Wilkes translate English
785 parallel translation
Diyor ki Wilkes-Barre'a uğramazsak, bizi asla affetmeyecekmiş.
She said if we don't stop over in Wilkes-Barre, she'll never forgive us.
Wilkes'lerin barbeküsü hakkında konuşalım.
We'll talk about the Wilkes'barbecue at Twelve Oaks.
Ashley Wilkes'in kuzeni.
Ashley Wilkes'cousin?
Wilkes'leri ziyarete geliyor...
She's visiting...
- Ashley Wilkes onunla evlenecekmiş.
Ashley Wilkes is gonna marry her.
- Wilkes'ler hep kuzenleriyle evlenir.
- Wilkeses always marry their cousins.
Hayır, babamın Wilkes'lardan dönmesini bekleyeceğim.
No! I'm going to wait for Pa to come home.
Wilkes'ler mi?
- The Wilkeses?
Ashley öyle düşünmüyor ama.
Ashley Wilkes doesn't think so.
Ashley Wilkes onun gibi birini asla sevemez.
Ashley Wilkes couldn't like anyone like her.
John Wilkes bugün bana bir sır verdi Ashley'nin Bayan Melanie ile evleneceğini söyledi.
I had it in strict confidence from John Wilkes today... Ashley's going to marry Melanie.
Wilkes'lere gidip de domuz gibi tıkınmana göz yumacak değilim!
I ain't aiming for you to go to John Wilkes'and gobble like a hog!
Ashley Wilkes iştahlı bir kızı seyretmenin hoşuna gittiğini söyledi.
Ashley told me he likes girls with a healthy appetite.
Barbekü için harika bir gün John Wilkes.
Well, John Wilkes. - It's a grand day for the barbecue.
India Wilkes, ne güzel bir elbise bu böyle!
India Wilkes, what a lovely dress!
Bay Wilkes'ın büyüsünden kurtulunca sizi daha çok görmek isterim.
I hope to see more of you, when you're free of the spell of Mr. Wilkes.
Bay Ashley Wilkes'den bahsediyorum.
I'm talking about Mr. Ashley Wilkes.
Hatırlamanız büyük incelik Bayan Wilkes.
That's kind of you to remember, Mrs. Wilkes.
Bayan Wilkes ve Bayan Hamilton adına.
On behalf of Mrs. Wilkes and Mrs. Hamilton.
Bu çok güzel bir jestti Bayan Wilkes.
That was a very beautiful thing to do.
Melanie Wilkes doktora eğer davamızın yararına bir şey ise, gayet uygun olduğunu söyledi.
Melanie told the doctor that if it's for the Cause, it's quite all right.
Bir gün sizin Ashley Wilkes'e söylediğiniz sözleri, bana da söylediğinizi duymak istiyorum :
Someday I want you to say to me the words I heard you say to Ashley Wilkes.
Demek o kalın kafalı Bay Wilkes'i hâlâ aklından çıkaramadın.
So you haven't gotten the wooden-headed Mr. Wilkes out of your mind.
Bayan Wilkes adına çok sevindim.
- I'm glad, for Mrs. Wilkes'sake.
Ashley Wilkes hâlâ hayatta ve onu seven kadınlara geri dönecek ikisine de.
Ashley's still alive to come home to the women who love him. Both of them.
Carrollton'lı kuzeni Jessica Carroll'la evlenen amcası Savannah'lı Amiral Will Hamilton'dan almış ki o da ikinci kuzeniymiş ve Wilkes'lerin akrabasıymış.
He got it from his uncle Admiral Will Hamilton of Savannah... who married his cousin Jessica Carroll of Carrolton... who was his second cousin and akin to the Wilkeses too.
Yatıyor. O kadar üzgün ki, Bay Wilkes ona aşağı bile inmemesini söyledi.
She's so upset, Mr. Wilkes told her she can't even come downstairs.
Sizinle konuşmak için tam bir saattir bekliyorum Bayan Wilkes.
I've been waiting one solid hour to speak to you, Mrs. Wilkes.
Bu sefer Bayan Wilkes ile konuşuyorum!
This time I'm conversing with Mrs. Wilkes!
Hiç değilse paramı alın Bayan Wilkes.
You might as well take my money.
Bayan Wilkes'in bir aya kalmaz, bir bebeği olacağını duydum.
Well, I hear Mrs. Wilkes is going to have a baby in another month or so.
Bayan Wilkes'i o tehlikeli yollardan geçirmek ne kadar tehlikeli biliyor musun?
It's dangerous jouncing Mrs. Wilkes over open country.
Bayan Wilkes, sizi Tara'ya götürüyoruz.
- Mrs. Wilkes? - We're taking you to Tara.
O zaman kocam Binbaşı Wilkes'i tanırsınız?
Why, then, you must know my husband, Major Wilkes?
Afedersiniz, afedersiniz.
Excuse me, Mrs. Wilkes. Excuse me.
Gördüğüm kadarıyla, onurlu Bay Wilkes'i bile satın almanı sağlamış.
I observe it's even bought you the honorable Mr. Wilkes.
Demek hâlâ Ashley Wilkes'den nefret ediyorsun.
So you still hate Ashley Wilkes.
Zahmet olmazsa, India Wilkes neden suratıma dik dik baktığını söyler misin?
And if it won't pain you too much, India Wilkes... tell me why you're staring at me.
Söyleyin Bayan Wilkes.
Tell me.
Hanginiz Bayan Wilkes acaba?
Who is Mrs. Wilkes?
Bayan Wilkes benim.
I am Mrs. Wilkes.
İzin verirseniz, Bay Wilkes ile konuşmak istiyorum.
- I should like to speak to Mr. Wilkes.
Saygısızlık etmek istemedim, Bayan Wilkes.
I meant no disrespect, Mrs. Wilkes.
İsterseniz arayın, ama Bay Wilkes Bay Kennedy'nin dükkanındaki siyasi bir toplantıda.
Mr. Wilkes is at a political meeting at Mr. Kennedy's store.
Üzgünüm Bayan Wilkes. Kocanız tutuklu.
I'm sorry, your husband's under arrest.
Umarım beni bağışlarsınız, Bayan Wilkes. Ben...
I hope you'll forgive me, Mrs. Wilkes.
Bay Wilkes'ı yaralı buldum. Doktor Meade de onunlaydı.
I found Mr. Wilkes wounded, and Dr. Meade was with him.
Ah, hayır, bunu yapamam Bayan Wilkes.
Oh, no, I couldn't do that, Mrs. Wilkes.
Aklınızı kaçırmış olmalısınız, Bayan Wilkes.
Why, Mrs. Wilkes, you must have lost your mind.
Bayan Wilkes, hiçbir kadın bana, sizin kadar kibar davranmadı.
Mrs. Wilkes, there ain't never been a lady nice to me like you was.
Bayan Wilkes.
Mrs. Wilkes.