Yiyorum translate English
2,063 parallel translation
" Selam, rozbif yiyorum.
" Hi, I'm eating roast beef.
- Ailemle yemek yiyorum.
- I'm having dinner with my family.
- Hayır, yemek yiyorum.
~ No, to eat.
Kendimi yiyorum görmüyor musun.
I'm pretending to eat myself.
Sonra saçlarına kustum, amına koyayım. Böyle boklar yiyorum işte.
That's the kinda shit that I do.
Ve birkaçı sıcak çerez yiyorum diye bana dik dik baktı.
And a couple of them eyeballing me, mad because I'm snacking on warm nuts.
- Yemek masasında yemek yiyorum.
- I'm eating at a dinner table.
Yemek yiyorum.
I'm eating!
- Bilirsin arkadaşlarımla yemek yiyorum.
- Oh, you know, just having dinner with some friends.
Ben de ayni istihkaktan yiyorum. Ne?
I've gone on the same rations.
Evet bu yüzden yalnız yiyorum
Yeah. That's why I ate so much of it alone,
İki yiyeceğime dört yiyorum burada.
I should eat for two but I eat for four here.
Ben de 50 yıldır bunu yiyorum!
I've been eating that for 50 years!
Evet, yiyorum.
Yeah, I'm eating my nuggets.
Sadece sağlıklı kısmını yiyorum.
I'm just eating the healthy part.
Kafayı yiyorum.
I'm just... going a little crazy.
Kafayı yiyorum.
I'm just... going a little crazy. - Oh, really?
Senin şeftalini yiyorum!
I drink your milk shake!
Sen daha fazla ye diye ben çok az yiyorum!
I'm eating less so that you have more to eat!
Sebep olduğum sorunlar konusunda bir şeyler yapmak dünyayla yüzleşmek yerine... burada oturmuş Ratatouille yiyorum.
I mean, I'm sitting here, eating ratatouille, Instead of facing the world, Doing something about the problems that I've caused.
Bak ben ne yiyorum... soğulmuş pırasa.
Look at what I'm eating. Peeled celery.
Burada yiyorum.
It's where I eat.
Babam söylediğinde ortaya çıkıyorum mola veriyorum, yiyorum ya da işiyorum.
You know, I show up when my dad says,
Yemek yiyorum.
I'm eating.
Yok bir şey, yemek yiyorum.
Nothing, having dinner.
Anne, yemek yiyorum!
Mom, I'm having dinner!
Yahu şurada iki lokma birşey yiyorum.
I try to eat something here.
Hetty, basit görevlere çıktığımda sıradan yemekler yiyorum.
Uh-huh. Hetty, when I go undercover as a beach bum, I eat at the Kogi truck.
40 yıldır her gün lazanya ve muffin yiyorum.
But isn't all food bad for you? I've been eating lasagna and muffins every day of my life for 40 years and I feel terrible.
Anlaşılabilir olmam için her zaman azar yiyorum.
I'm forever getting told off for being fluid.
Genelde masamda yalnız başıma hazır yemek yiyorum.
I eat a lot of takeout at my desk... alone. Oh, that's sad, love...
- İçeride kafayı yiyorum!
I'm going frigging nuts in there!
Ama lütfen agresif tavırlardan kaçın çünkü ben ekmeğimi oradan yiyorum.
But please avoid aggressive shaming, Because it's my bread and butter.
Ben işte bedava donut yiyorum zaten.
I get free doughnuts at work.
Kafayı yiyorum, beynim çatlayacak.
I'm going crazy and my head is about to explode.
- Onlara fırlatmayacağım ki kendim yiyorum.
- I'm not going to throw it at them.
Sizin gibi hayaletleri kahvaltıda yiyorum ben! Ne yaptığını sanıyorsun?
What's the occasion? We always have brunch. It's the most important gay meal of the day.
Sadece pasta yiyorum.
No. I'm just eating cake.
Ama bu yüzden böyle şeyler yiyorum.
But it's stuff like this that makes me eat things like this.
Yiyorum.
I'm eating it!
Tırnaklarımı yiyorum.
I've been biting my nails.
Yiyorum. - İnsan kafası.
It's a human head.
Eğer kızgın yağda pişmişse, hala yiyorum.
Well, if it's deep-fried, I'm still in.
Sanırım 1776'dan kalma bir tart yiyorum.
I think I'm eating a potpie from 1776.
Dondurulmuş yemek yiyorum, Oyuncak Dünyası 2'yi izleyip ağlıyorum, küresel ısınmaya neden olan güç kaynakları satıyorum. Zorlamak sorun olmaz. Dekolte mi?
I dine on frozen food, sob over Toy Story 2, sell global-warming power plants, pushing it is not a problem.
Burada bu kadar kebaba yüz ruble veriyorsun Ben orada salak gibi diflope yiyorum... muhteşon ile.
The main thing is here, such a shish-kebab for 100 rubles, and I'm sitting there, like a fool, eating "diflope" with a crouton.
Amaaan. Günde bir kilo çikolata yiyorum.
I'm eating a box of chocolate every day.
Etli patates yiyorum.
Having hotpot, and you?
Ben bir Humphrey'im, yani sürekli waffle yiyorum.
It's... it's I'm a Humphrey, so syrup is a food group.
Bir şeyler yiyorum.
I'm grabbing a bite, I just stepped out.
- Kafayı yiyorum.
I'm losing it.