Tion translate English
68 parallel translation
bir or-tak kul-lan-ma
there began a col-lec-ti-vi-za-tion.
Or-tak kul-lan-ma.
Col-lec-ti-vi-za-tion.
İçki yasağı ülkesi.
Pro-hi-bi-tion.
"Se-fer-ber-lik."
"Mo-bil-i-za-tion."
Manga, hazır ol!
squad...'tion!
HADIM!
Cas-tra-tion...
Ben onu yıkamam, yıkamam!
Dem-o-li-tion! Dem-o-li-tion!
Ve Panthro'nun yeni iletişim aygıtı ile kontrol etmeliyiz.
And we will check with Panthros new Municipality unique tion apparatus.
Yön-len-dir-me!
Ori-enta-tion!
Dikkat!
Atten-tion!
Zina yapacaksın.
Forni-ca-tion!
İşimin sınırlarını bana öğretmeye kalkma tamam mı? Yoksa kıçını tekmelerim.
You give me that "juris-my-dick-tion" crap, you can cram it up your ass.
İstas-yon!
Sta-tion!
Yon mu?
Tion?
Buldum, yon.
I did it, Tion.
Sıraya geçin!
Parade-tion!
Sürekli şefkatinden ekstra bir parça verdin, ha?
ALWAYS GIVING HIM JUST THOSE EXTRA LITTLE TIDBITS OF YOUR AFFEC - TION, HUH?
Yarın gece benim için tebrik yemeği veriyorlar,
THEY'RE HAVING A LITTLE CONGRATULA - TION DINNER FOR ME TOMORROW NIGHT.
Bu benim için duygusal bir şey.
And it's kind of em-o-tion-al to me.
Çok ateşlisin. İddiaya girerim erkekler ve kadınlar senden hoşlanıyorlardır.
Medi-ta-tion room not medi-ca-tion room
Gr.Tion :
Gr.Tion :
DİK-KAT!
ATTEN-TION!
Bu operasyon Ajan Boise'nin kontrolünde.
This ope | | tion's under the control of the bol | | asac.
Re... ka... bet.
Com... pe... ti... tion.
Öyle bir şey bulmamız lazım ki müsrifçe,... yönetimi utandırıcı ve oy verenleri üzücü bir şey olmalı.
whatever we come up with has gotta be wasteful, embarrassing to tion, and upsetting to the voters.
Sonunda, senin acı çekmene sebep...
I'm going torment you without hesita ( tion )
Kulağa daha çok aşk alemi diyormuşsun gibi geliyor.
Sounds more like you're saying, "love creation." E-la-tion.
Ta-bur! Dik kat!
Batal-lion, atten... tion!
- "... mama "...
- "... tion "...
Aileleriniz bunun sizin için taşıdığı önemin farkında. Bu komitelerden birinin başına geçmek istemez miydiniz? Bunun yıllık komitesine gitmesi lazım.
Your family knows that it is important For example, to lead the group dealing imprint tion of the yearbook, and...
Güzel soru. Pazarlama ve dağıtım kanalların neler?
Good question. * * * * tion channels?
Vücudundan geçip koluna gelir.
So it's all one tion througthe body.
Tion, ne yapabiliriz?
Tion, what can we do?
Kavşekse gelmiştim ve yeşil ışık yanmadan önce sadece birkaç seksiyem kalmıştı.
I'm in the inter-sex-tion, and I only have a couple of sex before the light changes.
- Domi-Dre-tion. - Gerçekten mi?
- The domi-Dre-tion.
Kutsal yerler sadece tanrının hürmetine hizmet eden uygulamalar yapılmasına izin verdiğinden ve yerin kutsallığına uymayan her şey yasak olduğundan ve ayrıca kutsal yerler içlerinde gerçekleştirilen...
Since ho-ly pla-ces only al-low the prac-tice of things that serve the ven-er-a-tion of the Lord, and every-thing is for-bid-den that is not fit-ted for the ho-li-ness of the place,
Zekice şakalar yaptım, bol bol yüz parlaklaştırıcı krem sürdüm önünde Bay T arkasında Bay Temiz olan göğüs ağdasından aldım.
I made witty banter, I slathered myself in "glow-tion," I got a bikini wax that was Mr. T in the front and Mr. clean in the back.
Rekabete açık değil hiç.
He's not exactly open to compet tion.
Askerler, dikkat!
Company, atten-tion!
luk
tion.
Kulağıma sikrop bulaşmış da.
I've got an ear in-fuck-tion.
Ağır çekimde üstüne atlıyorum!
Slo-o-w mo-o-o-tion di-i-ving at yo-o-u!
Her şey aynen göründüğü gibi... Bu bir müdahale.
It's exactly what it looks like, an interveen-tion.
Bunu Jeffersonian'a çeviri ve yorumlama için götürmek istiyorum.
I want to bring that back to the Jeffersonian for translation and interpreta tion.
Gizlice kaybolma operasyonuydu o.
It's an ex-stalk-tion.
Buna gizli kaybolma operasyonu diyoruz.
We call it an ex-stalk-tion.
Evet, bizi kaybolma operasyonu için birkaç gün önce arayana kadar o arada hiç görüşmedik.
Yeah, when he called about the ex-stalk-tion a couple of days ago, that was the first time we've heard from him since then.
Seks olayını doğanın tamamen anonim ve kayıtsız ortamına taşıyacaktır. HADIM!
Cas-tra-tion!
Mastürbasyon!
Mas-tur-ba-tion!
Yıkamam!
Dem-o-li-tion...
Ben tüm hareketleri biliyorum. Hepsi. Çünkü
Part I watched them for years, since the boy tion.