Urpertici translate English
213 parallel translation
Her zaman bana gozlerini dikerek bakan tuyler urpertici bir genc var orada.
Oh, there's this creepy teenager who's always staring at me out there.
Ürpertici çığlıklar...
Blood curdling screams.
Ürpertici ve acayip, gizemli ve korkunç, hepsi çok ürkütücü
They're creepy and they're kooky Mysterious and spooky They're altogether ooky
Ürpertici, değil mi?
Creepy, isn't it?
Ürpertici bir felç yaşıyor gibiyiz.
We seem to be in the middle of a creeping paralysis.
Ürpertici ve gizemli.
What's wrong?
Ürpertici.
Spooky!
Ürpertici.
It's creepy!
Ürpertici mi?
Creepy?
Ürpertici.
CREEPS.
Ürpertici.
Spooky.
Ürpertici.
Creepy.
- Ürpertici şeyler oluyor..
- Is something creepy going on?
Ürpertici.
This is creepy.
Eğer bunlar, benim en sevdiğim adam öldürmeye yatkın manyaklar Ürpertici Cody ve Dinozor Bob ise.
Well, if it ain't my favorite two homicidal maniacs... Creepy Cody and Dinosaur Bob.
Ürpertici.
That is spooky.
[ÜRPERTİCİ SES] seks içeren bir seremoniyle, çırılçıplak soyuldular ve kanlı bir sunağa zincirlendiler.
[RAISING VOICE] in an orgy-like ceremony, stripped naked, chained... to a bloody altar.
Strese yol açar. Yani demek istediğim cinayet için yapılan yalan makinesi testi de kahredici derecede stresli bir durumdur özelllikle Bay Ürpertici buradayken.
Stress causes one, and I'd say... polygraph test for murder... is a pretty goddamn stressful situation... especially with Mr. Creepy over here.
- Ürpertici. Sen nasılsın?
How are you?
Gene iğneleme, Ürpertici.
ALLY :
Sonra da beni lanetledi. Ürpertici, alçak bir sesle ;
And then she cursed me!
Ürpertici!
Chilling!
Ürpertici...
Eerie.
Ürpertici kapıcı olmasın?
Are you listening to me?
Ürpertici derecede fazla yapışkan biri oldum.
And the person who ran Nathaniel's car off the road that night.
Ürpertici.
Ew, creepy.
Ürpertici bir görev olacak değil mi? Al bakalım.
This is something shady, isn't it?
Ürpertici ikili.
The gruesome twosome.
Ürpertici Yani, onun kurbanları öldürme ve sonra onları mumyalanarak edilir.
That's creepy, he's killing his victims and then mummifying them.
- Ah! Ürpertici ikili.
- The gruesome twosome.
- Ürpertici.
Creepy.
Ürpertici!
This shit's creepy!
"Ürpertici" çok ağır oldu.
Creepy might be too strong a word.
Ürpertici olabilir, ama Evsiz olduğunu sanmıyorum.
"Creepy" I'll give you, but I don't think he's homeless.
Ürpertici bir içecek.
It's a tingly drink.
Ürpertici olmasını istememiştim.
I don't want it to be creepy.
Ürpertici herifler.
They're a creepy bunch, huh?
Ürpertici, ha?
Spooky, huh?
Ürpertici olan Todd, arkadaşı değil.
Todd, not the friend.
Ürpertici, değil mi?
creepy, huh?
Ürpertici ama çok güzel.
That's hauntingly beautiful.
Ürpertici.
He's creepy.
[Ürpertici enstrümantal müzik]
[Chilling instrumental music]
Bu seksle ilgili. Ürpertici.
That's triple X. That's creepy.
Ürpertici, değil mi?
Yeah. It's scary, isn't it?
Ürpertici olan sensin.
And, anyway, you're creepy.
Ürpertici olan dolabın kapağını açıp bana ayakkabı fırlatman ve Donna'yı daha iyi görebilmen için önünden çekilmemi söylemendi.
You know, creepy is when you open the closet door and throw a shoe at me and tell me to get out of the way so that you can get a better view of Donna.
Ürpertici bir parti oyunu gibi geliyor bana.
Sort of like a real creepy party game.
Ürpertici.
Creepy, yes.
Ürpertici bir aşk itirafı, şişiren tatlı bağımsız rock şarkısı falan yok sadece öpüşmek üzereyiz, başka bir şey yok. Anladınız mı?
There'll be no startling confession of love, no sweet indie rock song that swells up just as we're about to kiss, none of that crap.
Ürpertici bir karışım.
That's a creepy combo.