Uzucu translate English
20 parallel translation
Cok uzucu bir hikaye koc.
That is a terrible story, Coach.
Uzucu bir sekilde ironik, seni buraya sIkIstIran sey su kravatin oldu.
It's sadly ironic it's that tie that's got you into this pickle.
Size uzucu haberlerim var.
I have sad news.
Taquitos ( bir tur cips ) umdan tadamayacak olmaniz uzucu.
It's a shame you'll never have my taquitos.
Bu cok uzucu.
It's very sad.
Evet, cok uzucu.
Yes, it's very sad.
Aman ne uzucu.
Oh, it was so sad.
Cok uzucu.
So sad.
Bak, o kadar da uzucu degil.
Look, it's not that sad.
Uzucu.
Sad.
Sonu sence uzucu muydu?
Did you find the ending sad?
sahane bir mucadele, uzucu bir son.
A sad end to a wonderful battle.
Bu da çok uzucu degil mi?
Which is... actually pretty sad huh?
uzucu olan su ki, durumun iyilesmezse yas tutmasi gerekirken butun duzenlemelerle ugrasacak olan kisi de kocan olacak.
Sadly, if you don't take a turn for the better, it's your husband who will be left making the arrangements when he should be grieving.
cok uzucu.
Right? That is so sad.
uzucu degil.
It's not sad.
bizim okulumuz new york sehri okulu cok buyuk tecrubelere sahiptir burasi amerikan deneyimi icin buyuk bir labarotuvar gibidir bizim ogretmenlerimiz hazir olmadigi surece bu buyuk deneyime bizde hazir olamayacagiz bu uzucu bir gercektir yemek molasindan sonra
Basically, our schools, schools of New York City is a great experiment. A large laboratory for what we call : the American experience.
LU, NE KADAR DA ÜZÜCÜ.
Lu, how sad.
- uzucu bir durumdu.
- Didn't date. It was sad.
ÜZÜCÜ ANCAK GEREKLİ BÖLÜMÜYLE GELİR.
IT COMES WITH THE SAD BUT NECESSARY PART.