Vücüdunu translate English
8 parallel translation
Ne zaman onun vücüdunu çıplak görsem ona dokunmak için yanıp tutuşuyordum.
When I got to see her naked body, I longed for to touch her. But I was so bashful I didn't dare.
Vücüdunu göster bana.
Let me see your body.
Vücüdunu saf yapacaksın çünkü bu yol yalnızlığa götürüyor..!
Make pure thy body and mind For the path leads to solitude
- Vücüdunu bilirim.
- I know your body.
Malcolm'un şu an sahip olduğun vücüdunu ele geçirdi ve konuşulamayan bir öfke ortaya çıkardı.
He took control of Malcolm's body, as you have now and released an unspeakable rage.
Onu yatağından indirip kaldırmak gerektiğinde, onu yıkamak, ona yemek yapmak, vücüdunu yaradan korumak gerektiğinde, evden çıkmak zorunda olduğumda, ne yapacağım?
When will I have time to take her the bed pan, do her washing, cook for her and protect her from bedsores? And what will I do when I have to go away?
Bu vücüdunu hareketsiz kılacak. Fakat her şeyi hissedeceksin.
This will immobilize your body, but you'll feel everything.
Henüz net olarak kimliğini tespit edemedik çünkü katil kurbanın vücüdunu...
We can't positively I.D. the victim yet because the killer tossed his body into...