Vonnie translate English
65 parallel translation
Pazar kahvaltıları yaparız. Seni davet ederiz, sen de kıyak insanlarla tanışırsın. Vonnie, yanıma gelebilir misin?
I am gathering data on the antics of the anthropoid ape for the Museum of Natural History.
Adam kayırmanın önemini yok etmek istemeyiz. Vonnie, bu da benim yeğenim Bobby. Bobby, Bobby.
Have you seen the great white queen of the savages?
Üne ve gişeye tapan bu şehrin değerleriyle yozlaşmamış güzel ve çekici olan Vonnie onu etkilemişti.
Your petticoat's showing. A gentleman wouldn't have noticed. - You're getting on, you know, Chris.
Ama Vonnie onu en başından uyarmıştı ; bir sevgilisi vardı.
- Couldn't miss. It might interest you to know that you all give the same answers too.
Bu yapamam Vonnie. Neyi yapamazsın?
Say... let a guy wake up before this third degree, will you?
Belki Vonnie bu yasak ilişkiden kalbi kırık bir şekilde ayrılmıştı ama Bobby kesinlikle öyle değildi.
I am her grandfather and you did marry her... and neither one of us can simply duck out from under. - Maybe you can't.
Ve Vonnie gerçekten denedi.
- Naturally you want to get out of it.
Vonnie, Bobby'nin cazibesine ve sevgi dolu ilgisine yenik düşmeye başladı.
No, no, no, we just decided we made a mistake, that's all. Then why did you smack her?
Vonnie'nin başkasını bulmasından endişe ediyordu ama bu kişinin Yeğeni olabileceği aklına bile gelmemişti.
Have lunch, and have it in the most crowded place you can find. All right. Lunch.
Phil Vonnie'den çok hoşlanmıştı Vonnie'de Phil'in cazibesinden ve enerjisinden etkilenmişti.
That's no way to begin. You're supposed to be friends. If you're going to fool the public, you must at least pretend.
Vonnie, burada çalışmanı istemiyorum.
- Oh, how sweet, Sonny.
Vonnie'nin kafası karışmıştı.
You look seasick. No more, thanks.
- Vonnie ile aranız nasıl?
- How many syllables? Are you going to do the first word now?
Kısaca Vonnie dedikleri oluyor mu?
- Surfboard?
- Bana Vonnie dedin. Öyle mi? - Evet, hiç öyle demezdin.
They's in the bathroom shaving.
Seni görmek güzel. - Vonnie'yi hatırlarsın.
- How did you know I was?
Sanırım sana hâlâ âşığım Vonnie yenge.
You mean what? I've done a lot of thinking today and I felt...
Phil meşgulken, Bobby her bahaneyi Vonnie ile vakit geçirmek için kullandı.
I was certain you wouldn't have dinner with me but maybe... Pardon me, Miss West. Here comes your gardenia girl.
Tabii ki Vonnie'yi aradı.
Tell the boss I want to see him.
Vonnie.
Vonnie.
Vonnie Sydell.
Vonnie Sydell.
Vonnie, lütfen.
Vonnie, of course you do.
Vonnie'nin söylediğine göre çalıştığı on yıl en mutlu olduğu zamanlarmış.
Vonnie said his ten years of work were the happiest of his life.
Vonnie, yanıma gelebilir misin?
Vonnie, come in here. Can you?
Vonnie, bu da benim yeğenim Bobby. Bobby, Bobby.
Vonnie, this is my nephew...
Üne ve gişeye tapan bu şehrin değerleriyle yozlaşmamış güzel ve çekici olan Vonnie onu etkilemişti.
Lovely, charming, and un-corrupted by the values of the seductive city that worshiped fame and box office records,
Bununla beraber Bobby, ona erkek arkadaşı olup olmadığını sormaktan korkuyordu.
Vonnie enchanted him, although he was too scared to ask, if she had a boyfriend.
- Vonnie, selam.
Vonnie, Hi. Hi.
Bobby bunu paylaşmak için Vonnie'nin de yanında olmasını dilerdi.
And he wished Vonnie would have been there to share.
Ama Vonnie onu en başından uyarmıştı ; bir sevgilisi vardı.
But she had warned him from start that she had a boyfriend.
Seni seviyorum Vonnie.
I love you, Vonnie.
Bu yapamam Vonnie.
I can't do it, Vonnie.
Belki Vonnie bu yasak ilişkiden kalbi kırık bir şekilde ayrılmıştı ama Bobby kesinlikle öyle değildi.
Maybe Vonnie was heart broken the way things turned out with the affair, but Bobby decidedly was not.
Ve Vonnie gerçekten denedi.
And try she did.
Vonnie, Bobby'nin cazibesine ve sevgi dolu ilgisine yenik düşmeye başladı.
And as time passed, Vonnie did start to succumb to Bobby's charm and loving attention.
Beni Vonnie ile tanıştırdığın için.
For introducing me to Vonnie.
Vonnie'nin başkasını bulmasından endişe ediyordu ama bu kişinin Yeğeni olabileceği aklına bile gelmemişti.
He had worried that Vonnie had found someone else but never dreamed it was his nephew.
Phil Vonnie'den çok hoşlanmıştı Vonnie'de Phil'in cazibesinden ve enerjisinden etkilenmişti.
He was smitten with her face, and, she was captivated by his charm and take charge vitality.
Vonnie, burada çalışmanı istemiyorum.
Vonnie! I don't want you working here.
Vonnie'nin kafası karışmıştı.
Vonnie was perplexed.
Phil Stern ile evlenmesinde ısrar edip daha sonra tereddüt ederek, Bobby'nin çok hoş olduğunu ve ona tutkulu bir şekilde âşık olduğunu söyleyen ev arkadaşı Rosalind ile derdini paylaştı.
She shared her problem with a roommate, Rosalind, who first came down strongly in marrying Phil Stern, but then wavered that she found Bobby very likable and passionately in love with Vonnie.
- Vonnie ile aranız nasıl?
How are things going, with you and Vonnie?
Kısaca Vonnie dedikleri oluyor mu?
Anybody ever call you Vonnie for short?
Vonnie, Meksika'ya gitmiyoruz. Niyagara Şelalelerine gidiyoruz, herhangi birine.
Vonnie, we are not going to Mexico but... we are going to Niagara Falls, anywhere.
Bobby bunu paylaşmak için Vonnie'nin de yanında olmasını dilerdi.
- At least you know what I mean.
Seni seviyorum Vonnie.
Oh, no. Now listen.
Beni Vonnie ile tanıştırdığın için.
- I would urge that strongly, Christopher.
Vonnie, Meksika'ya gitmiyoruz.
- Yeah.
Eski sevgiline de Vonnie demiyor muydun? Tamam.
Have you seen Helen Hayes play Queen Victoria?
- Robert! Nasılsın? Vonnie'yi hatırlarsın
I can't figure out why young folks today are so ashamed of having a heart... when a heart is such a brave, lovely thing to have.
Vonnie yenge.
I kind of knew you'd show up tonight, I mean...