English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ S ] / Sisyphus

Sisyphus translate English

108 parallel translation
Sisifos efsanesini hatırla.
Remember the myth of Sisyphus.
Bu işe tüm kalbimi koydum diyebilirim.
I'm Sisyphus with a hard-on.
- Sadece bir aptal bu şekilde Tanrılar'a meydan okur, Sisyphus.
Only a fool would challenge the gods this way, Sisyphus. Don't worry, Karis.
Pekala, Sisyphus... ama bu bazı şeyleri değiştirmeyecek.
All right, Sisyphus. But this doesn't change things. As soon as we're finished, we will go.
Kız kardeşim Kral Sisyphus tarafından esir alındı.
My sister's been captured by King Sisyphus.
Düşünüyorum da... eğer Sisyphus amacına ulaşırsa ve hiç kimse bir daha ölmezse... insanlar birşeyleri nasıl ifade edecekleri konusunda dikkatli olmak zorunda kalacaklar.
I've been thinking... If Sisyphus gets his way, and nobody ever dies people will have to watch how they word things.
- Ben ufak bir çocukken annem Kral Sisyphus için çalışıyordu.
When I was a small boy, my mother worked for King Sisyphus. - Really?
Çok zalim olmak senin tarzın değil, Sisyphus.
It isn't like you to be so cruel, Sisyphus.
Kral Sisyphus onu esir aldı.
King Sisyphus has captured her. But don't worry.
Hayır... ama o Sisyphus'u tanıyor... ve başının çaresine bakabilir.
No. But she knows Sisyphus, and she can take care of herself.
- Sisyphus her kapıya muhafızlar yollamış olmalı.
Sisyphus has guards posted at every gate. It doesn't matter.
Yaşamayı bencilce arzulaman tarafından kör edilmişsin, Sisyphus.
You're blinded by your selfish desire to live, Sisyphus.
- Üzgünüm, Sisyphus...
Sorry, Sisyphus.
- Sisyphus... seninle konuşmam gerekiyor.
Sisyphus, I need to talk to you.
- Ölüm'ün gitmesine izin verme zamanı, Sisyphus.
It's time to let Death go, Sisyphus.
İyi Kral Sisyphus bütün dünyaya neden olduğu bütün bu acıyı ve sefaleti gördüğü zaman... yaptığı şeyin pişmanlığından dolayı milyon kere ölecektir.
When the good King Sisyphus sees all the pain and misery he has caused the world he'll die inside a million times, in regret for what he has done.
- Sen harika bir kralsın, Sisyphus.
You're a great king, Sisyphus.
Sisyphus... daha fazla zaman kalmadı.
Sisyphus, there's not much time.
Pekala, Sisyphus... ama bu bazı şeyleri değiştirmeyecek.
All right, Sisyphus. But this doesn't change things.
Önceden güçlü olan Ölüm... Sisyphus tarafından tutsak edilmişti.
Death, mighty as she was...,... was captured by Sisyphus.
Sisyphus.
Sisyphus.
Seninle hiçbir şey asla bu kadar basit olmaz, Sisyphus... ya da ben öyle duydum.
- Nothing's ever that simple with you, Sisyphus. Or so I've heard.
Sisyphus'ın, bizim onları birbirimize karşı kullanmamızı beklediğini görmek için bir kahine gerek yok.
It doesn't take an oracle to see that Sisyphus expects us to use them against each other.
Sisyphus'ı tanıdığımdan, muhtemelen onu basit görünen bir yere saklamıştır.
Knowing Sisyphus, he probably has it hidden in plain sight.
Sisyphus, seni uyarıyorum!
Sisyphus, I'm warning you!
- Bu bir tuzak... ve onu Sisyphus kurdu.
It is a trap, and Sisyphus has set it.
- Sisyphus'ın onu nerede sakladığını biliyorum.
I know where Sisyphus hid it.
- Peki ya şu canavar, Sisyphus?
What about that monster, Sisyphus?
Sisyphus... Hades'e selamlarımı söyle.
Sisyphus, give my regards to Hades.
Kral Sisyphus'le başlayan.
-... which began with King Sisyphus.
- Sisyphus... bir keresinde onunla tanışmıştım... şişman bir adam.
- Sisyphus? - I met him once. A fat man...
- Biz aynı Sisyphus'den mi bahsediyoruz?
Are we talking about the same Sisyphus?
Kuzenim Sisyphus'dan kızımla olan inanılmaz benzerliğinizi duydum.
I heard from my cousin, Sisyphus...,... of the remarkable resemblance you bore to my daughter.
- Sisyphus'u duydunuz mu?
- Ever hear of Sisyphus?
Sisyphus ölümü aldatmayı denemişti.
Sisyphus tried to cheat death.
Sisyphus mutlu bir adamdı.
Sisyphus was a happy man.
- İnsanda Sisifos hissi uyandırıyor.
- There's a feeling of Sisyphus.
Okulun başlamasının üzerinden bir ay geçmişti ki Sisyphus'un başta anlamayıp çok beğendiği cezası gibi her sabah oradan oraya koşuşturup duruyordum.
Shortly after a month had passed since entering school much like Sisyphus forced to eternally roll a boulder uphill I'd had my fill of this mandatory morning hiking course.
Aslında sanırım, Sisifus demek istedi...
Well, see, I actually... I think you mean, um, Sisyphus. Oh.
Aelous büyük Rüzgar Tanrısı'ydı. Aynı zamanda Sisyphus'ın da babası. Tanrılar ona bir dağı sırf eski haline dönüp dönemeyecek mi diye görmek için çevirme görevi vermişler.
Aeolus was the Greek god of the winds and the father of Sisyphus, the man condemned by the gods to the task of pushing a rock up a mountain and let it see roll back down again.
Aelous büyük Rüzgar Tanrısı'ydı. Aynı zamanda Sisyphus'ın da babası. Tanrılar ona bir dağı sırf eski haline dönüp dönemeyecek mi diye görmek için çevirme görevi vermişler.
Aeolus was the Greek god of the winds and the father of Sisyphus, the man condemned by the gods to the task of pushing a rock up a mountain only to have it roll back down again.
Bitkin bir halde bu dağın etiğinde duran, yaşlı ve zayıf yüzünden terler boşalan, derisinin altındaki damarları şişen, bu adamın adı Sisyphus'tır ve Hades'in isteklerine karşı gelmeye cesaret eden ilk ruhtur.
An old weakened man stands wearily at the bottom of a mountain. Sweat streams down his face. Veins explode from the skin.
Sisyphus dünyadaki hayatı bitmeden önce ölümü kandıracak planlar yapmıştır.
Just before his life on earth ended Sisyphus made plans to cheat death.
Sisyphus karısına "Lütfen, beni gömme." der.
Sisyphus tells to his wife, "Please, don't bury me."
Sisyphus etkileyici sanatını, zekâsını, tüm aklını kullanarak ölüm tanrısını ikna etmeyi ya da cehennemden bir çıkış yolu bulmayı başaracaktır.
Sisyphus, through his rhetorical art, through his intelligence, through his sheer wit, he's able to convince the god of death, or to find a way out of hell.
Sisyphus ölüm kralını kandıramayacağını bildiğinden, kraliçeye gider.
Sisyphus knew better than to try deceiving the king of the dead, instead he went to the queen.
Sisyphus kendisine bu kötülüğü yapan karısını, vücuduma nasıl olurda böyle kötü davranabilir diyerek yeraltı dünyasının kraliçesi Persephone'ye şikâyet eder.
Sisyphus complained to Persephone, the queen of the underworld, that his wife had done this terrible thing, how could she possibly have treated his body in such a terrible way.
Persephone bu durumu anlayışla karşılar ve karısına olan siniriyle Sisyphus'un gerekli dersi vermesi için yeryüzüne dönmesini sağlayacak izni verir.
Persephone felt sympathetic and angry with the wife, and gave Sisyphus permission to go back up to the world above in order to scold his wife.
- Adım Celesta.
Are you ready to begin your journey, Sisyphus?
Yolculuğuna başlamaya hazır mısın, Sisyphus?
Of course.
- Senin için nedeni dinlemenin zamanı, Sisyphus.
It's time for you to listen to reason, Sisyphus.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]