Umalım translate English
2,572 parallel translation
Sadece şanslı olmayı umalım,... belki o zombi kendisini öldürür.
Guess we can just hope we get lucky, and maybe the zombie will kill itself.
Bunun jüriyi ikna etmesini umalım.
Let's hope it's enough for the jury.
Umalım da çok geç olmasın.
Let's hope it's not too late.
O silahı bulacağını umalım.
Hopefully, you find that gun, Reagan.
Umalım da bu, ısıtıcı kontrollerine bağlantılı olsun.
Hopefully this is tied into the heater controls.
Umalım da öyle çıksın.
Let's hope it does.
Umalım ki öyle olsun.
Let's hope so.
Hey, çalışacağını umalım, tamam mı?
Hey, let's just hope it runs, okay?
Umalım da bu sefer kirayı geciktirdik diye çıkın demesin gerçekten.
I hope he won't say "get out" because we delayed to pay the rent.
Umalım da pek harika olmayan diğer haberlerin acısını hafifletsin biraz.
Oh! Hopefully it'll take some of the sting out of the not-so-great news.
Umalım da aynı adam olmasın.
Let's hope it's not the same guy.
Umalım da dikkat etmesinler.
Well, let's just hope they weren't paying attention.
Güzel, umalım da bizi Latif'e götürecek bir şey versin.
Good, well, let's just hope it gives us a lead on Latif.
O zaman ikimiz de doğru taraflarda olduğumuzu umalım Nikki.
Let's just hope we're both on the right side of it... Nikki.
- Anlaşıldı efendim. Umalım ki ailelerimiz şimdiye tünele ulaşmış olsunlar.
Hopefully our families have made it through the tunnel by now.
Değiştirmeyeceklerini umalım.
Let's hope that they don't.
Umalım da yıllar geçtikçe sayıları artsın. Evet ya.
Hopefully more as the years pass.
Umalım da kardeşinin iyiliği için o sana inansın.
Let's hope, for your brother's sake, he does.
Umalım ki başı derde girmemiştir.
Let's just hope he isn't.
Umalım da B'nin ilk Meryem'in Göğe Kabulü ziyafeti cehenneme kabulü olarak bitmesin.
Let's hope B's first feast of assumption doesn't end in damnation.
Umalım da yalnız çocuk ve kitabı alevler içinde kalmasın.
Let's just hope lonely boy and his book don't go up in flames.
Umalım da kitabı gerçekten okumuş olsunlar ve sadece kapağına göre yargılamasınlar.
Let's hope they've actually read the book and not judged it by its cover.
Umalım da ben olduğumu öğrendiklerinde hala ilgileniyor olsunlar.
Let's hope they're still interested when they find out he's me.
İyi, umalım da kitaplarını almış olsunlar.
Yeah. Let's hope they bought books.
Evet, umalım -
Yeah. Well, let's, uh...
Umalım da herkes aynı şekilde düşünsün.
Let's hope everyone feels the same way.
İnsanları zehirlemeye başlamadığını umalım yeter bize.
Well, let's just hope he hasn't started handing out the purple Kool-Aid.
Umalım ki öyle olmasın.
Let's hope it's not.
Sadece, umalım haklı çıksın ve Leila iyi olsun.
Let's just hope she was right, d Leila's okay.
Umalım da EP'ni sevsin.
But I really hope that he likes your EP.
Ve umalım da bir şey hatırlamasın.
And you better hope she doesn't remember.
Sadece insanların buna ayak uydurmasını umalım.
I just hope that people go with it, you know?
Umalım da bunun yanında kendi cenaze paramızı da ödemiş olmayalım.
Let's just hope we didn't pay for our own funeral along with it.
Öyle umalım.
We must hope so.
Umalım öyle olsun.
Let's hope so.
Umalım da öyle olsun.
Let's hope so.
Umalım da başka bir paket daha kaybolmasın.
Well, let's hope we're not another brick shy.
Umalım da tüm bunlar bittiğinde liderlik edecek birileri kalsın hayatta.
Let's hope there's someone left standing to lead.
Umalım da yeni bir kurban olmasın.
Hopefully not another victim.
800 km gidebilmesini umalım.
Let's just hope it can go 500 miles.
Öyle umalım.
Let's hope.
Umalım ki adalet yerini bu, İki çocuk babası, doğruları söylemekten kaçınmayan adam için bulsun.
Let's hope there will finally be justice for this father of two who wasn't afraid to speak up for what's right.
- Umalım da işe yarar bir şey çıksın.
Let's hope he's got something useful.
Öyle olmasını umalım.
Well, let's hope so.
Evet, umalım da öyle olmasın.
Yeah, well, let's hope he's not.
Öyle umalım.
Let's hope so.
Melissa Wincroft'un yemi yuttuğunu umalım.
Now, let's hope Melissa Wincroft takes the bait.
Umalım da harekete geçsinler.
Let's hope they'll act.
Umalım da akıllı davransın.
Let's just hope he's smart.
Umalım da, bu ondan en son haber alışımız olsun.
Hopefully, that means that's the last we've heard of him.
- Umalım.
We hope.