Woof translate English
423 parallel translation
Vaff derim!
With a woof!
Vaff derim!
And a woof!
Bir kucak köpeği gibi görünüyor muyum?
How do I look as a lap dog? Woof!
Hav! Hav!
Woof!
- Bir tiz havlama ve bir kalın havlama.
- One yip and a woof.
İki kalın, bir tiz ve bir kalın havlama.
Two woofs, one yip and a woof.
Yani köpekleriniz "woof woof" dediğinde... - Onu Liliad ile besleyin, klasik köpek maması.
So when your dog says, "woof woof" feed him Iliad, the classic dog food.
Hav! Hav.
Woof-woof.
- Hav! Hav.
- Woof-woof.
- Hav! Hav?
- Woof-woof?
Hav! Hav?
Woof-woof?
Havlayan bendim, hav, havv.
That was me barking, woof woof.
Hav Hav Şekerler, onlara böyle diyeceğiz.
Woof Sweets, that's what we'll call'em.
Tarih gerçekten karmaşık dokumalı bir kumaş.
The stuff of history is indeed woven in the woof.
Ulusana bi'.
Give a woof. Come on.
Beni havlar mısın?
Does you woof me?
Hayatım, hav havlarım.
Honey, I woof, woof you.
Hav, hav, hav.
Woof, woof, woof.
Hav...
Woof...
- Hav, hav, hav, hav.
- Woof, woof, woof, woof.
- Hav, hav, hav.
Kill. - Woof, woof, woof.
Vay canına!
Woof.
Vuuuf vuf.
Woof, woof, woof.
Unut gitsin.
Woof, forget it.
Bebek beyaz ve yumuşak olursa... O zaman bileceğiz ki babası kesinlikle Woof.
If the baby comes out white and squishy, crying his ass off... then we know Woof is definitely the daddy.
Woof Daschund.
Woof Daschund.
Hav Hav.
Woof woof.
Hav!
Woof!
Hav, Huberman, hav!
Woof, Huberman, woof!
O, senin muhteşem olduğunu düşünüyor
She thinks you're terrific. - Woof!
- Hav! Hav!
Woof!
Ve çıkarttığını o hayvani ve efemine ulumalardan da.
And letting off such great and fruitsome flappy woof-woofs.
Tanrım... eğer İsa insanlara'Hav'demiş olsaydı, Hıristiyanlığın, insanlığın kalbinde ve zihninde yer edeceğine inanmıyorum.
I'm not convinced that Christianity would've established its firm grip over the hearts of mankind if all Jesus ever said was "Woof!"
Hırlama iyi, az bir şey daha karşı çıkma... ve oraya biraz havlama katacağız, yani nasıl olmalı...
The snarl is good, a little bit more protestation... and we'll tack a woof on there, so what you'd have would be...
Bu işin sonunda ikimizde terfi alacağız.
Woof, woof, woof. Promotion in this for the both of us.
Hav, hav!
Woof, woof!
Hav hav!
Woof, woof!
- Hav!
- Woof!
- Hav!
Woof!
Hav hav.
Woof.
Hayır, Hastings. Bu, uğursuz bir entrika.
No, it is a woof with frightening dimensions.
- Doğru, hoşt!
- Yeah, woof.
Buzz'ın kız arkadaşı!
Buzz, your girlfriend! Woof!
Hav ne demek?
Woof what?
- Woof!
- Woof!
Woof!
Woof!
Hayır.
Woof! Woof! No!
- Woof woof!
- Woof woof!
Yapılı biri, değil mi?
Woof!
Değil mi?
- Woof... woof!
Vay be!
Woof.