're sisters, let's drop the formalities.
Kardeşlerine sorsan?
You could ask your sisters?
Çok güzel Rahibe Kimmy.
Merry Christmas, sisters.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]