Wannabe translate English
553 parallel translation
Ninja olmak isteyen biri daha.
Another ninja wannabe.
Onları kendimde arıyorum, ve onun gibi olmak istiyorum.
I'm what they call a has-been, and he's a wannabe.
Bir taklitçimi?
A wannabe?
Ben bir yarış heveslisi değilim!
I am not a wannabe-racer!
Evet, haklısın bay özel uzman. Onunla biraz da sen uğraş bakalım.
Yeah, specialist-wannabe-private, you work with him.
Senin gibi acemi çaylaklara beş basarım.
I get more pussy than your wannabe mack-daddy ass- -
- Kime acemi çaylak dedin?
- Who you calling wannabe mack daddy?
Artkafada sağ çeper kemiğinde 7 santimetrelik geniş bir açıklık vardı.
I taught him everything. He was a wannabe. No one liked him.
Evet. Heyecan arayanlar gangster olur.
Yeah, thrill-seekers, wannabe gangsters.
Bela arayan bir it, Richie Madano.
Some wannabe wiseguy asshole, Richie Madano.
O hile ve numara hırsızını o zavallı özenti sahtekârı bulduğunuzda silahınızın emniyeti kapalı olsun.
When you find this shtick stealer, this gimmick grabber this pathetic, wannabe fake make sure your safety's off.
Tam bir özenti tip.
You know, a real wannabe type.
Bir çeşit Ross Perot hayranı.
He's kinda like a Ross Perot wannabe.
Trapezci olmak istiyormuş.
He's a trapeze artist wannabe.
2. kattaki erkek kıyafetleri satan "Modern Erkekler" dükkandan bir şapsal.
He's a jerk from Fashionable Male, this upscale wannabe shop on the 2nd floor.
Kim aşağı sınıf bir özentiyle dost olur?
Who'd be friends with a pachuco wannabe?
Sadece ona benzeyen bir numaracısın.
Just a wannabe who looks like him.
Bowling'de özenti oyuncu olmaktan sıkıldım.
Well, I'm tired of being a wannabe league bowler.
Neden gidip gazeteni okumuyorsun, özenti orospu çocuğu.
So why don't you go read your newspaper, wannabe motherfucker.
Ve kendimi oda servisi olan ağaç bir evde.. Tarzan kılıklı bir adamla nasıl bulabilirim.Hem de üstünde bir.. bir..
And why wouldn't I find myself in a tree house... with room service and a Tarzan wannabe, wearing a, um, um- -
Bu köpek yavrusu olmadan... Zeyna sadece Agathon olmak istiyordur.
Without this puppy, Xena's just another wannabe Agathon.
Ne istiyorsun?
Monkey wannabe.
Kavga mi istiyorsun Adolf Hitler ozentisi pislik?
You want to go, Adolf Hitler wannabe motherfucker?
Tanıdık birisi- - vampir olmak isteyen biri.
He's a familiar. A vampire wannabe.
Ben sağdan soldan ip atan sonra da havalandırmada kaybolan ip toplayan bir Charlie Bronson hayranı değilim.
I'm not the rope-totin'Charlie Bronson wannabe... - that's gettin'us fuckin'lost.
UCLA sörfçüler ve yıldız olmaya özenenler için.
UCLA is for surfers and wannabe starlets.
Sen kuruşluk hırsızlık yapmaya çalışan... bir suçlu özentisisin.
No, you're just this penny-stealing... wannabe criminal man.
"Yiyip yiyip kusma" hastalığın olduğu için zayıflayabilen şanslı özentinin tekisin.
You're just a wannabe who got lucky with a case of bulimia.
- Bana bak sinir bozucu üçüncü sınıf taklitçi, sen git de araştırma bahanesiyle cadılık etme girişiminin ardındaki niyeti anlamayacak birinin tepesine bin.
- Look you annoying little third-rate wannabe, why don't you take your irritating self and pray on someone who doesn't see through your pathetic attempt to masquerade bitchiness as research.
Güneşlenen maymun çakmasını izlemek için dört dolar bayılmak istemiyorum.
[Animal Calling] I don't wanna pay four bucks to watch some monkey wannabe laying in the sun!
Aşağılık Hindu.
Wannabe dot-head.
/ / AndI'm headedout West sucker, because I wannabe a cowboy, baby / /
/ / And I'm headed out West sucker, because I wannabe a cowboy, baby / /
- Ne kadar enayi bir özentisin sen!
- God! You're such a wannabe loser.
Sıkıcı, bücür Tom Cruise özentisi Finn'le mi?
Elena! The boring little Tom-Cruise-wannabe-Finn, Finn?
Kareem Said olmak istemen disinda?
Other than a Kareem Said wannabe.
- Kimi, bir Romalı özentisini mi?
- Of a roman wannabe?
Sen bir taklitsin.
You're a wannabe.
Esrar dumanı arasında varoIuşçuIuğu... ... arayan beş para etmez bir fiIm yapımcısı değiIim.
I'm not some wannabe filmmaker searching for existentialism through a haze of bong smoke.
Kendine gel. Bugünlerde nereye gittiğini bilmiyorum ama gıcık tiplere dönmüşsün.
I don't know where you are these days, and now you're an A-Crowd wannabe?
Harika, silahlı bir vaiz özentisi.
Great, a wannabe preacher with a gun.
Seni özenti!
You piece-of-shit wannabe!
Kendisi aynı zamanda Faye Wong özentisidir.
She's also a Faye Wong wannabe.
Rakınrolcu olmak istiyorsun yada part-time modelsin.
Wannabe rocker or part-time male model.
Ama kızları yoldan çıkaran "Sadece Üyeler Giyer" ceketi olan bir rapçi özentisi değildim.
I can tell you that. I can also tell you what I wasn't. I wasn't a Mac Daddy wannabe with a Members Only jacket, putting the swerve on all the ladies.
O bir CSI özentisi.
He's a CSI wannabe.
Hepsinin pezevenk olmak istediğini öğrendiğim için olsa gerek.
I really don't wanna meet them all now that I know they're all wannabe pimps.
Onları klonumkilerle karşılaştırmanı istiyorum, ve benim gerçek onunsa kopyam olduğunu saptamanı.
I want you to compare'em... to me and clone, and figure out... that I'm the real thing, and he's the wannabe.
Olmak istiyor.
He's a wannabe.
- Rapçi olmak isteyenlerin organizatörü.
That King's a rap promoter wannabe.
Hepsi bu.
The cop, the wannabe cheerleader.
Numaracı! Git buradan!
Wannabe.