Tuff translate English

Ben Tuff Tuff. Oxford Times'dan.

I'm Tuff Tuff, Oxford Times.

Ben Tom Agnes Tuff, Oxford Times'dan.

I'm Tom Agnes Tuff the Oxford Times.

# Tırnaklarsanız zor değildir

- But not if you get Tuff

# Tırnağız, tırnak

Turn around a little, will you? - We're Tuff, Tuff, Tuff - Roll around up there.

# Tırnak kepeğin kökünü kazır.

Tuff removes dandruff

# Tırnakla # Tamam Vic.

Get Tuff

Rex. Rex Tuff, bina güvenliğinden.

Rex, Rex Tuff, building security.

Bu Bay Tuff, Bay Taylor'ın asistanı.

This is Mr. Tuff, Mr. Taylor's assistant.

Bay Tuff ofisiniz tam olarak nerede?

Mr. Tuff just where is this office of yours?

Adım Tuff değil ve Regency Dedektiflik Bürosu için çalışmıyorum.

My name isn't Tuff and I don't work for Regency.

Boşa zaman, kahrolası zamanımı boşa harcıyorsunuz.

It's a tuff time, waste of fucken time, really.

Sadece alışveriş etmekle kalmamışsın bir de tutup spor salonuna yazılmışsın.

Not only is this QVC thing useless but you've bought a membership to the Buff and Tuff Health Club.

Bugün kafedeydim.

Listen, Tuff.

Evet, delinin teki, değil mi? Hayır, Tuff.

Yeah, it's a local lunatic, innit?

Anthony'nin kardeşiydi.

Hey, Tuff. Anthony's brother.

Lanet olsun! Tuff!

Fuckin'hell!

Tuff!

Tuff! Tuff!

Tuff?

Tuff?

Sonra, bilirsin, biraz rahatlamak için Tuff'a gittim adamım, anlıyor musun?

So that's when, you know, I went to Tuff's to just chill out, man, you know what I mean?

Orada ne yapacağım Tuff?

Tuff, man, what am I gonna do out there?

Tuff, kendine hakim olmalısın, değil mi?

Tuff, get a grip, will ya?

Tuff!

Tuff!

Sikkafalı Tuff.

Fucking Tuff, man.

Tuff, o kediyi evden uzak tut.

One, two, three. Tuff, keep that cat out of the house.

Barb, Tuff ve Mike benimdi.

- Says who? We made an agreement.

- Adımı kullanabilirsin demedim.

I got Barb, Tuff and Mike.

Evelyn, kızın Tuff'ın araba kullanmayı öğrendiğini ve nihayet seni buraya getireceğini öğrenmekten o kadar mutlu olduk ki anlatamam.

You're not listening. Evelyn, we are all thrilled and elated to hear that daughter Tuff has learned to drive and she'll be delivering you to us, at last.

Güle güle, Tuff.

- Bye, Mommy.

Gel bakalım, Tuff.

Alrighty.

Sana içecek alayım.

Well, come on, Tuff.

Daha neler, Tuff. Dedin mi demedin mi?

My gosh, Tuff.

Tuff, annemin daktilosunu almak ister miydin?

Tuff, you want to take Mom's typewriter?

Onlara rodeo yaptıracağım. Bu boğadan Tuff Hedeman * bile korkmalı.

Tuff Hedeman : retired world champion bull rider

Benle başa çıkabilir misin ki?

Look, you tuff man? Think you can take me? -

- Elinde silah olan herkes serttir

- Sure, everyone is tuff with a gun in his hand.

İşimin başına dönmem gerek.

I got to get back-tuff to do.

Buff ve Tuff Fitness Merkezi.

Buff Tuff Fitness Center.

Ters, Sert!

Ruff, Tuff!

Sert, Ters, atış menzili var mı öğrenin!

Ruff, Tuff, find out if it has a shot limit!

Az sonra "Sert Kızlar" da...

Coming up on "tuff gurlz"...

- Tuff'a.

- To Tuff.

Oh, Tuff.

Oh, Tuff.

Hadi, Tuff.

Here we go, Tuff.

Tuff.

Tuff.

Peki, Tuff bana bunun nasıl çalıştığını yine söyler misin?

So, Tuff, tell me how this works again?

Yahudi gangster bozuntusu!

Mazel Tuff!

Tuff, sofrayı kurar mısın, canikom?

- Absolutely.

Bir kez fileminyon yemiştim.

Tuff, honey, would you set the table?

- Tuff?

- Tuff?

Tuff sofrayı kur, lütfen.

Good grief!

Sabahın köründe çıktın.

Tuff set the table, please.