Tren geliyor translate English
213 parallel translation
İşte tren geliyor.
Here comes the train.
Affedersiniz efendim ancak tren geliyor.
Excuse me, sir, but I can hear the train coming now.
Tren geliyor, acele edin.
The train is arriving, come on
Usta, usta, tren geliyor.
Master, master, the train
Profesör, tren geliyor çekilin.
Professor, there goes the train.
Angelo, tren geliyor, duyuyorum.
Angelo, I hear a train coming.
- Baba, tren geliyor.
- Dad, there's a train coming.
Tren geliyor!
Cannonball's coming in!
Tren geliyor.
Ah, the train is coming.
Ekspres tren geliyor!
The express is coming!
Tren geliyor!
The train's coming back!
Tren geliyor.
There's a train coming.
- Tren geliyor.
- It's a train.
Bir tren geliyor!
Come on, there's a train coming.
Başka bir tren geliyor.
And now another train is coming.
Tren geliyor.
The train's coming.
Tren geliyor!
Here comes the train!
Hey, dinle... tren geliyor.
Hey listen. It's the train.
Tren geliyor.
It ´ s the train.
- Size doğru kontrolden çıkmış bi tren geliyor.
- There's a runaway coming at you.
Tren geliyor.
Train coming.
Bana ağzını açtırmak için "çuf çuf tren geliyor" dedirtmeye çalışıyorsan... -... beş kardeşi yersin ha.
If you think I'm gonna say "choo-choo" to get you to open up your mouth you got another think comin'.
Tren geliyor.
Here comes the train.
Tren geliyor!
The train's coming!
Tren geliyor!
Train's coming!
Galiba tren geliyor.
I think it is a train.
Tren geliyor ve çok da hızlı.
There ´ s a train coming and it ´ s fast.
- Başka bir tren geliyor.
That's because you...
- Bir tren geliyor!
- Train's coming.
Tren geliyor.
The train is coming!
- Tren geliyor!
- A train's coming!
Tren geliyor!
- Hey! Hurry down!
Bu gece bir tren dolusu patates geliyor.
A trainload of potatoes is coming in tonight.
Tren ters geliyor.
I'm between trains.
Evet, tren zamanında geliyor, araba düşündüğün gibi istasyonun önünde bekliyor, tam karşında.
Train's on time. The car will be waiting in front of the station like you figured, facing you. Fine.
- Tren ne zaman geliyor?
- When is the train coming?
Tren bu tarafa geliyor.
Train's coming this way.
Bu tren galiba Londra'dan geliyor.
That one was from London, I think.
- Tren sesi gibi geliyor.
It sounds like a train.
Bin asker ve ağır silah yüklü bir tren bize doğru geliyor.
A train carrying over 1,000 soldiers and heavy weapons is heading towards us.
Lane'in bindiği tren ne zaman geliyor Jesse?
That train Lane's coming in on, when is it due, Jesse?
Sana denetimsiz bir tren var diyorum Bu yönden geliyor.
I said we got runaway units! Four of them! They're headed this way!
Birinci hatta doğu yönünde denetimsiz bir tren sana doğru geliyor
There's an unmanned runaway heading west on track one.
Tam evi almaya karar verdiğimiz anda tren vaktinde geliyor!
The train is coming, right when we decided to buy the house!
Ketchworth'den kalkan tren 3 numaralı perona geliyor.
The train from Ketchworth is now arriving at Platform 3.
Nasıl oldu bilmiyorum ama kalktım ve baktım ki bir tren bize doğru geliyor.
I don't know if I passed out or what but when I looked up, the train was bearing down on us. Fast. I don't know how.
Sanki tren sesi geliyor.
Sounds like a train.
Ama tren tam üzerimize geliyor ve fazla zamanımız yok.
But this train is heading right for us and there is not a lot of time.
Tren size doğru geliyor. Tünelde yan yola sapıyorsunuz, ve yer altında yaşayanlarla karşılaşıyorsunuz.
The train is bearing down on you you dive into a side tunnel and you run into a whole band of underground tunnel dwellers.
- Ama tren erken geliyor sadece 30 km. uzakta!
- It's early, only 30 km away!
Tren geliyor.
Train's coming.
geliyorum 2650
geliyor 1263
geliyorsun 30
geliyor musun 650
geliyor musunuz 91
geliyoruz 309
geliyormusun 18
geliyorlar 662
geliyor mu 41
geliyorum efendim 21
geliyor 1263
geliyorsun 30
geliyor musun 650
geliyor musunuz 91
geliyoruz 309
geliyormusun 18
geliyorlar 662
geliyor mu 41
geliyorum efendim 21