English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ S ] / Spaz

Spaz translate English

311 parallel translation
Ben sağlarım ama dikkat etmen gereken kişi Spaz.
Well, I could supply you, but the guy you gotta watch out for is Spaz.
- Spaz mı?
- Spaz?
Hey, Spaz.
Hey, Spaz, bud.
- Sana iyilik yapıyoruz.
Come on, Spaz. No, we're doing you a favor.
Yoksa zorla mı alacaksın, Spaz?
- You wanna make us, Spaz?
Hey, basket maçında görüşürüz, Spaz.
Hey, we'll see you at the basketball game, Spaz.
Spaz-alapolis, burada Phil ve 12 yaşındakilerle birliktesin.
Okay, Spazalopolous, you're in here with Phil and the 12-year-olds.
- Sonra görüşürüz, Spaz.
See you later, Spaz.
Selam çocuklar.
Hi, guys. I'm Spaz.
Spaz, sıkıştım.
Spaz, I'm stuck.
Haydi. Spaz, yarım et.
Come on, Spaz, help me.
Spaz, ne yapıyorsun sen?
Spaz, what are you doing?
Spaz, yüzüm sıkıştı!
Spaz, you're ripping my face off!
Haydi, Spaz.
Let's go, Spaz.
Haydi, Spaz.
Do it, Spaz.
- Yarım et ona, Spaz.
Help me, Spaz, come on.
Spaz, otobüse bin!
Spaz! Get in.
Acele et!
Spaz, hurry up!
Boş ver, Spaz.
Forget it, Spaz.
Spaz, seni gidi iş pişirme ustası, seni.
You old make-out master! How far did you get?
Spaz, doğru yoldasın.
Spaz, you're on your way!
Boşversene.
Come off it, Spaz.
Spaz.
Spaz! - Spaz!
Spaz.
Spaz!
Yarışmacılar, hazır olun.
Stackers get ready! - Spaz! Spaz!
Yerlerinizi alın.
Spaz! Get set!
Önüne bak, spastik!
Way to go, spaz!
- Bilerek yapmadım, spastik.
- I didn't mean to do it, spaz.
Adams'a gittiğiniz zaman, spastik olarak adlandırılabilirsiniz, veya bir salak, yada bir ahmak.
When you went to Adams, you might have been called a spaz, or a dork, or a geek.
Aptallaşma.
Don't spaz out.
Ama hala aptal.
But still a spaz.
Ayıp ettin şimdi, alnımda enayi mi yazıyor?
What do you-Do you see "Spaz" written on this man anywhere?
Gecikirsem Burkewaite kalp spazmı geçirir.
Burkewaite's gonna have a spaz attack if I'm late.
Ne aptal ama.
- What a spaz.
Sanki içinde kimin olduğunu bilmiyoruz.
Like we're not supposed to know who's spying on us... in the spaz-mobile.
Bildiğim iki kız o arabada çok rahattı ama.
I could've sworn that a couple of girls I knew got very comfortable in that spaz-mobile.
Ahmak gibi davranma!
Okay? You're being a spaz!
Ne hareket!
WHAT A SPAZ.
Spaz.
Hey Spaz.
Spaz.
Spaz.
Ne hareket.
What a spaz.
Sağol, dostum.
Thanks, spaz.
Hala kahrolası bir spastiksin.
Still a fucking spaz.
- Billy Goodman bana spastik diyor.
- Billy Goodman called me a spaz.
- Spastik misin?
- Are you a spaz?
- Seni görmek güzel.
Hey, Spaz, good to see you.
Kalk ayağa. Spaz, seni izliyordum.
Hey, Spaz, I was watching you.
Adım Spaz.
I'm your CIT this week.
Bizi güneşte tut.
Spaz, keep us in the sun.
Nasıl yaptı derken neyi kastediyorsun?
Spaz, what do you mean, how did he do it?
Ciddiyim, sakar.
[Announcer chatting on TV] I mean it, spaz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]